İngiltere Kraliçesi 2. Elizabeth'in şaşırtan görüntüsü! Pahalı olduğu için saçlarının yarısı yok...

İngiltere Kraliçesi 2. Elizabeth, bu kez gülümseten bir nedenle gündeme geldi. Üstelik de Almanya'nın Hamburg kentindeki Panoptikum Mumya Müzesi'nde bulunan heykeli yüzünden. Bu mumyanın bu kadar çok konuşulmasının nedeni ise saçlarının durumu. Kraliçe 2. Elizabeth'in Panoptikum'da bulunan mumyasına önceki gün bakım yapıldı. Kraliçe'yi pembe kıyafeti ve aynı renk şapkasıyla gösteren mumya üzerinde düzenleme yapılırken de çarpıcı bir gerçek ortaya çıktı. Yüzünde, yılların oluşturduğu kırışıklıkları bile Kraliçe 2. Elizabeth'e tıpatıp benzeyen mumyanın şapkası çıkarıldı ve yarı kel hali gözler önüne serildi. Yani mumyanın saçlarının yarısı olmadığı, yani kafasının orta kısmının kel bırakıldığı görüldü. Mumyanın bu ilginç görüntüsü, Panoptikum'un yeniden açılışı sırasında düzenlenen basın toplantısında ortaya çıktı. Sanatçı Susanne Faerber, mumyanın saçlarını tarayıp düzeltti ve sonra pembe şapkayı tekrar yerine yerleştirdi. Faerber Kraliçe'nin neden yarı kel bırakıldığını da şöyle anlattı: Mumyaların gerçekçi görünmesi için gerçek insan saçı kullanıyoruz. Bu da pahalı. Bu yüzden bazı mumya helkellerin saçlarının bir bölümü yok. Sadece ziyaretçilerimizin görebileceği bölümlere saç yerleştiriyoruz. Susanne Faerber bu tercihin, Kraliçe'yi incitmek ya da onunla dalga geçmek gibi bir amacı olmadığını da sözlerine ekledi. İngiltere Kraliçesi, 2. Elizabeth geçen yıl Nisan ayında 95'inci doğum gününü kutladı. O gün hem eşinin kaybettiği için hem de pandemi koşulları yüzünden belki de hayatındaki en yalnız doğum günüydü. Dünyanın en uzun süre tahtta kalan monarkı unvanını taşıyan Kraliçe 2: Elizabeth'in hayatının kilometre taşlarını hatırlayalım istedik. Dünyanın en uzun süre tahtta kalan monarşi üyesi olma unvanını elinde tutan Kraliçe 2. Elizabeth'in yaşamı da aslında benzerine filmlerde ya da romanlarda rastlanacak türden. Amcasının aşkı uğruna tahtı bırakması, onun yerine babasının kral olması. Sonra da ailenin büyük çocuğu olduğu için babasının ölümünden sonra tahta kendisinin geçmesi. Belki de amcası Kral VIII. Edward, Wallis Simpson uğruna tahtını bırakmasaydı bugün Kraliçe Elizabeth de çocukları da çok başka bir konumda olacaklardı. Tam adı Elizabeth Alexandra Mary olan Kraliçe 2. Elizabeth, 21 Nisan 1926'da dünyaya geldi. Amcası 8. Edward, 11 Aralık 1936'da, yani Elizabeth henüz 10 yaşındayken tahtı kardeşi George'u bıraktı. O andan itibaren de Prenses Elizabeth, ülkesinin tahtının gelecekteki varisi haline geldi. Kral 6. George ile eşi Elizabeth Bowes Lyon'ın, bir de Margaret adında bir kızı daha vardı. Amcasının tahtı bırakmasından ve babasının kral olmasında sonra Elizabeth ve ailesi Kensington Sarayı'ndan Buckingham Sarayı'na taşındı. Özel bir eğitim gören Elizabeth, özellikle de atlara meraklıydı çocukken. Bu merakı halen de sürmekte. Elizabeth Eton College'nin başkan rektörü Henry Marten'dan anayasa tarihine ilişkin dersler aldı. Dadısı ile konuşmak için Fransızca öğrenmeye başladı. Sonradan o özel okulun öğrencisi oldu. Bu okul özel olarak onun kendi yaşıtları ile temasta olması için oluşturulmuştu. Babasının tahta geçmesinden kısa bir süre sonra 2. Dünya Savaşı patlak verdi. Bu süreçte Londra'da bombalanmaya başlayınca deneyimli polititacı Rab Hailsham, Elizabeth ile kardeşi Margaret'in Kanada'ya götürülmesini teklif etti. Fakat o dönemde Ana Kraliçe olarak anılan annesi Elizabeth, ne çocuklarını göndermek ne de kendisi gitmek istedi. Kocasının yanında kalmakta ısrar etti. Bu süreçte Elizabeth ile Margaret, İskoçya'daki Balmoral Şatosu'nun nispeten güvenli ortamında kaldı. Oradan Sonra Norfolk'a, Sandringham House'a taşındılar. 9 Kasım 1947'de, uzaktan kuzeni olan, eski Yunanistan ve Danimarka prensi, Kraliyet Deniz Kuvvetleri teğmenlerinden Philip Mountbatten ile nişanlandığı ilan edildi. Prenses Elizabeth ile Prens Philip, 20 kasım 1947'de Westminster Abbey'de evlendiler; Kral VI. George düğünden önce Prens Philip'e Edinburgh Dükü, Merioneth Kontu ve Greenwich Baronu unvanlarını verdi. Kocasıyla birlikte çıktığı bir yolculukta, Kenya'nın Sagana kentinde bulundukları sırada, 6 Şubat 1952'de babasının öldüğü ve yerine kendisinin geçtiği haberini aldı. İlk Parlamento açılış konuşmasını 4 Kasım 1952'de yaptı. 1953 yılında resmî olarak taç giydi ve gerçekleştirilen tören tarihte ilk kez televizyonda yayınlandı. Kraliçe 2. Elizabeth çalkantılı bir hayat yaşadı. Özellikle 1992 yılı ağır bir yıl oldu. Kraliçe'nin ailesinin otoritesine Prens Charles'ın, Prenses Anne'in ve Prens Andrew'ün ailelerindeki söylenti ve her üçünün boşanma süreçleri ciddi etkiledi. Ayrıca, büyük yangın Windsor Sarayı'nın bir bölümünü yok etti. Onun Prenses Diana'nın 1997 Ağustos'unda trajik ölümüne sakin yaklaşımı ve beş gün milli yas günlerinde kral ailesinin saraydan dışarı çıkmaması Büyük Britanyalıların çoğunluğunun hoşuna gitmedi. Aile kamuoyu karşısına Diana'nın ölümünden bir gün önce çıktı, ancak bununla birlikte Britanya basınının keskin eleştirisine maruz kaldı. Kraliçe 2. Elizabeth'in doğum günü 21 Nisan olsa da Haziran ayındaki Trooping The Color etkinliği kapsamında kutlanıyordu. Askeri birliklerin geçit törenlerini içeren bu etkinliğin temelleri 17'nci yüzyıla dayanıyor. Ailenin tüm üyelerinin de atlı arabalarla halkın arasından geçip Buckingham'a girdiği bu etkinlik İngiltere'de merakla beklenen törenlerden biri oldu her zaman. O tören sırasında bir yandan hava kuvvetleri uçakları gösteri yaparken bir yandan da kraliyet ailesi balkona çıkıp halkı selamlardı. Ancak pandemi nedeniyle bu tören geçen yıl iptal edildi.