Ukrayna-Rusya savaşında son dakika gelişmesi! Çok konuşulacak itiraf: 22 Şubat’ta savaş başlıyor diyemezdik, Zelenski'ye suikast...

Ukrayna topraklarında Rus işgalinde 50. güne girildi. Savaş bölgesindeki yaşananları dünya endişe ile izliyor. İşte kanlı çatışmaların devam ettiği Ukrayna'daki saat saat gelişmeler... Rusya Savunma Bakanlığı, Rusya Donanmasına bağlı Moskova kruvazörünün battığını bildirerek, “Moskova kruvazörü varış limanına çekilmesi sırasında mühimmatın patlaması sonucu gövdesinde oluşan hasar nedeniyle dengesini kaybetti. Fırtınalı deniz koşullarında gemi battı denildi. Ukrayna Milli Güvenlik ve Savunma Konseyi Sekreteri Aleksey Danilov, Rusya’nın Ukrayna’daki hedefleri hakkında açıklamalarda bulundu. Rusya’nın Ukrayna’ya saldırılarında ilk hedeflerinden birinin Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy’e suikast olduğunu ifade eden Danilov, Savaşın ilk günlerinde Devlet Başkanlığı Ofisi yakınlarında çok sayıda silah sesleri yükseldi. Kaç kişiyi etkisiz hale getirdiğimizi açıklamak istemiyorum. Devlet Başkanı korumalarına teşekkür etmek istiyorum. Rusya’nın ilk hedefi Zelenskiy’i öldürmekti. Bir numaralı hedefleri buydu” dedi. Danilov, Rusya’nın Ukrayna’ya saldıracağına dair istihbarata 22 Şubat’ta sahip olduklarını ifade ederek, “22 Şubat’ta savaş başlıyor diyemezdik” dedi. Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, İngiltere merkezli yayın kuruluşu BBC'ye verdiği röportajında, bazı Avrupa ülkelerine Rus petrolü almaya devam ettikleri için sert eleştirilerde bulundu. Rusya'ya karşı bazı yaptırımları destekleyen ancak şimdiye kadar petrol satışlarında daha sert önlemler alınması çağrılarına direnen Almanya ve Macaristan'a yönelik eleştiride bulunan Zelenskiy, Almanya'yı Rusya'nın bu yıl 250 milyar pound elde edeceği enerji satışlarına ambargo koyma çabalarını engellemekle suçladı. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy’nin görüşme ihtimali gündemdeki yerini koruyor. Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Putin - Zelenskiy görüşmesine dair, “Bu konuda esas itibariyle yeni bir gelişme yok. Müzakerelerde Başkanın (Putin’in) prensipte böyle bir görüşmeyi asla reddetmediğini ancak bunun için uygun koşulların anlaşma metninin oluşturulması gerektiğini ilettik” dedi. İngiltere Dışişleri Bakanı Liz Truss, Finlandiya ve İsveç'in NATO'ya katılıp katılmama kararı konusunda özgür olduğunu belirterek, Rusya'nın tehditlerinin sadece birliği güçlendirdiğini söyledi. İngiltere Dışişleri Bakanı Truss, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, Kuzey ve Baltık ülkelerine yönelik Rus tehditleri yeni değil ve sadece birliğimizi güçlendiriyor. İsveç ve Finlandiya, geleceklerini müdahale olmaksızın seçmekte özgürdür. İngiltere ne karar verirse versin destekleyecek dedi. Rusya'nın Ukrayna topraklarına girerek başlattığı savaşın ardından Finlandiya ve İsveç, NATO'ya katılma fikrine sıcak bakmaya başlamıştı. Rusya Dışişleri Bakanlığı, İsveç ve Finlandiya'nın NATO'ya katılma girişimi olursa gerekli önlemlerin alınacağını belirtmişti. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Rus gazının Rus Rublesi ile satılması kararının ardından ödeme konusunda sorun yaşandığını belirterek, “Dost olmayan ülkelerdeki bankalar ödemeleri erteliyorlar” dedi. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Rus enerji şirketlerinin temsilcileriyle bir araya geldi. Petrol ve gaz sektöründeki durum ve uzun vadeli kalkınma planlarının ele alındığı toplantıda konuşan Putin, “Rusya, dış ticaret sistemindeki ulusal para birimlerindeki yerleşim payını büyük ölçüde artırmayı planlıyor. Temel amaç yerli döviz piyasasını böyle bir geçiş için hazırlamaktır. Böylece herhangi bir yabancı para birimi serbestçe ve gerekli miktarda Rus rublesi ile takas edilebilir. Rusya şimdi ve gelecekte kendi çıkarları doğrultusunda yönlendirilmelidir. Bu, iç pazarda enerji kaynaklarının sürdürülebilir bir şekilde tedarik edilmesi, petrol ve gazın işlenmesinin geliştirilmesi ve ihracat arzının çeşitlendirilmesi ile olur. Petrol ve gaz üretim ekipmanlarının ithal ikamesine dikkat edilmelidir. Bu durum hem mevcut alanlar hem de yeni alanların geliştirilmesi için önemlidir” şeklinde konuştu. Rusya’nın Ukrayna yönelik saldırılarının ardından Batılı ülkeler tarafından kendilerine uygulanan petrol ve gaz ambargolarına karşı kendi enerjilerini “Dost olmayan ülkelere” Rus para birimi Ruble ile satma kararını hatırlatan Putin, “Dost olmayan ülkelerdeki bankalar ödemeleri