Gazete Vatan Logo

Rapor alıp izin kullanan milyonlarca çalışanı kapsıyor! Tazminatsız kovulma sebebi sayılıyor

Çalışan milyonlarca vatandaşı ilgilendiriyor. Rapor alıp izinli gününde istirahat etmeyip başka işte çalışan işçi tazminatsız kovuluyor. Çalışan herkesi ilgilendiren karar ile ilgili açıklamalarda bulunan Avukat Cansen Erdoğan, "İşçinin istirahatlıyken evde bulunması gerekmiyor ama işçi raporluyken başka işte çalışırsa işverenin tazminatsız işten çıkarma hakkı bulunuyor." şeklinde konuştu.

Rapor alıp izin kullanan milyonlarca çalışanı kapsıyor! Tazminatsız kovulma sebebi sayılıyor

ALİCAN YILDIRIM/alican.yildirim@gazetevatan.com

Yargıtay çalışan milyonlarca kişi ilgilendiren bir karara imza attı. Hastalık sebebiyle rapor alan çalışanın evde istirahat etmediği ve para karşılığı başka işte çalıştığı ispatlanırsa tazminatsız kovuluyor. Avukat Cansen Erdoğan konuyla ilgili önemli açıklamalarda bulunarak detayları aktardı.

"İŞÇİNİN İŞVERENE SADAKAT BORCU VAR"

Avukat Cansen Erdoğan raporla ilgili milyonlarca çalışanı ilgilendiren açıklamalarda bulunarak, "Olayı Borçlar Kanunu'na göre değerlendirmemiz gerekiyor. Buna göre işçinin işverene karşı özen ve sadakat borcu var. Dolayısıyla özen ve sadakat ifa etmekte yükümlü. İşçinin raporlu ve izinli olduğu dönemde de işverene karşı sadakat borcu devam eder. Yani işçinin sadece çalıştığı mekanda değil raporlu ve izinliyken de bu sadakat borcu sürüyor. Dolayısıyla işçinin, işverenin güvenini kötüye kullanarak doğrulukla bağdaşmayan davranışlarda bulunması bu sadakat borcunu ihlal etmesi durumunu doğuruyor." şeklinde konuştu.

"RAPOR OLAN İŞÇİ EVDE İSRAHAT ETMEK ZORUNDA DEĞİL AMA..."

Haberin Devamı

Rapor alan işçinin raporlu olduğu süreyi nerede geçireceği ile ilgili bir hüküm olmadığını belirten Erdoğan, "Normal şartlarda rapor almış bir işçinin raporlu olduğu süreleri nerede ve nasıl geçireceğiyle ilgili bir hüküm yok. Borçlar Kanuna göre raporlu günlerini evinde geçirmemiş bir işçinin iş sözleşmesi bu gerekçe ile fesih edilemez. Ancak burada işvereninin güvenini kullanma konusu var. İşçinin hasta diye kendi işyerinde çalışması gereken sürede iş yerinde bulunmayıp, işçiye ihtiyaç duyulduğu, ücretini aldığı halde, kendisine ihtiyaç duyulan işyerine gitmeyip başka yerde çalışması işverenin güvenini kötüye kullanmak olarak addedilir ve bu geçerli bir fesih sebebidir." dedi.

"İŞÇİ RAPORLUYKEN İL DIŞINA ÇIKABİLİR"

Raporlu çalışanın istirahat etmesi beklendiğinin altını çizen Erdoğan, "Yine Yargıtay'ın konuyla ilgili 2013 yılında verdiği bir karar da var. Buna göre; eğer raporlu olduğu halde başka bir işyerinde çalıştığı tespit edilmişse işçinin, iş sözleşmesi tazminatsız olarak ve derhal fesih edilmelidir. Bu olayda da işçinin hayvan pazarında çalıştığı ispat edilmiştir. Sonuç işçinin sağlık sorunum var deyip kendi iş yerine gitmeyip başka bir yerde çalıştığı kanıtlanmıştır. Burada söyle bir nokta da var. Yargıtay 2005 yılında verdiği eski bir karar da diyor ki; işçinin raporlu olduğu sürede kendisi için önemli olan bir nedenle başka bir ile gitmesi sadakat borcuna aykırı bulunmamış ve iş sözleşmesi fesih durumunu oluşturmayacağına karar verilmiştir. Yani işçi sağlık sebebiyle rapor almışsa izinli süresini evde geçirmek zorunda değil. Fakat işçi çalışması gereken yer dışında rapor alıp çalışıyorsa bu durum haklı bir fesih sebebi olarak değerlendiriliyor. Ben burada Yargtay'ın kararına katılıyorum. Buna başka bir şey ekliyorum. Yargıtay bu durumu geçerli fesih olarak nitelendirmiş ben bu durumu haklı fesih olarak değerlendiriyorum.

Haberin Devamı

"İŞVEREN, İŞÇİSİNİN TAZMİNATSIZ OLARAK İŞTEN ÇIKARABİLİR"

Rapor alıp başka bir işte para karşılığı çalışan işçinin işten çıkarılabileceğini söyleyen Erdoğan, "Son olarak rapor alan bir işçinin istirahat etmesi beklenir. Somut olayda da sağlık sebebiyle rapor alıp istirahat izni almış işçi. Dolayısıyla sağlık sorunları sebebiyle çalışamayacağını öne sürerek rapor alıp bunu da belgelendiren işçinin evde istirahat etmesi beklenir. Ama işçi başka bir yerde çalışırsa bu her şeyden önce doğruluk ve bağlılığa aykırı bir davranış olacaktır. Bu sebeple işveren işçisini 4857 sayılı İş Kanunu'nun 5/2-e maddesi gereği tazminatsız ve derhal işten çıkarabilir. Yani sonuçta istirahatliyken raporluyken çalışanın evde bulunması gerekiyor diye bir ibare bulunmuyor kanuna göre ama kanundaki sadakat ve bağlılık hükmüne dayanarak işveren başka yerde çalışan işçisini tazminatsız işten çıkarma hakkına sahip oluyor. Yani işçinin istirahatlıyken evde bulunması gerekmiyor ama işçi raporluyken başka işte çalışırsa işverenin tazminatsız işten çıkarma hakkı bulunuyor." ifadelerini kullandı.

