Vücudumuzun bir saat gibi çalışmasında ne kadar süre ışığa maruz kaldığımız oldukça etkili… Bugüne kadar yapılan pek çok araştırmada, yapay ışığa maruz kalma süresi arttıkça pek çok hastalık riskinin ortaya çıktığı kanıtlandı.
Örneğin geceleri iyi aydınlatılmış bir mahallede ya da parlak neon ışıklarının olduğu rengârenk aydınlatılan bir caddede dolaşmanın diyabete davetiye çıkardığı ortaya kondu. Hatta parlak ve yapay ışığa maruz kalma süresinin artmasıyla, arterlerdeki kan akışıyla ilgili koşullar olan kardiyovasküler hastalıkların gelişimi arasında da bir bağlantı kuruldu. Şimdi de Çin’de yapılan yeni bir araştırmaya göre, gece boyunca yapay ışığa maruz kalmanın felç riskini artırdığı ortaya çıktı.
ALTI YILIN SONUNDA 910’U FELÇ OLMAK ÜZERE 1278 KİŞİDE SEREBROVASKÜLER HASTALIK GELİŞTİ
Hakemli bilimsel yayın kuruluşu olan Stroke'ta yayımlanan çalışmada, 2015-2018 yılları arasında Çin’in Zhejiang eyaletinin kuzeydoğusunda yoğun nüfuslu bir liman şehri olan Ningbo’da yaşayan 28 bin 302 yetişkin incelemeye alındı.
En yüksek düzeyde gece ışığına maruz kalanların, iskemik felç (beyindeki tıkalı bir arterin neden olduğu) ve hemorajik felç (kanama) dâhil olmak üzere serebrovasküler hastalık (Beyne giden kan damarlarının ve kan akışının etkilendiği bir grup hastalığı tanımlamak için kullanılıyor) geliştirme riskinin yüzde 43 olduğunu buldular. Altı yıllık takip süresi boyunca, 910 felç geçiren kişi de dâhil olmak üzere 1278 katılımcıda serebrovasküler hastalık gelişti.
Yüz yıkama rutininizin nasıl olması gerektiğini hiç düşündünüz mü? Genelde her sabah güne başlamadan önce yüz yıkanır. Aynı alışkanlığı gece yatmadan önce yapanların sayısı ise oldukça azdır. Halbuki gece yıkanan yüz gündüz yıkanandan çok daha önemli ve gerekli…
HÜCRELERİN YENİLENMESİ İÇİN ÇOK GEREKLİ
ABD’de New York City'de özel bir kliniğin kurucusu olan dermatolog Anne Chapas, Fox News Digital'e yaptığı açıklamada, “Gün boyunca yüzünüz çevreden edindiği kir, bakteri, kirletici maddeler ve diğer yabancı virüsleri biriktiriyor. Yatmadan önce yüzünüzü yıkamak ise bu kirlerin giderilmesine yardımcı oluyor. Bu eylemi alışkanlık haline getirdiğinizde ise virüslerin gözeneklerinizi tıkamasını ve potansiyel olarak sivilce oluşumuna yol açmasını önlemiş oluyorsunuz” dedi.
Geceleri yüz yıkamanın aynı zamanda hücrelerin yenilenmesini de desteklediğini söyleyen Anne Chapas, “Yatmadan önce temizlik yapmak cildinizin nefes almasını sağlar ve uyku sırasında doğal yenilenme sürecini kolaylaştırır. Bu, daha sağlıklı ve daha canlı bir cilde neden olur” ifadelerini kullandı.
Teknoloji ve internetin gelişmesiyle siber güvenlik tehditleri giderek artıyor. Son dönmede dolandırıcıların en çok kullandığı yöntem ise telefon numarası kopyalamak!
Geçtiğimiz günlerde R.Ö. (63), telefonla arayan kişilerin kendilerini banka görevlisi olarak tanıttıklarını, “hesabınızda bir karışıklık var” diyerek başka bir hesaba 100 bin lira havale yaptırdıklarını söyleyerek emniyete başvurdu.
R.Ö. daha sonra kendisini arayan telefon numarasına dönüş yaptığında karşısına Galatasaray’ın eski yöneticisi ve iş insanı Abdurrahim Albayrak'ın çıktığını söyledi. R.Ö. önce tanımadığı Abdurrahim Albayrak'a “Beni neden dolandırdınız” diye sorduğunu ancak konuşmanın ilerlemesiyle onun da olaydan haberinin olmadığını anladığını belirtti.