erteliyorlar. Hatırlatmak gerekirse enerji kaynakları için ödemeleri ulusal para birimine çevirmek, euro ve dolar’dan yavaş yavaş geçiş planlanıyor. Dış ticaret sistemindeki ulusal para birimlerindeki ödemelerin payını kökten artırmayı amaçlıyoruz. Bu yönde önemli adımlar atılıyor ve buradaki kilit görev, döviz piyasamızı böyle bir geçişe hazırlamaktır. Güvenilmez, tavizsiz para birimlerinin ve yetki alanlarının reddedilmesi, ülkemizin mali ve ekonomik güvenliği açısından stratejik bir görevdir. Dış ticaret hacimlerinin korunması ve arttırılması öngörülebilir, sözüne sadık ortaklarla istikrarlı bağlar kurulması önemlidir” ifadelerini kullandı. Batılı ülkelerin Rus enerjisi olmadan yapamayacağını anladığını ima eden Putin, “Dost olmayan ülkelerden sözde ortaklar, doğal gaz da dahil olmak üzere enerji kaynakları olmadan yapamayacaklarını kabul ediyorlar. Şu anda Avrupa’nın makul bir duruşu yok. Başta ABD olmak üzere diğer ülkelerden Avrupa’ya tedarikler tüketicilere daha pahalıya mal olacak ve insanların yaşam standartlarını ve rekabet gücünü etkileyecektir” dedi. Rusya-Ukrayna savaşı 24 Şubat'tan bu yana sürüyor. Rusya'nın 11 Nisan'da Harkov kentinde bulunan Gorky Parkı'na yönelik saldırısının görüntüleri ortaya çıktı. Güvenlik kamerasına yansıyan görüntüler saldırının şiddetini gözler önüne serdi. Saldırıyla birlikte parktan yoğun duman yükseldiği görüldü. Harkov Belediye Başkanı İgor Terehov, 11 Nisan'da yaptığı açıklamada, Rusya'nın yerleşim yerleşim yerini ve Gorky Parkı'nı hedef aldığını belirterek saldırılarda 1 çocuğun hayatını kaybettiği bildirmişti. Terehov, Rusya'nın Harkov'a saldırılarını yoğunlaştırdığını vurgulamıştı. Ukrayna’nın Harkov kentinde sığınakta kalan savaş mağduru çocuklara psikolojik destek olmak amacıyla eğlenceli gösteriler düzenlendi. Spider Man, Batman gibi film kahramanlarının kıyafetlerini giyen görevliler, çocuklara kısa bir süre de olsa savaşı unutturdu. Dans eden çocuklar, sihirbaz gösterileri ile eğlendi. Harkov Belediyesi tarafından yapılan açıklamada, Gorky parkının süper kahramanları sığınaktaki çocuklara gösteriler düzenlemeye devam ediyor denildi. Harkov Valisi Oleg Sinegubov bölgedeki son durum hakkında yaptığı açıklamada, İşgalciler Harkov’da hiçbir askeri üs olmayan sivil noktaları vurmaya devam ediyor. İzyum kentinde ise durum ciddiyetini koruyor. Askerlerimiz karşı ataklarla düşmana kayıplar verdirmeye devam ediyor ifadelerini kullanmıştı. Rus donanması Karadeniz'de çok ağır bir darbe aldı. Mart ayı ortasında Rus donanmasına ilk büyük darbeyi indiren Ukrayna ordusu, Azak Denizi kıyısındaki Berdyansk limanında bir Rus savaş gemisini vurdu. İşgalin birinci ayının dolduğu gün gerçekleşen saldırıda, Berdyansk limanında demirli Rus savaş gemilerindeki devasa patlamalar birçok farklı açıdan kaydedildi ve videolar sosyal medyada paylaşıldı. Ukraynalı yetkililer, Rusya'nın büyük çıkarma gemisi Orsk'un sulara gömüldüğünü açıkladı. Daha sonra yapılan açıklamada ise batırılan geminin Rusya'nın büyük savaş gemilerinden Saratov olduğu aktarıldı. Orsk patlamalarda ağır hasar alırken, Caesar Kunikov ve Novocherkassk gibi çıkarma gemileri de hasar gördü. Dünya çapında büyük yankı uyandıran liman saldırısı, uydular tarafından da görüntülendi. Planet Labs, Berdyansk limanındaki Rus savaş gemilerinden gökyüzüne yükselen yoğun dumanın yer aldığı fotoğrafı paylaştı, birkaç gün sonra ise geride kalan gemi kalıntısının fotoğrafını geçti. Donanma saldırısına ilişkin hiçbir açıklama yapmayan Rusya'nın, gemiden geriye kalanları olduğu gibi bıraktığı göze çarptı. Birkaç ayrı noktadaki devasa deliklerin dikkat çektiği savaş gemisinin vurulduğu, uydu fotoğrafıyla da kanıtlandı. Mart ayındaki ilk saldırıdan sonra Ukraynalılar bu kez Rusya'nın Karadeniz Filosu'ndaki en büyük gemisi Moskva'yı (Moskova) hedef aldı. Ukrayna ordusu, Karadeniz Filosu'nun kalbi Moskva'nın iki Neptün seyir füzesiyle vurulduğunu duyurdu. Odessa Valisi Maksim Marchenko, Telegram hesabından Moskva isimli gemi Yılan Adası'ndaki askerlerimizin defettiği yere gitti. Neptün roketleri Rus gemisine ağır hasarlar verdi. Yaşasın Ukrayna diye yazdı. Ukrayna Devlet Başkanlığı Ofisi Danışmanı Aleksey Arestovich ise, Yılan Adası'nı kuşatan Moskva isimli 510 mürettebatlı gemi vuruldu ifadesini kullandı. Geminin Odesa ile Mykolaiv arasında vurulduğu bildiriliyor. Neptün füze sistemleri, Rus lider Vladimir Putin'in 2014'te Ukrayna toprağı Kırım'a el koymasının ardından Ukrayna ordusunun mühendisleri tarafından geliştirildi. Karadeniz'de artan Rus tehdidine karşı üretilen füze, sekiz yıl sonra Rusya'dan ağır bir intikam almış oldu. Yerel medya, 300 kilometre menzili bulunan füzenin geçtiğimiz yıl Mart ayında ilk kez Ukrayna ordusunun envanterine girdiğini yazmıştı. Ukrayna'dan yüzlerce uydu fotoğrafı paylaşan teknoloji şirketi Maxar, Moskva savaş gemisini 7 Mart tarihinde Kırım'daki Sivastopol limanında görüntülemişti. Moskova kruvazörü, Sovyetler Birliği döneminde, halen Ukrayna'ya ait olan ve işgal sonrası Rus birliklerinin sık sık bombaladığı ülkenin güneyindeki Mykolaiv kentinde inşa edildi. 