Haberin Devamı

YARGITAY NE KARAR VERMİŞTİ?

Haberin Devamı

Bir fabrikada kalite kontrolcü olarak çalışan işçi, raporlu olduğu sürede hayvan pazarında fotoğraflanması sebebiyle işten çıkarıldığını belirterek İş Mahkemesi'nin kapısını çaldı. Davalı işveren tarafından yapılan feshin haksız ve kötü niyetli olduğunu iddia ederek; iş akdinin feshinin geçersizliğinin tespitine, işe iadesine ve diğer haklarının ödenmesi gerektiğini dile getirdi.

İŞ AKDİ FESHEDİLDİ

Davalı şirket avukatı ise davacının Kurban Bayramı öncesine denk gelecek şekilde hastalık istirahat raporu aldığını, istirahat boyunca şirkete ait kıyafetler ile hayvan pazarında çalıştığının tespit edildiğini, davacının sözlü savunmasında da yetiştirdiği hayvanları satmak için istirahat aldığını belirtmesi nedeniyle iş akdinin disiplin kurulu kararı ile İş Kanunu'nun 25/II-e maddesi uyarınca haklı nedenle feshedildiğini öne sürdü.

ŞİRKETİN İMAJINA ZARAR VERDİ

Davacının istirahatli olduğu sürede kendi nam ve hesabına iş yapması nedeniyle işvereninin güvenini sarstığını, davacının davalı işyerinde giydiği ve firmanın markasının işli olduğu üniformalar ile herkesin görebileceği alanda çalışıyor olmasının şirketin markasını ve toplumda bıraktığı izlenimi kötülediğini kaydetti.

DAVALI ŞİRKET İSTİNAF ETTİ

Tarafları dinleyen Mahkeme; davacının hayvan pazarında satış yaptığına dair somut bir belgenin bulunmadığı, keza işverenin fesih ihbarında kullandığı davacının kabul yönündeki beyanının gerçeği yansıtmadığı ve tüm bu nedenlerle davacının feshe konu yapılan doğruluk ve bağlılığa uymayan davranışlarda bulunduğunun ve haklı fesih olgusunun ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verdi. Davalı şirket kararı istinaf etti.

Bölge Adliye Mahkemesi itirazı reddetti. Davalı şirket kararı temyiz edince devreye Yargıtay 9. Hukuk Dairesi girdi. Emsal nitelikteki kararda, raporlu işçinin hayvan pazarında işyerine ait kıyafetlerle kayınpederine yardım ettiği hatırlatıldı. Davacının fesihten önce alınan savunmasında bel rahatsızlığının artması nedeniyle hastaneye gidip rapor almak zorunda kaldığını bu dönemde kurban pazarında giyilebilecek en uygun kıyafetin artık kullanılmayan işyeri kıyafetlerini olduğunu belirttiği vurgulandı.

Yargılama sırasında mahkemece alınan beyanında ise yazılı savunmasını yaparken kayınpederinin hayvan pazarındaki hayvanlarının olduğu yere gidip 1-2 saatliğine yardımcı olduğunu söylediği, kendi yetiştirdiği hayvanları sattığını kabul ettiği şeklinde bir beyanda bulunmadığı dile getirildi.

HAYVAN PAZARINDA KAYINPEDERİNE YARDIM ETTİ

Kararda şöyle denildi: "Somut uyuşmazlıkta, davacının kurban bayramı öncesinde davalı işverenden izin talep ettiği ve talep ettiği iznin uygun görülmemesi üzerine davacının aynı döneme denk gelecek şekilde işverene istirahat raporu sunduğu ortadadır.

Davacı işçinin istirahat raporu aldığı dönemde hayvan pazarında kayınpederine hayvan satışında yardımcı olduğunun görüldüğü, bunun üzerine istirahat raporunun sıhhatinden şüphe duyan işverenin davacının iş akdini bu sebeple feshettiği bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır.

İŞVEREN ŞÜPHEYE DÜŞTÜĞÜ İÇİN MAKUL GÖRÜNMELİ

Davacı tarafından sunulan istirahat raporunun sahteliği veya hatıra binaen verilmiş bir rapor olduğu hususu kesin olarak iddia ve ispat edilemese de davacının yıllık izin kullanma talebinin kabul görmemesinden sonra istirahat raporu aldığı ve raporluyken hayvan pazarında kayınpederine yardım ettiği hususları birlikte değerlendirildiğinde davalı işverenin raporun sıhhati hususunda şüpheye düşmesi makul görülmelidir.

Davacının feshe konu edilen bu eylemleriyle işverenle arasındaki güven ilişkisini zedelediği ve artık işverenin davacı ile çalışmaya devam etmesinin kendisinden beklenemeyeceği anlaşılmakla davacının iş sözleşmesinin feshi haklı neden ağırlığında olmasa da geçerli nedene dayanmakta olup mahkemece davanın reddi yerine kabulüne karar verilmesi hatalıdır. Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına, davanın reddine oy birliği ile karar verilmiştir."