Nazan Öncel ölümden döndü! 'Hayat pamuk ipliğine bağlı'

Nazan Öncel önceki gün ölümden döndü. Şarkıcı hava almak için İstanbul Kemerburgaz'daki evinin bahçesine çıkar çıkmaz üst kat balkonundaki saksı başını sıyırıp omuzuna çarparak yere düştü. Öncel Görünmez kaza işte. O adımı atmasaydım belki de 'Başına düşen saksı yüzünden Niyazi oldu' diye yazılacaktı. Hayat bir pamuk ipliğine bağlı dedi. Mesajına, Sigara, insanın düşmanıyla sevişmesi gibi bir şeydir diyerek başlayan ünlü isim; şöyle devam etmişti: Sıcaklar falan derken tansiyon 22’yi gördü. Ani bir bayılma... Apar topar hastaneye koştuk, serum tedavisi vesaire. Sigarayla da vedalaştık. Öncel'e, başta ünlü isimler olmak üzere birçok takipçisinden 'geçmiş olsun' dilekleri yağdı.- Her şerde bir hayır... Yeni hayata merhaba. Çiçekler açsın içinizde.- Sağlığınız için iyi bir adım, sizi seviyoruz...ı.- Çok çok geçmiş olsun canım Sokak Kızı’m.ı. Öte yandan Nazan Öncel, 18 yaşındayken Salih Öncel ile nikâh masasına oturmuştu. Serkan adını verdikleri bir oğulları olan çift, 12 yıl sonra anlaşmalı olarak evliliklerini sonlandırmıştı. Usta sanatçı, ayrılığa rağmen eski eşinin Öncel soyadını kullanmaya devam etmişti. Salih Öncel, 18 Mayıs 2017 tarihinde kanserden dolayı hayatını kaybetmişti. Daha sonra ise Akşit Togay ile nikâh masasına oturan Öncel, ikinci eşini de 25 Mayıs 2017'de kaybetmişti. Sadece birkaç gün arayla iki büyük acı yaşayan Nazan Öncel, 283 bin takipçisi bulunan sosyal medya hesabından hayranlarından sürekli evlilik teklifi aldığını söyledi. Bir açıklama yaparak evlenmeyi düşünmediğini belirten 67 yaşındaki sanatçı, şu ifadeleri kullandı:Nazo gel benimle evlen' diyor. 'Gurur duydum şekerim de diyorum ben üç 30'u devirmişim ne yapacaksın beni bu saatten sonra' dedim. 'Karım ol ' diyor. Peki benim böyle bir arayış içerisinde olduğumu kim söyledi? Ben eskisini ve yenisini üç gün arayla kaybetmişim sen bunu bir daha düşün istersen' diyorum. Arkasına bakmadan kaçıyor. Açıklamasında, Son altı senedir birileri çıkıp evlen benimle diyor. Tamam da, da’sı var işte. Yalnızlık Allah’a mahsustur ama bizim gibi maddi manevi özgürlüğünü eline almış insanların kimseye ihtiyacı yoktur. İşin aslı bu ifadelerine yer veren Öncel; şöyle yazdı: Öte yandan ben çok sıkıcıyımdır, ciddiyetimi bilen bilir gereksiz sululukları sevmem. Okur da okurum, piyanonun başından kalkmam, gezip tozmadan habire çalışırım, evin içinde bir aşağı bir yukarı gezinirken sürekli mırıldanırım, ömrümü adadığım bir mesleğim var. Bu iş yaşa başa bakmaz, yazar da yazarım, şarkı yazmasam hikâye yazar, roman yazar, aranjman yaparım, dikiş dikerim, yün örerim resim mesim yaparım bir dakika boş duramam. Uykuda dinlenirim sadece. Onu da kimseyle paylaşmam. Bu benim için çok büyük bir adımdır ki bu da olacak şey değildir. Huysuz, titiz, düzen manyağı, hijyen manyağı zor beğenen biriyim; kolay değildir böyle insanlarla yaşamak diyen Öncel; sözlerini, Ben kendime bile kalabalık geliyorum bazen senin haberin var mı bundan; yok. Ya işte bi’ de bunlar var ona göre şekerim diyecektim de artık o kadar da yıkmayayım dedim hayallerini... şeklinde noktaladı.