186 metre uzunluğundaki gemi 1979'da denize indirildi, ilk adı Slava'ydı. Daha sonra adı Moskova olarak değiştirilen gemi, 2000'de Karadeniz filosunun kalbi oldu, 2020'de tadilattan geçirildi. Kruvazör, 16 adet 700 kilometrelik menzile sahip P-1000 Vulkan tipi gemisavar füzeleri ile S-300 hava savunma sistemiyle donatıldı. 2015'te Akdeniz'de Rus donanmasının daimi görev gücünün yönetildiği gemi, Suriye'deki Rusya'ya ait Hmeymim Hava Üssü'nün korunmasında da önemli rol oynamıştı. Rusya Savunma Bakanlığından Ukrayna'nın Neptün füzesiyle vurduğunu duyurduğu Rus donanmasına ait “Moskova” isimli gemiye dair açıklama geldi. Açıklamada, Moskova kruvazöründe bulunan mühimmat, çıkan yangın sonucu infilak etti. Gemi ciddi şekilde hasar gördü. Tüm mürettebat tahliye edildi. Yangının nedeni araştırılıyor ifadelerini kullanıldı. Öte yandan dün akşam Ukrayna Devlet Başkanlığı Ofisi Danışmanı Aleksey Arestovich yaptığı açıklamada, Yılan Adası'nı kuşatan Moskova isimli 510 mürettebatlı gemi vuruldu ifadelerini kullanmıştı. Odessa Valisi Maksim Marchenko da, Moskova isimli gemi Yılan Adası'ndaki askerlerimizin defettiği yere gitti. Neptün isimli roketler Rus gemisine ağır hasarlar verdi demişti. Moskova kruvazörü, Rusya'nın 24 Şubat'ta Ukrayna'ya başlattığı saldırıların ilk günlerinde Karadeniz'de Tuna Deltası açıklarında bulunan Yılan Adası'na yönelik saldırıda kullanılmasıyla gündeme gelmişti. Adadaki Ukrayna askerleri teslim olmazken, Rus ordusuna Cehenneme gidin çağrısında bulunmuştu. Rusya'nın Karadeniz Filosunun 186 metre uzunluğundaki amiral gemisi Moskova, 1980'lerin başında hizmete girdi. Sovyet donanmasının Project 1164 Atlant sınıfının önde gelen gemisiyken, ilk önce Slava olarak adlandırıldı. Ancak daha sonra ismi Moskova olarak değiştirildi. Savaş gemisinin ana silahları P-1000 Vulkan gemisavar füzeleri olarak biliniyor. 2000 yılında Karadeniz Filosunun amiral gemisi haline gelen kruvazör, 2015 yılında Rusya'nın Suriye'de başlattığı askeri harekatında kilit rol oynamıştı. Ukrayna’nın Brovary kentinde, evlerin bahçelerine gizlenmesine rağmen Ukrayna ordusu tarafından imha edilen Rus tankları görüntülenirken, kentte saldırılar sonucu büyük yıkım meydana geldiği görüldü. Ukrayna’nın başkenti Kiev’e 20 kilometre mesafede bulunan Brovary kentinde Rusya ve Ukrayna arasında şiddetli çatışmalar yaşandı. Çatışmaların izleri Rus güçlerinin Brovary şehrinden çekilmesiyle ortaya çıktı. Hava saldırılarına karşı evlerin bahçesine gizlenen Rus ordusuna ait tankların Ukrayna İnsansız Hava Araçları tarafından imha edildiği kaydedildi. Evlerin bahçelerine gizlenen Rus ordusuna ait tankların çoğu kullanılamaz hale gelirken, ağır saldırılar sonucu bazı tankların birçok parçasının farklı yerlere savrulduğu görüldü. Ukrayna ordusu tarafından evlerin bahçelerinde imha edilen tanklar havadan görüntülendi. Rus ordusunun 8 Nisan’da Ukrayna'nın Donetsk bölgesine bağlı Kramatorsk kentinde tahliyeyi bekleyen sivillerin bulunduğu tren istasyonuna gerçekleştirdiği saldırının bilançosu ağırlaşıyor. Kramatorsk Kent Konseyi'nden yapılan açıklamada, hastanede tedavi gören 2 çocuğun hayatını kaybettiği, toplam can kaybının 59'a yükseldiği bildirildi. Saldırıda hayatını kaybeden çocuk sayısının ise 7'ye çıktığı aktarıldı. Kramatorsk Belediye Başkanı Aleksandr Goncharenko, saldırının hemen ardından yaptığı açıklamada, 4 bin kişi istasyonda tahliye bekliyordu. Düşman bu insanları öldürmek istedi ifadelerini kullanmıştı. