Fırsatçı ev sahiplerinden 'pes' dedirten yöntem! 'Mutlaka şikayetçi olun'
Ev sahipleri de mevcut kiracıları çıkarıp daha yüksek kira bedeli almak için birçok yol deniyor. Bunlardan en sık karşılaşılanı ihtiyaç sebebi ile tahliye. Ancak kiracı olumsuz yanıt verince sonuç kiracıyı tehdide kadar gidiyor; hatta daha da fazlası... Kiracının kişisel haklarının ihlal edildiği noktada, hukuki süreç başlıyor. Uzman isim kiracıların maruz kaldığı bu gibi durumlarda yapması gerekenleri açıkladı.
Kira fiyatlarındaki fahiş artış ev sahiplerini harekete geçirdi. Pek çok mülk sahibi mevcut kiracısını çıkararak, evini daha yüksek bedel ile yeniden kiraya vermenin yollarını arıyor. Bunun için en sık kullanılan yöntem ise; kişinin eve kendi ihtiyacının olduğunu bildirmesi oluyor.
İddiaya göre; ev sahibinin oğlu, kiracıya tehdit içeren mesajlar gönderdi. Evi tahliye etmesi istenen pek çok kiracı benzer şekilde telefonla aranarak ya da mesaj yolu ile ‘taciz’ ediliyor. Kiracının kişisel haklarının ihlal edildiği noktada, hukuki süreç başlıyor. Avukat Cansen Erdoğan kiracıların maruz kaldığı bu gibi durumlarda yapması gerekenleri gazetevatan.com’a açıkladı.
'İLKEL TOPLUMLARDA MEVCUT OLAN BİR HAKKI KENDİLERİNE TANIDILAR'
Avukat Cansen Erdoğan, son dönemde bu tarz olayların çok sık yaşanmaya başladığını belirterek, "Pandemiden sonra artan fahiş miktardaki kira bedelleri, bu kira bedellerini ödemek istemeyen kiracılar, düşük kira bedeli ile oturmak isteyen kiracılar ve bunu kabul etmeyen mülk sahipleri, bunlar arasındaki ihtilaflar şu an halihazırda adliyenin oldukça büyük yükünü taşımakta.
Bir şekilde ihtiyaç sebebiyle hali hazırdaki yeri boşalttırmak isteyen ev sahibinin kiracıyı çıkartamayınca, hukuki yolların da maalesef çok uzun sürmesi sebebiyle eskiden ihkak-ı hak; kendi hakkını kendi alma gibi ilkel toplumlarda mevcut olan bir hakkı kendine tanıdı. Bu şekilde tehdit ederek kiracı çıkarmaya çalışıyor." dedi.
'DAHA FAZLA ZAM YAPMAK İSTİYORLAR'
Son zamanlarda ev kiralarında çok ciddi bir artış olduğunu söyleyen Erdoğan, "Ev sahipleri de kiracılarına TEFE-ÜFE oranında değil; yani sözleşmede belirtilen oranda değil, hükümetin belirlemiş olduğu yüzde 25 oranında zam yapıyorlar. Ama tabi bu da ev sahiplerini mutlu etmiyor.
Çünkü yüzde 25 hali hazırda artan enflasyonun çok altında kalan bir bedel olduğu için ve o kira bedeli de ihtiyacı olan mülk sahibi için az bir artırım oranı. Bu sebeple daha fazla zam yapmak istiyorlar. Hukuki yollarla bunu yapmak çok kolay olmadığı için olsa bile yıllarca sürdüğü için de bir şekilde çıkartmak için her türlü yöntemi kendilerine mubah sayıyorlar. 'Ben oturacağım, burayı sattım, kirayı arttır' gibi yöntemlerle aslında bir nevi tacize tazyik ederek kiracı çıkartma yoluna gidiyorlar. Bunlarda tabii ki bir süre sonra adli ve kriminal vakalara dönüşebiliyor; bu olayda olduğu gibi." ifadelerini kullandı.
'SAVCILIĞA ŞİKAYET EDİN'
Avukat Cansen Erdoğan, "Bununla ilgili olarak yapılması gereken ilk şey tabii ki böyle bir tehdide uğrayan kişinin savcılığa şikayette bulunması. Savcılığa şikayette bulunarak hali hazırdaki durumu, tehdidi belirtmesi lazım. Bununla ilgili onlarca Yargıtay kararı var. Tabii ki bu tehdidi ispat etmesi delillerle çok önemli; çünkü karşı tarafa verilecek olan ceza deliller marifetiyle mümkün olabiliyor. Mesajlarla 'seni öldüreceğim, sen görürsün' gibi ifadelerle tehdit etme gibi bir şekilde delillenebilen her türlü belge, doküman, alet, araç, tanık delil listesine eklenmek suretiyle savcılığa başvurularak şikayet yapılmalı. Bu zaten yapılması gereken en önemli karar." diyerek yapılması önerilen ikinci bir detaya daha değindi.
'UZAKLAŞTIRMA KARARI DA ALINMASINI ÖNERİYORUM'
Cansen Erdoğan sözünün devamında şunları söyledi: Ben bununla ilgili olarak uzaklaştırma kararı da alınmasını öneriyorum. Çok fazla uygulanan bir yöntem değil ama özellikle en azından soruşturma tamamlanana kadar, yani savcılık soruşturması tamamlanana kadar ev sahibini evden uzak tutmak adına uzaklaştırma cezası kararının verilmesi de gerekiyor bence bu noktada ki soruşturma süresince telafisi mümkün olmayan kötü olaylar cereyan etmesin.
DELİLLERLE, KİRA KONTRATI İLE BİRLİKTE ŞİKAYET ETMEK GEREKİYOR
Fiziki, sözlü bir saldırı olması halinde, yani tehdidin ciddi boyutta cereyan etmesi halinde kolluk kuvvetlerine haber verilmesi gerektiğini, kolluk kuvvetlerine haber verilip karakola intikal ettikten sonra, karakolda tutanakla birlikte bulunan yerin adliyesindeki savcılığa suç durusunda bulunmak ve Cumhuriyet savcılıklarına dilekçe vermek gerektiğine vurgu yapan Erdoğan; bunların tanıklarla, delillerle, belge ve dokümanlarla veya bu tehdide sebebiyet veren, tehdidi ortada meşru kılan kendilerince sebebin ne olduğunu açıklayarak, hali hazırdaki kira kontratını da savcılığa sunmak suretiyle şikayette bulunulması gerektiğine dikkat çekti.
'TAZMİNAT DAVALARI DA AÇILABİLECEK' Avukat Erdoğan, sözlerini "Bu şikayet sonucunda da soruşturmanın neticelenmesini beklemek lazım. Tabi bunun yanında ortaya çıkabilecek sebeplerden dolayı da adli makamlarda tazminat davaları da açılabilecektir ve bundan duyulan zararın maddi ve manevi zararın da tespiti istenebilecektir ama ana yöntem tabii ki savcılıklara suç duyurusunda bulunmaktır." diyerek sonlandırdı.