Konuyla ilgili Demirören Haber Ajansı mikrofonlarına konuşan Abdurrahim Albayrak, “Çok tatsız bir olay yaşadık. Dolandırıcılar numaramı kopyalamışlar. Telefonu her açtığımda inanılmaz hakaretler duydum. Ne olduğunu anlayamadım. Arayanlar beni tanımıyor. 50-60 kişiye bunun dolandırıcıların işi olduğunu anlatmaya çalıştım. Birçok insan mağdur oldu. Emniyet ekiplerimiz çok büyük bir şebekeyi benim sayemde çökerttiklerini söylediler” ifadelerini kullandı.
Peki telefon numarası kopyalama işlemi nasıl yapılıyor? Bu yönteme karşı nasıl önlemler alınmalı? Telefon numarası kopyalananlar hangi risklerle karşı karşıya kalabilir?
Bunun gibi pek çok soruya Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Görsel İletişim Tasarımı Anabilim Dalı Başkanı ve Bilişim Teknolojileri Uzmanı Prof. Dr. Ali Murat Kırık ile cevap aradık.
‘SON YILLARDA DOLANDIRICILARIN EN ÇOK KULLANDIĞI YÖNTEM OLDU’
Prof. Dr. Ali Murat Kırık, dolandırıcıların son yıllarda bu yöntemi çok sık kullandığını ve dolandırılanların sayısının giderek arttığına dikkat çekti.
Yeterli ve dengeli beslenmek için vücudun ihtiyaç duyduğu dört temel gruptan zengin ürünleri tüketmek gerekiyor. Bunlar; süt, et-balık, sebze ve meyveler… Bu besinler içinde sağlığımıza pozitif anlamda en çok etki sağlayanlar ise sebzeler…
Örneğin Amerikan Kanser Araştırma Enstitüsü’nün yaptığı araştırmalara göre yeşil yapraklı sebze tüketmenin kansere karşı vücudu koruduğu kanıtlandı. Kansere karşı ‘süper güç’ olarak nitelendirilen sebzelerin başında ise brokoli geliyor.
Yapılan araştırmalar, brokoli tüketiminin özellikle meme, prostat, kolon, akciğer ve mide kanseri riskini azaltmaya yardımcı olabileceğini ortaya koydu. Özetle brokoli ve diğer sağlıklı sebzeleri (Pazı, karalahana, tere, sarımsak) dengeli bir beslenme programının parçası olarak tüketmek, genel sağlık ve kanser riskini azaltma açısından çok önemli…
BROKOLİNİN SAĞLIĞA OLAN YENİ FAYDASI UZMANLARI ŞAŞIRTTI
TÜİK'in açıkladığı verilere göre Türkiye’de trafiğe kayıtlı motosiklet sayısı 2019'den beri sürekli artış gösteriyor. 2019'da 3 milyon 331 bin 326 olan trafiğe kayıtlı motosiklet sayısı; 2020'de 3 milyon 512 bin 576'ya, 2021'de 3 milyon 744 bin 370'e, 2022'de 4 milyon 141 bin 914'e yükseldi. 2023'te ise yıllık bazda 937 bin 482 adet artarak 5 milyon 79 bin 396'ya çıktı.
ZİRVEDE İSTANBUL VAR
Trafiğe kayıtlı motosikletlerin illere göre dağılımına bakıldığında da İstanbul'un 641 bin 290 araçla ilk sırada yer aldığı görülüyor. Megakent’i 426 bin 590 motosikletle Antalya ve 390 bin 542 motosikletle İzmir takip ediyor. Motosiklet sayısının en az olduğu illerde ise 712 ile Ardahan, 945 ile Hakkari ve 1032 ile Tunceli yer alıyor.
Artan bu ilgi ilginç veriler de ortaya çıkarıyor. Örneğin Türkiye tarihinde ilk kez 2023'te otomobilden çok motosiklet satıldı. Geçtiğimiz yıl Temmuz ayında küçük bir farkla otomobili geride bırakan motosiklet satışları eylül ayında arayı açtı. 2023’ün ilk dokuz ayında 667 bin otomobil, 732 bin motosiklet satıldı.
Peki motosiklet sayındaki bu artışı nasıl yorumlamak gerekiyor? Motosiklet artık güvenli araç olarak görülmeye mi başlandı? Motosiklet alırken nelere dikkat etmek gerekiyor? Bunun gibi pek çok soruya uzmanlarla cevap aradık.