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov Moskova Devlet Uluslararası İlişkiler Enstitüsü'nün düzenlediği “Dijital Uluslararası İlişkiler 2022” konferansına katılarak önemli açıklamalarda bulundu. Rusya’nın Ukrayna’daki operasyonlarına karşı Batılı ülkeler tarafından kendilerine yönelik başlatılan ambargolara değinen Lavrov, “Mevcut krizin her alanda olduğu gibi farklı alanlarda da yeni fırsatlar ortaya çıkardığını söyleyebilirim. Kendimizi kimseden uzaklaştırmamamızın, kendimizi izole etmememizin temel olarak önemli olduğunu düşünüyorum. Rusya, dijital alanda işbirliğinin kurulmasını savunuyor, kendisini kimseden ayırmıyor ve kendini tecrit etmiyor. Ukrayna krizi bahanesiyle kolektif Batı ülkeleri bize aslında tam bir hibrit savaş ilan etti. Bu, bilgi alanı da dahil olmak üzere birçok alanı kapsıyor” ifadelerini kullandı. Ukrayna’daki 8 yıldır yaşanan krizde batılı ülkeleri suçlayan Lavrov, “Batılı ülkeler son 8 yılda Ukrayna rejiminin, Minsk anlaşmalarına uymamasına karşı sessiz kaldı. Rus düşmanlığı sürecinin doruk noktasına, Washington ve Brüksel'in radikal milliyetçi Kiev rejimine koşulsuz desteği ve Ukrayna'da aşırı radikalleri beslemesi ile Ukrayna'da 'Rusya karşıtlığı' meydana getirilmesiyle ulaşıldı” dedi. Batı ülkeleri tarafından uluslararası ilişkilerde egemenlik kurulmaya çalışıldığını söyleyen Lavrov, “Bunun nedeni, ABD'nin liderliğindeki kolektif Batı'nın uluslararası ilişkilerdeki egemenliğini yeniden kurmaya ve kalıcı olarak sağlamlaştırmaya çalışan saldırgan çizgisinden kaynaklanıyor. Uluslararası toplumun diğer üyelerinin ulusal çıkarları zararına, kendi bencil hedeflerini daha da sürdürmektedirler” şeklinde konuştu. Rusya’ya internet üzerinden yapılan kısıtlamalara da değinen Lavrov, “Batılı ülkelerin, öncelikle Amerikan İnternet platformlarının tüm dünyadaki Rus bilgi kaynaklarını nasıl engellediğini görüyoruz. Devlet Duması hesabının kapatılması ve Twitter’da Rus hesaplarının kısıtlanması buna örnektir. Ancak biz ne batılı ülkelerin internet araçlarından kopacağız ne de kendi internet ağlarımızdan vazgeçeceğiz” diye konuştu. Rusya’nın İnternet düzenlemesinde yoğun bir çalışma sürdürdüğünü fakat bunun evrensel düzeyde yapılması gerektiğini ifade eden Lavrov, “Dünyanın internet düzenlemesi alanında evrensel anlaşmalar olmadan bir siber anarşi oluşma riskiyle karşı karşıya olduğu açıktır. Bunun sonucunda dünya ekonomisi ve uluslararası güvenlik anlamında bir felaket yaşanabilir” dedi. Rusya Savunma bakanlığı dün yaptığı Ortak Koordinasyon Merkezi Açıklamasında Mariupol'de son 24 saatte 1160 Ukraynalı askerin teslim olarak savaş eseri alındığını duyurdu. Savaş esirlerinden 176'sının subay ve 47'sinin kadın asker olduğu belirtildi. Savunma Bakanlığı, 1160 Ukraynalı savaş eserinin geçici gözaltı merkezlerine götürüldüğünü belirterek Cenevre Sözleşmesinin tüm gerekliliklerini ve uluslararası insani hukuk kurallarını tam olarak karşılayan koşullara sahiptirler. Savaş esirlerine günde üç öğün yemek veriliyor ve zamanında ve nitelikli tıbbi bakım sağlanıyor. Şiddete veya psikolojik baskıya maruz bırakılmıyor ve akrabalarıyla iletişim kurma fırsatı veriliyor açıklamasını yaptı. Savaş esirlerinden 176'sının subay ve 47'sinin kadın asker olduğu belirtildi. Bakanlık 18 ülkeden toplamda 76 yabancı bandıralı geminin Ukrayna limanlarından bombardıman ve deniz mayını sebebiyle ayrılamadığını ifade ederek Rusya Federasyonunun her gün Moskova saatiyle 08:00 - 19:00 arasında, 80 deniz mili uzunluğunda ve 3 deniz mili genişliğinde, Ukrayna karasularının güneybatısında güvenli bir şerit olan bir insani yardım koridoru açtığını belirtti. Ukrayna ordusu, Ukrayna’nın Harkov bölgesinde bulunan İzyum kentine doğru ilerleyen Rus askeri teçhizat konvoyunu imha etti. Ukrayna Silahlı Kuvvetleri Ukrayna’nın Harkov bölgesinde bulunan İzyum kentine doğru ilerleyen Rus askeri teçhizat konvoyunu imha etti. Ukrayna Genelkurmay Başkanlığı Basın Servisi, Rus konvoyunun imha edildiği anların fotoğraflarını paylaştı. Genelkurmay Başkanlığı'ndan yapılan açıklamada, “Birkaç gün önce askerlerimiz Harkov bölgesinde düşman teçhizatı keşfetti. Ukrayna Silahlı Kuvvetleri, düşman konvoyunun rotasını belirledikten sonra araçların yolu üzerinde bulunan bir köprüye patlayıcı yerleştirdi. Daha sonra pusuya düşürülen düşman konvoyu imha edildi” denildi. Rusya Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Dmitry Medvedev, Ukrayna işgalinin ardından NATO üyeliğini gündeme alan İsveç ve Finlandiya'yı açık şekilde tehdit etti. Bir dönem Rusya Devlet Başkanlığı da yapan Medvedev, İskandinav ülkelerinin NATO'ya üye olması halinde Moskova'nın gerekli tedbirleri alacağını söyledi. Moskova, NATO'yu İsveç ve Finlandiya askeri ittifaka katılırsa Rusya'nın savunmasını güçlendirmek zorunda kalacağı ve 'nükleerden arındırılmış' bir Baltık'ın mümkün olmayacağı konusunda uyardı. Rusya Güvenlik Konseyi başkan yardımcısı Dmitry Medvedev, Artık Baltık'ın