Gazete Vatan Logo

Her on kadından birinde var!

Gizli, önemli ve büyük cinsel hastalık...

Ülkemizde evli her on kadından birinde görülen vajinismus; stres ve korku sonucu oluşan bir korunma refleksi. İstemsiz bir şekilde yani kadının kontrolü dışında ortaya çıkan Vajinismus kasılmaları, cinsel ilişkinin gerçekleşmesine izin vermiyor.

Türkiye'de cinsel sorunlarla doktora başvuran kadınların büyük bölümünü vajinismus hastaları oluşturuyor. Vajinismus problemi yaşayan çiftler problemi hiç kimseye anlatamıyor ve bu yüzden uzman yardımı almakta geç kalıyorlar. Özellikle kırsal kesimde kadınlar tedavi için hocalara, muskacılara götürülüyor.

"Kaç ya da savaş" prensibi korku, endişe gibi durumlarda aktive olarak insanın koruyucu bir şekilde hareketini sağlar. Korku ve endişeler tekrarlandıkça bu
koruyucu tepki koşullanmış bir hal alabilir. Bu hale geldiğinde ufak bir endişe bile sinir sistemini aktif hale geçirebilir.

Jinekolog ve Vajinismus terapisti Op. Dr. Yasemin Yıldız kadının panik atak benzeri bir durum yaşadığına dikkat çekiyor, "kişi eşini iter, kasılır, endişe, korku, kaygı duyar. Bilinci açık olsa da kontrolünü yitirir, kontrol bilinçdışının eline geçer. Sanki kişi bilinçdışı tarafından negatif bir hipnoz transı haline getirilir" diyor.

Vajinismus şikâyeti olan kadınlarda "cinsel birleşme yaşayamama" ve "buna eşlik eden duygusal stres"in ortak olduğunu belirten Dr. Yasemin Yıldız, her iki durumun şiddeti ve seviyesinin kadına göre değiştiğini vurguluyor ve şöyle konuşuyor:

"Vajinismus yaşayan kadın zamanla suçluluk ve utanç duyguları geliştirir, kendinden nefret eder, hayal kırıklığı yaşar ve bu süreç uzadığı taktirde cinsel
isteksizlik başlar. Bir evliliği tamamlayamamak kişisel başarısızlık olarak algılanır ve 'bu durumda olan tek kadın benim' düşüncesine kapılır. Oysa ülkemizde her 10 kadından 1'i bu sorunu yaşar."

Kimler risk altında?


Vajinismusta en yaygın etken cinsel bilginin yanlış ya da eksik olması. Çocuklara hiç cinsel eğitim ve cinsel bilgi verilmemesi; cinsellikle ilgili her şeyin ayıp ya
da günah sayılması, bilgisizliğe ya da cinsel mit dediğimiz aslı olmayan bilgilere sahip olması.

Dr. Yasemin Yıldız AIDS gibi bir hastalık kapma, reddedilme, kirletilme, masumiyetin kaybı gibi korkuların da psikolojik nedenler arasında süreci hızlandırıcı faktörler olduğunu ifade ediyor. Yıldız'a göre stres, aşırı çalışma, depresyon gibi başka bir ruhsal hastalığın bulunması da problemin ortaya çıkmasına yol açıyor.

Dr. Yasemin Yıldız, risk altındaki kişilerin özelliklerini şöyle sıralıyor:

•Özellikle çocuksu, aileye bağımlı ve ruhsal organizasyonunu sağlıklı bir biçimde tamamlamamış kadınlar risk grubunu oluşturur. Bu gruptan özellikle yüksek sosyo-ekonomik düzeye sahip kişilerde vajinismus probleminin ortaya çıkma olasılığı daha da artmaktadır.

•Çocukluk çağından kalma korkuları yaşayan bireylerde bu rahatsızlığın oluşması kolaylaşır.

•Ayrıca gebe kalma korkuları da probleme sebebiyet verebilir.

•Cinselliğe bakışın tutucu olduğu çevreler de risk faktörleridir.

• Kısaca vajinismusu olan kadınlar; cinsel güvensizlikleri, korkuları ve çatışmaları nedeniyle kırılgan, genellikle cinsel açıdan tecrübesiz, cinsel konularda kaçınmaları olan, çoğunlukla çocuksu özellikler gösteren ve erişkin bir kadın olmaya karşı isteksiz kişilerdir.

•Cinsel Sağlık Enstitüsü’nün yaptığı araştırmaya göre, vajinismuslu kadınlar kurallara uyan, kızgınlığını dışa vuramayan, sürekli bir kabul ihtiyacı içinde olan akıllı ve iyi kızlardır.

• Ayrıca bu kadınlar baskıcı ve otoriter olan babalarının tersi özellikler gösteren kişileri eş olarak seçme eğilimindedirler. Yani eşleri iyi, nazik, kibar ve pasiftir.




Haberin Devamı