Topraklarının büyük bölümü fay zonları üzerinde yer alan Türkiye’nin kuzey ve güneyinde
birkaç gündür sıklıkla depremler yaşanıyor.
8 Mart’ta Muğla açıklarında 4,4 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı’nın (AFAD), sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda yerin 36.05 kilometre derinliğinde yaşanan deprem, herhangi bir olumsuzluğa neden olmadı.
Bölge halkı daha bu sarsıntının etkisini atlatamamışken bu sefer de 10 Mart’ta Antalya açıklarında 4,7 büyüklüğünde deprem oldu. Antalya ve çevresinde korkuya neden olan bu depremde de herhangi bir olumsuz durum yaşanmadı.
Akdeniz’deki faylar bu kadar hareketliyken Samsun’da da 4 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Merkez üssü Samsun Körfezi-Atakum ilçesine 17,48 kilometre mesafede olan depremin, 18,27 kilometre derinlikte olduğu belirlendi. Kentte sarsıntıyı hisseden bazı vatandaşlar dışarı çıkarak bekledi. Peki ülkenin kuzeyi ve güneyinde yaşanan bu depremler bize ne anlatıyor?
AKDENİZ’DEKİ DEPREMLER HELEN YAYI VE KIBRIS YAYI’NDAN KAYNAKLI OLUŞUYOR
Konuyla ilgili görüşlerine başvurduğumuz Jeoloji Mühendisleri Odası Deprem Danışma Kurulu Üyesi Prof. Dr. Süleyman Pampal, Muğla ve Antalya çevresinde yaşanan depremleri Helen Yayı ile Kıbrıs Yayı üzerinde gerçekleşen hareketliğe bağladı.
Pampal,
Konut kiralarındaki artış, özellikle eski kiracılarla ev sahipleri arasında anlaşmazlıklara neden oluyor. Tarafların anlaşamadığı durumlarda konu önce arabulucuya, oradan da sonuç çıkmazsa yargıya taşınıyor. Ancak yargıdan istediği sonucu alamayan bazı ev sahipleri, kiracıları baskı yoluyla evden çıkarmaya çalışıyor.
Geçtiğimiz günlerde basında yer alan haberlere göre, İstanbul Beşiktaş'ta bir ev sahibi, 2020'den beri dairesinde oturan kiracısını tahliye etmek için dava açtı. Mahkemeden istediği sonucu alamayan mülk sahibi, kiracısına psikolojik baskı uygulayarak evden çıkarmaya çalıştı.
Önce dairenin doğalgaz ve suyunu kesen ev sahibi, kiracının dışarıda olduğu bir gün çilingir getirerek kapı kilidini değiştirdi. Ayrıca kapıya da tahta çakarak girişi kapattı.
Ev sahibinin böyle bir hakkı olmadığı kanunumuzda kesin bir ifadeyle belirtiliyor. Ancak buna rağmen bu tür olaylar yaşanmaya devam ediyor.
'EV SAHİPLERİ BU DAVRANIŞLA KONUT DOKUNULMAZLIĞINI İHLAL SUÇUNU İŞLEMİŞ OLUYOR’
İklim değişikliği, giderek artan etkileriyle hayatımızda değişikliklere neden olmaya devam ediyor. Bu etkilerden en çok duyduğumuz ve yaşadıklarımız ise artan sıcaklıklar, kuraklık ve orman yangınları... Ancak iklim değişikliğinin etkileri sadece bunlarla sınırlı değil. Çünkü doğadaki ufak bir değişiklik, ekosistemin tümüyle etkilenmesine neden oluyor.
Örneğin en son ABD'deki Oregon Üniversitesi liderliğinde dünyanın çeşitli üniversitelerinden bilim insanlarının hazırladığı raporda, dünyanın iklim değişikliği ablukası altında olduğu bir kez daha vurgulandı.
2023'ün iklim değişikliğiyle bağlantılı aşırılıkların dünyanın çeşitli yerlerinde kayda geçtiği bir yıl olduğunun vurgulandığı raporda; rekor sıcaklıklar, okyanusların ısınmaya devam etmesi, Kuzey Atlantik deniz suyu yüzeyinin sıcaklığındaki artış ve Antarktika’daki buzul seviyesinin eşi benzeri görülmemiş şekilde düşük oranlara gerilemesi dikkat çeken ana başlıklar olarak ön plana çıktı. Tüm bunların dışında raporda dünyanın renginin artık maviden yeşile döndüğünün de altı çizildi.
DÜNYANIN RENGİ NEDEN DEĞİŞİYOR?