nükleerden arındırılmış statüsünden söz edilemez, denge yeniden sağlanmalı dedi. Baltık bölgesindeki dengelerin değişmesinin kaçınılmaz olduğunu vurgulayan Medvedev, İsveç ve Finlandiya'nın NATO'ya katılmasıyla Rusya'nın düşmanlarında birkaç tane daha artış olacağını kaydetti. Rus ordusunun Finlandiya sınırına ve Finlandiya Körfezi'ne füze sistemleri taşıdığı videolar dün yayınlanmıştı. Video kaydında ayrıca Helsinki tabelası da açıkça seçiliyordu. Finlandiya yakınlarında kayda alınan füzeler, K-300P Bastion-P taşınabilir kıyı savunma sistemleri. Karadan gemilere veya uçaklara ateşlenen füzelerin menzili 1000 kilometreyi buluyor. Füzenin havada kat ettiği hızı ise saatte 3 bin kilometreyi aşıyor. Aynı gün İsveç'i ziyaret eden Finlandiya Başbakanı Sanna Marin, NATO üyeliğinin birkaç hafta içinde karara bağlanacağını söyledi. Marin, ittifaka katılıp katılmamayı çok ciddi şekilde ele alacaklarını belirtip Ancak bence işlem epey hızlı olacak, birkaç hafta içinde gerçekleşecek dedi. Finlandiya Başbakanı Marin, NATO üyesi olmadan ittifakın güvenlik garantilerini elde edemezsiniz diye konuştu. İsveç Başbakanı Magdalena Andersson ise, ülkenin güvenliği için en iyi seçeneği aramak zorunda olduklarını ve acele karar vermeyeceklerini söyledi. Finlandiya Savunma Bakanı Atti Kaikkonen ise, Rusya sınırındaki askeri durum şimdilik sakin olsa da ülkesinin değişikliklere hazırlıklı olması gerektiğini söyledi. Finlandiya, Rusya'yla 1.300 kilometrelik bir sınırı paylaşıyor. 1939'da Stalin'in orduları tarafından işgal edildiğinde Rusya'ya ağır kayıplar verdiren ve tarihsel olarak tarafsız bir ülke olan Finlandiya, teoride güvenli bir ülke. Ülkenin NATO'ya üyeliği hiçbir zaman çok destek bulmadı. Fakat Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü'nün, işgalin ilk günlerinde Finlandiya ve İsveç'i NATO'ya katılmanın ağır askeri sonuçları olacağı konusunda açıkça uyarması bu ülkelerde şok dalgası yarattı. O tarihten sonra Rus savaş uçakları İsveç hava sahasını açıkça ihlal etti. Gelinen noktada ise NATO üyeliği Finlandiya'da hiç olmadığı kadar yüksek bir desteğe ulaştı. İki Finlandiyalının internette başlattığı imza kampanyası günler içinde on binlerce imzaya ulaştı ve söz konusu öneri Finlandiya parlamentosunda tartışılacak. Rusya 1939'da Finlandiya'yı işgal etmişti. Stalin, generallerinin verdiği güvenceyle ordusunu Finlandiya'ya yollamış, Finlandiyalılar bu dev orduya karşı gerilla savaşı yürütmüştü. Rusya ordusu bu işgale (Kış Savaşı) bir yıl kadar önce birçok üst düzey askeri yetkilinin vatana ihanet suçlamasıyla ordudan atılıp idam edilmesinin yol açtığı moral bozukluğuyla girmişti Kış savaşı aylarca sürdü. Müzakereler sonunda iki ülke anlaştı; Rusya, Finlandiya'dan bir miktar toprak aldı ama Finlandiya bağımsızlığını korudu. Rus ablukası altındaki liman kenti Mariupol için kritik günler, hatta saatler başladı. Kenti savunan Ukrayna ordusu askerleri, çok küçük bir bölgede sıkışırken, cephanenin de bitmesi üzerine karşı saldırı düzenleyemeyecek konuma düştü. Rusya'nın kenti tamamen abluka altına alması nedeniyle askerlere mühimmat ulaştırılamıyor. Ukrayna cephesindeki askerler cephaneliğin tükendiğini ve teslim olmak zorunda kalacaklarını belirtiyor. Mariupol'un düşmesi, savaşın gidişatı açısından da büyük önem taşıyor. Zira Rusya'nın Mariupol'u da tamamen kontrol etmesi durumunda, Donbas bölgesine yönelik bir kuşatma harekatının güney cephesi de açılmış olacak. Böylece Rus askeri, Donbas'ı savunan Ukrayna ordusunu dört taraftan kuşatabilecek konuma erişecek. Rus birliklerinin Donbas bölgesine doğru hareketlendiği ve takviye aldığı tespit edilmişti. Batılı yetkililer Mariupol'un böyle bir dönemde düşmesinin, savaşta dengeleri değiştireceğinden endişeli. Ukrayna Devlet Başkanlığı Ofisi Danışmanı Mihail Podolyak ise Rusya’nın Mariupol kelimesini duymaktan nefret ettiğini ifade ederek, Kremlin’in Ukrayna’dan daha çok nefret ettiği bir şey varsa o da Mariupol kelimesi. Askerlerimiz kendilerinden 10 kat fazla olan düşmana karşı şehri savunuyor… Silahlı kuvvetler olarak oradaki askerlerimize yardım için her yolu deniyoruz ifadelerini kullandı. Bununla birlikte kentte liman bölgesinde sıkışan askerlerin 'riskli bir hareket' yaparak, diğer askerlerle buluşmayı başardıkları öğrenildi. 