'Hedef din istismarı'

CHP İstanbul Milletvekili İhsan Özkes, siyaset üstü kalması gereken kurumlardan olan camiler ve okulların adeta siyasi arenaya çevrildiğini iddia ederek, “AKP iktidarının din, iman, cami, Kur’an istismarına uygun olarak Bağlama Kasabası Camii, Cuma namazı öncesinde milli eğitim yetkililerinin etkinliğine maruz kalmıştır” dedi.

'DİN İSTİSMARINDAN BAŞKA MAKSADI YOKTUR'

“Niğde İli Bağlama Kasabası Camii'nde İl Milli Eğitim Müdürünün Cuma namazı öncesinde ‘Cuma Buluşmaları’ adı altında veli toplantısı düzenlediği, Cuma namazı öncesi vaaz yerine seminer veren ve anlatımlarda bulunan Milli Eğitim Müdürünün çocuklara davranış ve çocukların eğitimi hakkında bilgiler verdiği, Milli Eğitim Şube Müdürünün de seminer öncesi toplanan cemaate Kuran-ı Kerim okuyarak dua ettiği" yönündeki haberler üzerine yazılı açıklama yapan CHP İstanbul Milletvekili İhsan Özkes, 2 bin 600 nüfuslu Bağlama Kasabasında iki okul bulunduğunu, her iki okulun yaklaşık 300’er yüz kişilik toplantı salonları olduğunu ifade etti. "Bağlama Kasabası Belediyesinin de 500 kişilik toplantı salonu mevcuttur. Buna rağmen velilerle toplantının bu salonlarda yapılmayıp da camide yapılmasının din istismarından başka maksadı yoktur" diyen Özkes, açıklamasında "Öğrenci velisi olan anne, abla, anneanne ve babaanne gibi kadınların katılamadığı bir toplantıda hedefin, eğitimden çok din istismarı olduğunu açıkça göstermektedir" ifadelerini kullandı.



DİYANET BU İSTİSMARLARA ÇANAK TUTUYOR

Bağlama Kasabası Camii'nin Cuma namazı öncesinde milli eğitim yetkililerinin etkinliğine maruz kaldığını, bunun da AK Parti iktidarının din, iman, cami, Kur’an istismarına uygun olduğunu belirten Özkes, açıklamasında şöyle dedi:

“Mevkilerini pekiştirmek veya terfi etmek isteyen kimi memurlar, devlet memuru olduklarını unutarak, iktidara yaranmak için dini teamülleri çiğnemekten ve mâbedleri çıkar amaçlı kullanmaktan çekinmiyorlar. Diyanet ise maalesef bu nevi din istismarlarına çanak tutmaktadır.
Siyaset üstü kalması gereken kurumlardan olan camiler ve okullar adeta siyasi arenaya çevrilerek milli ve dini bütünlüğümüz zedelenmektedir.

Allah’a ait olan ‘ilelebed’, ‘ezeli’ ve ‘ebedi’ gibi sıfatlar Başbakan için kullanılırken, yine Başbakan’ın doğduğu, belediye başkanı olduğu ve ilk milletvekili seçildiği şehirler ‘mübarek’ olarak görülürken, Mübarek Kabe’yi Muazzama’daki ecdad yadigarı revakların yıkılışına seyirci kalındığı bir süreçten geçiyoruz.

Niğde’de alenen din istismarı kokan bu uygulama, iktidarın kural tanımaz tavrıyla dini değerlerimizi siyasi malzeme haline getirmesinin bir tezahürüdür.”