Cildin düşmanları

Cildimiz dış etkenlerden en fazla etkilenen organımızdır. Ancak sadece dış etkenler demek yanlış olur, ne yazık ki psikolojimizin de en ufak bir rahatsızlığında, cildimiz hemen buna paralel olarak tepkiler verir. Cildin temel düşmanlarını şöyle sıralayabiliriz;

- Şehir hayatının kargaşası ve hava kirliği,

- Sigara dumanı,

- Stres,

- Düzensiz uyku,

- Makyaj temizlemeden uyumak.

Tüm bu etkenler cildimizin zamanla yıpranarak zarar görmesine sebep olur. Doğal dengesini kaybeden cilt hızlı ve yoğun bir şekilde nemini kaybeder, kurur ve zamanla kırışmaya başlar. Son yıllarda yapılan klinik çalışmalar da, eskiye oranla tüm dünyada cilt yıpranma paylarında ciddi bir artış olduğunu göstermektedir. Günümüzde kadın erkek pek çok kişinin ciltlerinin çok daha çabuk kızarıp pullandığı, sivilceye çok eğilimli oldukları ve cilt onarımlarının yavaşladığı gözlemlenmektedir.

Şehir hayatının bu kargaşasına bir de sigara eklenince cilt tamamen parlak ve canlı yapısını kaybeder. Sigara; ciltte kırışıklıklardan sivilceye, renk sararmasından cilt kalitesinin azalmasına kadar pek çok sorunu beraberinde getirmektedir. Her şeyden önce nikotin kan damarlarında daralmaya sebep olarak, oksijen akışını yavaşlatır. Bu da cilde gerekli olan vitaminlerin geçişlerini azaltır. Vücuttaki C vitamini azalır, hücre yenilenmesi yavaşlar, ciltte su oranı düşer, cilt kurumaya ve sertleşmeye başlar tüm bunların sonucunda da kolajen zarar görür, elastik yapı kaybolur, kırışıklıklar artar, soluk mat bir cilt ortaya çıkar. Sigara içme hareketini hayat boyu binlerce kere tekrarlamak da, dudak çevresindeki kırışıklıkların sebebidir.

Haberin Devamı

Stres cildimizi etkiliyor

Ne yazık ki üzerinde yaşadığımız dünyada, stres hayatımızın büyük bir parçası. Ve stresin en fazla etkilediği organlardan biri de yine cildimizdir. Sinir sistemimizin bir parçası olan cildimiz, strese karşı anında tepki verir. Stresli olduğumuz zamanlarda, böbrek üstü bezleri bağışıklık sistemimizi zayıflatan kortizol hormonu salgılamaya başlar. Zayıflayan bağışıklık sistemi ise, Zararlı etmenlerin, kolaylıkla deriden içeriye girmesine ve böylece cildin gerilmesine, kaşınmasına, yanmasına pütürlü görünüme ve aknelere sebep olur.

Haberin Devamı

Zaman zaman fazlasıyla gerilmemize sebep olan hayat şartlarının cildimize daha az zarar vermesini sağlamak için, kişilerin üzerine de bazı görevler düşmektedir.

- Her şeyden önce her ne şart altına olursa olsun uykuya yeterli zamanı ayırmak gerekir. Uykusuzluk cilt üzerinde kırışıklıklar ve göz çevresinde halkaların doğmasına da yol açar. Cilt için yararlı olan maddeler uyku esnasında yerine gelir ve tamamlanır, böylece sabaha kadar cildimizi güzelleştirecek aktif maddeler bizden habersiz çalışmaya devam eder.

- Su, hayati bir cilt güzelleştiricidir. Günde en az 2 litre su içilmesi gerekir. Bu, cildin nem ihtiyacını karşılamaya yeter.

- Her akşam makyaj mutlaka temizlenmelidir. Aksi takdirde kimyasallar, geceleri de çalışmaya devam eden cilt tarafından tamamen emilerek, pürüzlü bir görüntüye ve sivilcelere yol açar. Tüm bunlar yanında dengeli beslenmek, spor yapmak, mümkün olduğu kadar fazla yürümek, içki ve sigaradan uzak durmak, uzman ellerde düzenli cilt bakımları yaptırmak, dermatokozmetolojinin bize armağan ettiği kolay ve cerrahi girişimler olmayan uygulamalardan yararlanmak, büyük oranda bozulmaya yüz tutan cildimizi korumamızı sağlarlar. Bu uygulamalar arasında, botox, dolgu ile kırışıklık giderme, cilt analizleri, bitkisel ve kimyasal peeligler, cilt yenileme yöntemleri, lazer uygulamalar, plazma tedavisi gibi yöntemler yer almaktadır ve hepsi de konforlu tedavilerdir.

Haberin Devamı

Rol modeli...

Son zamanlarda cilt renklendirme yada gençleştimesi adında laserlerle yapılan tedavi, yurt dışında oldukça ilgi odağı oluşturmakta olup faydalı ve yararlı sonuçları göz kamaştırır şekilde görülmektedir. Araştırmalarıma göre insanlar aynı belirli aralıklarla saç bakımı için kuaförlere gider gibi bu tedavi için ilgili yerlere gitmektedirler. Geçenlerde bir hastam ziyareti esnasında Hülya Avşar’ın cildinin ışıl ışıl parladığını ve onun gibi bir cilde sahip olmak istediğini söyleyince bende bu işleri takip eden kişi olarak daha dikkatle inceledim... Kendisi ve onun gibi olan bir sürü sanatçı birer rol model ve bir sürü hanım onların sahip oldukları görüntülere sahip olmak istemekte. Onlar gibi cilteleri ışıl ışıl olsun, efendim kırışıklıkları olmasın, yüzleri gergin olsun, dudakları biçimli olsun vesaire. İşlerinin ne kadar zor olduklarını kendileride farkında olsalar gerek. Ama gerçekten şöyle bir bakıp değerlendirince senelerin cildini yıpratmadığı bir hanımefendi görüyorsunuz ve yıpranmaması içinde bir şeyler yapmaya devam etmesi gerektiğine inanıyorsunuz.. Senelerdir tanıdığımız sevgili Hülya Avşar aynı Hülya Avşar... Sırrını öğrenmek gerek... Tabii genetik faktörlerinde etkisi var cilt güzelliğine sahip olmanın ama hani bir sözcük vardır ”bakarsan bağ, bakmazsan dağ olur” dedirten.

Haberin Devamı
DİĞER YENİ YAZILAR