36. Piyade Taburu'nun bazı askerlerinin, Azov Taburu ile buluştuğu ve savunmalarına devam edecekleri belirtiliyor. Bu arada Rusya Savunma Bakanlığı Sözcüsü İgor Konaşenkov, Mariupol’de 1026 Ukrayna askerinin silah bırakarak teslim olduğunu öne sürdü. Bununla birlikte Ukrayna Savunma Bakanlığı Sözcüsü, henüz teslim olma ile ilgili bir bilginin kendilerine ulaşmadığını belirtti. Konaşenkov ayrıca Rusya topraklarında Ukrayna’nın sabotaj ve saldırı girişimleri olduğunu öne sürerek, “Sabotajlar devam ederse Rus ordusunun şimdiye kadar uzak durduğu Kiev de dahil olmak üzere karar alma merkezleri vurulacak” dedi. Öte yandan Donetsk Valisi Pavlo Kyrylenko, Mariupol’deki sivil ölümlerin 22 bine ulaştığını duyurdu. Mariupol’de 36. Piyade Taburu’na bağlı bazı askerlerin teslim olduğu öne sürülürken, kenti savunan Azov Taburu’nun teslim olması beklenmiyor. Sonuna kadar savaşacaklarını açıklayan Azov üyeleri, ele geçirilmeleri halinde zor bir durumla karşı karşıya kalacak. Askeri uzmanlar, askerlerin işkence göreceğini, Rus TV’lerinde ‘itirafa’ zorlanacağını belirtiyor. Mariupol’de büyük oranda kontrolü ele geçiren Rusya, kente bazı basın mensuplarını götürdü. Rus ordusu tarafından yapılan basın turunda kentin durumu gösterilirken, çekilen karelerde sivillere özellikle yer verilmesi dikkat çekti. Fotoğrafların, kentteki sivillerin iyi durumda olduğunu göstermeyi amaçlar gibi gözükmesi dikkatlerden kaçmadı. Gezinin durakları arasında çok sayıda sivilin hayatını kaybettiği tiyatro binası da vardı. Rusya, binanın askeri amaçla kullanıldığını iddia etti. 24 Şubat’ta başlayan Rusya ve Ukrayna arasındaki savaşta sular durulmuyor. Ukrayna, Rus donanmasına ait kruvazör gemisini vurduğunu açıkladı. Konuya ilişkin açıklama Ukrayna Devlet Başkanlığı Ofisi Danışmanı Aleksey Arestovich’ten geldi ve açıklamada, Yılan Adası'nı kuşatan Moskova isimli 510 mürettebatlı gemi vuruldu. ifadeleri kullanıldı. Ayrıca Odessa Valisi Maksim Marchenko da konuya ilişkin açıklama yaparak, 'Moskova isimli gemi Yılan Adası'ndaki askerlerimizin defettiği yere gitti. Neptün isimli roketler Rus gemisine ağır hasarlar verdi. Yaşasın Ukrayna' ifadelerini kullanarak intikamın alındığını belirtti. Rusya'nın Karadeniz Filosu'nun amiral gemisi olan Moskova ile ilgili Rus tarafından da açıklama geldi.Rusya Savunma Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada gemideki mühimmatın infilak ettiği ve ciddi hasara yol açtığı bilgisine yer verildi. Açıklamada bunun Ukrayna'nın saldırısı sonucu olup olmadığına dair bir bilgi yer almazken tüm personelin başarı ile tahliye edildiği belirtildi.Saldırıların ilk günlerinde Yılan Adası'nı çevreleyen Rus askerleri, adada görevli 13 Ukraynalı askere 'teslim olun' çağrısı yapmıştı. Roman Gribov isimli asker ise eline aldığı telsizle Rus askerlerine teslim olmayacaklarını ifade etmişti.Rusya'nın askerlere yaptığı uyarı ve Ukraynalı muhafızların verdiği cevapların ses kaydı bugün sosyal medyaya düşmüş, ses kaydında, Ukraynalı askerlerin Rusya'nın 'teslim olun' çağrısına 'Defol git' diyerek cevap verdiği duyulmuştu.Bunun üzerine adaya saldırıda bulunan Ruslar, 13 askeri esir almıştı. Esaretinin sona ermesinin ardından Gribov, geçtiğimiz günlerde memleketi Ukrayna'nın Çerkasi kentine döndü.Sosyal medya kullanıcıları tarafından 'Ukrayna'nın en cesur askeri' olarak adlandırılan Gribov, Çerkasi'ye dönmesinin ardından Çerkasi Valisi İgor Taburets tarafından madalya takılarak ödüllendirildi. Ukrayna’nın başkenti Kiev’de bir araya gelen Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, Polonya Devlet Başkanı Andrej Duda, Estonya Cumhurbaşkanı Alar Karis, Letonya Devlet Başkanı Egils Levits ve Litvanya Devlet Başkanı Gitanas Nausda düzenlenen ortak basın toplantısında Rusya’ya karşı “birlik” mesajı verdi. Polonya Devlet Başkanı Andrej Duda, Estonya Cumhurbaşkanı Alar Karis, Letonya Devlet Başkanı Egils Levits ve Litvanya Devlet Başkanı Gitanas Nausda, Ukrayna’nın başkenti Kiev’e geldi. Kiev yakınlarındaki Irpin ve Borodyanka şehirlerindeki tahribatı yerinde gözlemleyen liderler, daha sonra Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy ve Ukrayna Başbakanı Denis Şmihal ile bir araya geldi. Görüşmenin ardından liderler ortak basın toplantısı düzenledi. Basın toplantısında konuşan Zelenskiy, Ukrayna'nın dostu bu dört mükemmel ülkenin mükemmel liderlerini ağırlamaktan memnuniyet duyduğunu dile getirerek, “Polonya, Letonya, Litvanya ve Estonya liderlerini Rus işgalinden yeni kurtulan Bucha, Borodyanka, Dmitrivka ve Kiev bölgelerini ziyaret etme şansı buldu. Bu yıkılan, saldırılan küçük kentleri kendi gözleriyle görmek onlar için çok önemliydi. Bugün anlamadığımız şey savaşla ilgili değil anlaşılması zor olan trajediyle