Gazete Vatan Logo

Pastaneci de dans ediyor makineci de

Gaziosmanpaşa... Nam-ı diğer “İstanbul’un ikinci en büyük gecekondu ilçesi”, “Ağır abilerin mekanı”, “Erkek adam dans etmez” görüşünün hakim olduğu ve suç oranının yüksek olduğu bir yer. Ancak son 6 aydır Gaziosmanpaşa’da büyük bir değişim yaşanıyor. İlçede farklı mesleklerden birçok kişi sıkıntılarını dans ve müzikle unutuyor

İlke Kültür ve Folklor Gençlik Spor Kulübü 1999 yılında Eyüp’te kuruldu. Başkanı CNBC-e’de program yapan Tamer Coşkun... Coşkun’un folklor sevgisi uzun yıllar öncesine, çocukluğuna dayanıyor. Bir basın gezisi sırasında folklorcularla yakından tanışma fırsatı buluyor. Dostlukları gezi sonrası devam ediyor. Hatta içlerinden biriyle hayatını birleştirme kararı alıyor! Ve dans sevgisini herkese aşılamak için eşiyle birlikte İlke’yi kuruyor. Coşkun’un, Türkiye Dans Kralı Tuncay Vural ile karşılaşması ve Gaziosmanpaşalılar’a dans dersi projesi ise iki yıl öncesine dayanıyor. TRT folklorik bir dans için Coşkun’dan yardım istiyor. Coşkun’un 70 dansçısını “modernleştirmek” de Tuncay Vural’a düşüyor. Coşkun, Vural’ın “Derneğinizde dans dersleri vermek istiyorum” teklifini seve seve kabul ediyor. Ve işte o gün bugündür Vural, Gaziosmanpaşa çevresinde oturanlara modern dans dersleri veriyor. Üstelik bu hizmeti hiçbir bedel almadan yapıyor. Vural, “Bu çevrede oturan insanlar ayda 200 YTL ödeyip dans kursuna gidemezler. Oysa modern danslar sadece zenginlere patentli değildir. Maddi durumu iyi olmayanlar da dans edebilir. O nedenle ben hiç ücret almadan burada öğrenci yetiştiriyorum. Biliyorum ki, bir sene sonra benim işim çıkarsa yetiştirdiğim biri eğitmenlik yapacak ve Gaziosmanpaşa hep dans edecek” diyor.

ARKADAŞLARIM DALGA GEÇİYOR
Şu anda 18 kişi Latin dansları kursuna geliyor. Her pazar 2 saatlerini Gaziosmanpaşa Havuzpaşa İlköğretim Okulu’nda dans ederek geçiriyorlar. Katılımcılar arasında güvenlik görevlisinden pastaneciye, biokimya uzmanından pazarlama müdürüne, model makineciden kırtasiyeciye çeşitli meslek gruplarından kişiler bulunuyor. Kızlar genellikle dansı sevdikleri için geldiğini ve ailelerinin desteklediğini söylüyor. Katılımcılar, ailelerinin “Benimle Dans Eder misin?” yarışmasından sonra dansa bakış açılarının değiştiğini iddia ediyor. Erkeklerse dertli. Yaşadıkları çevrede arkadaşlarının dalga geçmesine maruz kaldıklarını söylüyorlar. Katılımcılardan banka güvenlik görevlisi Oğuzhan Erdoğan, “Dans etmeyi çok seviyorum. Ama çevremde bazı kişiler bana ‘Niye kıvırıyorsun?’ diyorlar. Bende onlara bunun bir teknik olduğunu anlatıyorum. Türkiye’nin bir dans kavramı var. Bunların dışına çıkıldığı zaman küçük semtlerde bu yadırganıyor” diyor. 42 yaşındaki pastane işletmecisi Fidan Acar ise oğluyla dans edebilmek için kursa geldiğini söylüyor. Acar, “Hem rahatlıyorum hem de rock’n roll yapan oğlumla karşılıklı dans edebiliyorum. Hayatım boyunca kimsenin söylediğini umursamadım. O nedenle kimseye hesap vermeden sevdiğim şeyleri yapıyorum” diyor.
http://ilkefolklor.org/
www.stylegym.com

Hayalime bu kurs sayesinde kavuştum
27 yaşında, müşteri temsilcisi Tuğba Artar:
Tek hayalim dans eğitmeni olmaktı. Ancak maddi durumum el vermediği için yıllarca bu isteğimi yerine getiremedim. İlke Dernek’in dans kursu afişini görür görmez telefon ettim ve hemen kayıt oldum. Her pazar günü kurslara katıldım. Herkes bir çalışırken ben iki çalıştım. Hırsım eğitmenimiz Tuncay Vural’ın ilgisini çekti. Geçtiğimiz günlerde bana iş teklif etti. Artık hayatıma dans eğitmeni olarak devam etmek istiyorum. Başta bu fikir ailemin hoşuna gitmedi. Zaten babam ben küçükken öldüğü için annem önyargılıydı. Dans yarışması programlarını izleyince, dans etmenin kötü bir şey olmadığını anladılar. Artık hayalimi gerçekleştirmem için bana destek veriyorlar. Umarım bir gün herkes hayallerine kavuşur.

Dans etmesem alkolik olacaktım
25 yaşındaki model makineci Mustafa Erkulu, Eyüp’te gezerken dans kursu afişini görüp derneğe gelmiş.”Hayatımda bir değişiklik olsun“ diyerek kursa kaydolmuş. Erkulu ”Eğer buraya gelmeseydim, şu anda bir masada kafayı bulana kadar içiyor olacaktım. Çünkü çevremdeki arkadaşlarım genelde böyle yaşıyor. Oysa ben buraya başladıktan sonra onlardan uzaklaştım. Eskiden ağır abiler gibi yerimde otururken şimdi her ortamda kendimi daha özgür hissediyorum” diyor ve ekliyor: “O arkadaşlarımdan uzaklaştım. Artık bana ’kılıbık ve kıvırtan’ sıfatını taktılar, ‘Delikanlı adam dans etmez’ diyorlar ama bence delikanlı bal gibi de dans eder. Dans ettiğim için sınıf atladığımı düşünüyorum. Çünkü dans ettiğim zaman kötü alışkanlıklarımdan arınıyorum.”

İlçedeki gençlerin en büyük sorunu işsizlik
- 1952 yılında Balkan göçmenlerine devletin yaptırdığı evlerle başlayan İstanbul’un en büyük ikinci gecekondu semti olan Taşlıtarla’ya, 1962-1963 yılları arasında Gaziosmanpaşa adı verilerek İstanbul vilayetinin bir ilçesi haline getirildi.
- Gaziosmanpaşa, yüzölçümü bakımından İstanbul’un büyük ilçeleri arasında yer alıyor. İlçe toprakları 3 bin 500 hektar. Gaziosmanpaşa sınırları içinde 28 mahalle, ayrıca 5 beldeye bağlı 12 mahalle ve 5 de köy bulunuyor.
- 1985’de 291 bin 715 kişilik İstanbul nüfusunun yüzde 5’ini barındıran Gaziosmanpaşa’da kilometrekareye 1790 kişi düşmekteydi. 1990’da ilçe nüfusu 393 bin 667’ye, 1997’deki nüfus sayımına göre ilçe nüfusu yedi yıl gibi kısa bir sürede 570 bin 943 kişiye yükseldi.
- İşsizlik oranın yüksek olması, boş zaman geçirilecek mekan azlığı, gençler arasındaki suç işleme oranını her geçen gün artırıyor.

Haberin Devamı