Derya Uluğ yaşadığı kabusu anlattı: 'Çok kan kaybettiğim için korktuk'

Derya Uluğ, önceki gün Etiler'de bir mekan çıkışı görüntülendi. İlk albümü 'Nefes'i yayınlayan şarkıcı, Dinleyen herkesin farklı bir favori parçası var. Bu durum beni mutlu ediyor ama bir yandan da kafamızı karıştırıyor. Hangi şarkıya klip çekeceğimizi belirlemek zorlaşıyor dedi. İkinci klibi hangi şarkı için çekeceksiniz? sorusuna Uluğ, Benim aklımdakilerle birlikte en çok dinlenen şarkıların sıralamasını sürekli takip ediyoruz. Birkaç aday var. Yeni klip ağustos ayında gelecek yanıtını verdi. Albüm çıktıktan sonra bir kaza yaşadınız. Geçmiş olsun. 'Nazar' diyelim. Nasıl oldu? sorusu üzerine ünlü popçu, Albüm çıktıktan iki gün sonra Çeşme'de düştüm ve kafamı havuzun mermerine çarpıp, tekrar suya düştüm. Albümden dolayı bir kutlama yapmayı düşünürken böyle bir olay atlattık. Hastane yakındı hemen gittik ve dikiş atıldı. Daha ciddi bir durum yok ama çok kan kaybettiğim için biraz korktuk ifadelerini kullandı. 31 Ekim'de Harbiye Açıkhava'da ilk kez sahne almaya hazırlanan Derya Uluğ, Orası çok kıymetli bir sahne ve önemli bir vitrin. Birçok yerde yapmak istediğimiz ama gerçekleştiremediğimiz prodüksiyon ve gösterileri orada sunacağız. Çok sağlam hazırlanıyoruz. Birçok hayalim var. İzleyecek olanlara hem görsel hem de işitsel açıdan çok keyifli bir konser sunmak istiyoruz sözleriyle heyacanını dile getirdi. Öte yandan Derya Uluğ çocukluğundan beri futbol aşığı olduğunu söyledi. Şarkıcı Babam fanatikti. Sayesinde Fenerbahçeli oldum açıklamasında bulundu. Erkek arkadaşlarımla futbol oynardım. Kadın futbol takımı yoktu o zaman, içimde kaldı. Şarkıcı olmasam kesin futbolcu olurdum. Zaman zaman müzisyen arkadaşlarımla futbol maçı yapıyoruz. Saatlerce futbol izleyebilirim dedi Öte yandan Derya Uluğ, Bergen anısına çıkan albümde ‘Canım Dediklerim’ adlı Bergen şarkısını seslendirmişti. Kendi cebinden 80 bin lira harcayarak bir klip çekti. Klip, içinde filmden görüntülerin olacağı şekilde kurgulanmıştı. Fakat film hâlâ vizyonda olduğu için yapımcı buna izin vermedi. Derya Uluğ da klibi çöpe atmak zorunda kaldı! Şarkı YouTube’da klipsiz 232 bin kez tıklandı. Son dönemin yıldızı parlayan popçularından olan Derya Uluğ karın dekoltesiyle sahneye çıktı. Derya Uluğ'un iddialı tarzını gören İrem Derici fotoğrafların altına hemen yorum yaptı. Ünlü şarkıcı Derya Uluğ konserlerinin yanı sıra Instagram fotoğrafları ve özel hayatıyla da zaman zaman gündeme geliyor. Genellikle fiziğini ön plana çıkaran sahne kıyafetleriyle sevenlerinin karşısına çıkan Derya Uluğ yine sosyal medyayı salladı. Sahnede olmanın verdiği mutluluk gözlerden okunuyor mu? yorumuyla göğsünden karnına kadar inen dekolteli tarzını paylaşan Derya Uluğ'a beğeni yağdı. Ünlü şarkıcının tarzını gören İrem Derici ise kendini tutamadı ve Ben karın kaslarından başka bi’ şeye odaklanamadım dedi. Öte yandan Derya Uluğ, Posta gazetesinden Oya Çınar'a şunları söylemişti: Şarkı bana geldiğinde sözlerinden o kadar etkilendim, o kadar benim tarzıma uygundu ki… Sanki ben yazmışım gibiydi, o yüzden hemen sahiplendim. Ama sözleri Emrah Karakuyu’ya ait. Sonra Asil (Gök) ve Ozan (Bayraşa) yaptıkları düzenlemeyle ortaya çok güzel bir çıkardılar. Aslında şöyle; haklı olma dürtüsü hepimizi mutlu eder ya… Ben, zaman geçtikçe haklı olmanın insanı çok da mutlu etmediğini anladım. Ama karşımdaki beni üzdüyse ya da bir haksızlığa uğradıysam, tam şarkıdaki gibi, o güce bürünüyorum. Aslan kesilebilirim yani. (Gülüyor) Ben öyle hemen parlayıp sönen biri değilim. Çok sabırlıyımdır. Ama o sabrın sonunda patlamam büyük olur ve etkisi uzun sürer. Eskiden böyle değildim. Daha çabuk parlamalarım olurdu. O atarlı giderli hallerim pek yok artık. Benim için güven duygusu en önemli şey. Arkadaş, eş, sevgili, iş… Hiç fark etmez. Güvenim bir kez sarsıldıysa, geriye dönüşüm çok zor hatta imkansız oluyor. Bizim ilişkimiz öyle tek taraflı, tek açıdan anlatabileceğim bir şey değil. Hem iş yapıyoruz, hem sevgiliyiz. İkisini bir arada götürmeye çalışıyoruz. Ama ilişkimiz başladığında birlikte çalışmıyorduk. Önce sevgili olduk, sonra çalışmaya başladık. Tamamen sevmek ve sevilmek üzerine başladı her şey.