ilgiliydi. Savaşın başlangıcından itibaren Polonya, Litvanya, Letonya ve Estonya, Ukrayna'yı destekleyen ilk ülkeler oldu. Ukrayna'nın Avrupa ailesindeki yerini alma arzusunu ilk destekleyen ülkelerdi. AB ülkelerinde Rusya’ya yönelik güçlü yaptırım politikasını uygulayan silah desteği ve askeri desteklerde bu ülkeler ilk sıradaydı. Ve bu dört devletin Ukrayna'nın gelecekteki tarihinin tüm sayfalarında başta olacağından eminim. Bizim harika bir geleceğimiz var. Çünkü böyle ortaklar ve dostlarla kesinlikle kazanacağız” dedi. Rusya'nın saldırganlığının bir savaş değil terörizm olduğunu aktaran Duda, bu saldırganlığın sorumlularının uluslararası mahkemelerde yargılanması gerektiğini belirterek, “Uçaklar ve askerler, konutlar ile sivilleri bombalamak hatta öldürmek için gönderilirse, bu savaş değil, zulümdür, haydutluktur, terördür dedi. Savaşın iki yüzüne de şahit olduklarını belirten Duda, Bu, savaşın anlayamadığımız ve kabul edemeyeceğiz yüzüdür. Rus saldırganlığının yaşandığı Kiev'den uluslararası topluma bu saldırganlığa karşı güçlü muhalefet çağrısı yapılmalıdır. Kural tanımayanlarla diyalog kurmayacağımızı da yinelemek isterim dedi. Irpin ve Borodyanka’nın yıkımın izlerini taşıdığını aktaran Litvanya Devlet Başkanı Levits, şehrin, evlerin, kiliselerin ve köprülerin enkazına gömüldüğünü belirterek, Ukrayna'nın 2. Dünya Savaşı'ndan sonra Avrupa'nın toparlanmasına yardımcı olan Marshall Planı gibi büyük bir kurtarma hareketine ihtiyaç duyduğunu aktardı. Letonya Devlet Başkanı Levits ise, Ukrayna'ya desteklerini göstermek için Kiev'de olduklarını ifade ederek, Ukrayna'nın Avrupa Birliği (AB) üyeliğini ve Ukrayna’nın savaşta galip gelmesi için yardım ve desteğe devam edeceklerini aktardı. Levits, Birliğimiz gücümüzdür. Zafere kadar Ukrayna'nın yanında olacağız dedi. Estonya Cumhurbaşkanı Karis, Ukrayna'nın hiç olmadığı kadar askeri yardıma ihtiyacı olduğunu belirterek, askeri yardımın arttırılması çağırısında bulundu. Estonya'nın savunma bütçesinin 3'te 1’ini Ukrayna'ya aktarılacağını ifade eden Karis, Savaşı diplomatik kanallardan sonlandırmak için hiçbir çabayı esirgemiyoruz ancak mevcut durum devam ederken barışı sadece savaş alanındaki kazanımlarla sağlayabiliriz dedi. ABD, Ukrayna’ya desteğini artırıyor. ABD Başkanı Joe Biden yaptığı yazılı açıklamada, Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy ile telefonda görüştüğünü belirterek, “Yönetimimin Ukrayna'ya ek 800 milyon dolarlık silah, mühimmat ve diğer güvenlik yardımına izin verdiğini paylaştım. Ukrayna ordusu, sağladığımız silahları yıkıcı bir etki için kullandı. Rusya, Donbass bölgesindeki saldırılarını artırmaya hazırlanırken, ABD Ukrayna'ya kendisini savunması için yardım yapmaya devam edecek” dedi. ABD’den Ukrayna’ya helikopter desteğiYeni yardım paketinde Rusya'nın Ukrayna'nın doğusuna başlatması beklenen saldırılara Ukrayna'nın yanıt vermesini sağlayacak silahların yer aldığını aktaran Biden, yardım paketinin içinde top sistemleri, toplar ve zırhlı personel taşıyıcılar ile askeri helikopterler olduğunu kaydetti. ABD’nin müttefikleri ve ortaklarıyla Ukrayna’ya silah transferini kolaylaştırmaya devam ettiğinin altını çizen Biden, “ABD’nin müttefikleri ve ortaklarıyla Ukrayna'ya sağladığı istikrarlı silah tedariki, Rus işgaline karşı mücadelesini sürdürmede kritik önem taşıyor. Putin'in Ukrayna'yı ele geçirme ve kontrol etme amacına ulaşamamasına yardımcı oldu. Şimdi dinlenemeyiz. Başkan Zelenskiy'e güvence verdiğim gibi, ABD halkı özgürlük mücadelesinde cesur Ukrayna halkının yanında olmaya devam edecek” dedi. Rusya’nın Ukrayna’ya saldırıları nedeniyle Kanada'nın Rusya parlamentosunun üst kanadı Federasyon Konseyi'ne uyguladığı yaptırımlara Rusya'dan karşılık geldi. Rusya Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan yazılı açıklamada, Kanada parlamentosunun üst kanadı Senato'nun 87 üyesinin yaptırım listesine dahil edildiği ve Rusya’ya girişlerinin engelleneceği duyuruldu. Açıklamada, “Bu kişiler ulusal çıkarlarımıza aykırı olarak mevcut ABD yönetiminin Rusofobik politikalarının ön saflarında yer almaya çalışan Ottawa'nın düşmanca adımlarına cevaben listeye kalıcı olarak dahil ediliyor” denildi.Açıklamada ayrıca, Kanada’nın aynı politikaları sürdürmesi durumunda Rusya-Kanada ilişkilerine daha fazla zarar verilebileceği ifade edildi. Rusya Dışişleri Bakanlığı, ABD’nin yaptırımlarına karşılık olarak ABD Kongresinin alt kanadı Temsilciler Meclisi’nin 398 üyesine yaptırım kararı aldı. Rusya’nın Ukrayna’ya saldırılarıyla birlikte ABD tarafından Rusya parlamentosunun alt kanadı Duma üyesi 328 milletvekiline karşı alınan yaptırım kararına Rusya’dan misilleme geldi. Rusya Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, ABD Kongresinin 398 üyesine yaptırım kararı alındığı belirtilerek, “Joe Biden yönetimi tarafından 24 Mart'ta Rusya Federasyonu Federal Meclisi Devlet Dumasının 328 milletvekiline karşı uygulanan Rusya karşıtı yaptırım dalgasına karşılık olarak, daha önce ‘kara listeye’ alınan Rus parlamenterlerle birlikte fiilen tüm parlamento üyelerini kapsadığı dikkate alınarak aynı şekilde ABD Temsilciler Meclisi'nin 398 üyesine kısıtlamalar getiriliyor. ABD Kongresi'nin alt meclisinin komitelerinin liderliği ve başkanları da dahil olmak üzere bu kişiler Rusya'nın önleme listesine sürekli olarak dahil ediliyor” denildi. ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi’nin daha önce yaptırım listesine alındığı bu doğrultuda ismi açıklanan ABD Kongresinin 398 üyesinin “karşılıklılık” ilkesi doğrultusunda yaptırımlara tabi tutulduğu belirtildi. Açıklamada, yaptırım listesine alınan ABD Temsilciler Meclisi’nin 398 üyesinin isimlerine yer verilirken, ABD yaptırımlarına karşılık Rusya’nın da karşı önlemlerini daha da genişletilebileceği ifade edildi. Rusya Savunma Bakanlığı Sözcüsü İgor Konaşenkov, Rusya topraklarında Ukrayna’nın sabotaj ve saldırı girişimleri olduğunu öne sürerek, “Sabotajlar devam ederse Kiev de dahil olmak üzere Rus ordusunun şimdiye kadar uzak durduğu karar alma merkezleri vurulacak” dedi. Rusya Savunma Bakanlığı Ukrayna’yı Rusya topraklarındaki tesislere sabotaj girişimleri konusunda tehdit etti. Rusya Savunma Bakanlığı Sözcüsü İgor Konaşenkov, Ukrayna ordusunun Rusya topraklarındaki tesislere sabotaj ve bombardıman girişiminde bulunduğunu öne sürerek, “Ukrayna birliklerinin Rusya topraklarındaki nesnelere yönelik sabotaj ve saldırı girişimlerini görüyoruz. Bu tür olayların devam etmesi halinde Rus Silahlı Kuvvetleri, Kiev de dahil olmak üzere şimdiye kadar uzak durduğu karar alma merkezlerini vuracak” dedi. Rus ordusunun Ukrayna’daki faaliyetlerine de değinen Konaşenkov, “Mariupol şehrinde bulunan ticari liman, Nazi oluşumu 'Azov' militanlarından tamamen kurtarıldı. Naziler tarafından limandaki gemilerde rehin tutulan yabancı uyruklu kişiler de dahil olmak üzere tüm rehineler serbest bırakıldı. Kentte bulunan Ukrayna askeri birliklerinden ve Azov’dan geri kalanlar bloke edilerek kuşatmadan kaçma fırsatından yoksun bırakıldı” ifadelerini kullandı. Rus ordusunun yüksek hassasiyetli füzelerle Ukrayna ordusuna ait 36 askeri nesneyi yok ettiğini kaydeden Konaşenkov, “Özel askeri operasyonun başlangıcından bu yana (Ukrayna’ya ait) 130 uçak, 103 helikopter, 244 uçaksavar füze sistemi, 447 insansız hava aracı, 2 bin 173 tank ve diğer zırhlı savaş araçları, 243 çoklu roketatar, 937 saha topçu silahları ve havanlarının yanı sıra 2 bin 82 adet özel askeri araç imha edildi” dedi. Avrupa Birliği (AB) Ukrayna'ya yönelik 500 milyon euro ek yardım paketini kabul etti. AB Konseyi tarafından kabul edilen ve “Avrupa Barış Desteği” çerçevesinde Ukrayna’ya yapılacak toplam yardım miktarı 1,5 milyar euroya ulaştı. Avrupa Birliği (AB) “Avrupa Barış Desteği” çerçevesinde Ukrayna'ya yönelik 500 milyon euro ek yardım paketini kabul etti. AB’nin Ukrayna’ya yapacağı toplam yardım miktarı 1,5 milyar euroya ulaştı. AB Konseyi tarafından yapılan açıklamada, “Bugün Konsey, Avrupa Barış Desteği (EPF) çerçevesinde AB'nin Ukrayna Silahlı Kuvvetlerinin ülkenin toprak bütünlüğünü ve egemenliğini savunması, yeteneklerinin ve direncinin daha fazla desteklemesi ve sivil nüfusu saldırılara karşı korumasına izin verecek iki yardım tedbirini kabul etti” denildi. Açıklamada ayrıca, “AB, Ukrayna için EPF çerçevesinde halihazırda seferber edilen kaynaklara 500 milyon euro ekleyerek, başlangıç bütçesini üç katına çıkararak 1,5 milyar euroya çıkaracak” ifadelerine yer verildi. Yeni destek paketi hakkında açıklama yapan AB Dış İlişkiler Yüksek Temsilcisi ve AB Komisyonu Başkan Yardımcısı Josep Borrell, “Bu yeni ilave 500 milyon euro ile AB, AB üye devletlerinin Ukrayna Silahlı Kuvvetlerine askeri teçhizat tedarikini desteklemek için toplam 1,5 milyar euro tahsis etti. Önümüzdeki haftalar belirleyici olacak. Rusya, Ukrayna'nın doğusunda bir saldırıya hazırlanırken, topraklarını ve nüfusunu savunmak ve daha fazla acı çekmesini önlemek için Ukrayna'ya askeri desteğimizi sürdürmemiz ve artırmamız çok önemli” ifadelerini kullandı.