Din tekil şeriat çoğul

Din nedir, hatırlayalım. Din, Allah’ın biricikliğini, peygamberlerini, kitaplarını ve hayatın bütününün Allah’a hizmet olduğunu kabul etmemizdir. Buna Kelime-i Şehadet diyoruz. İslam’a girmenin yolu, bu iman cümlesinin dille söylenip kalple tasdik edilmesinden ibarettir. Bu genel tarif bize gösteriyor ki, bizler iman cümlesini dilimizle söyleyip kalbimizle tasdik etmezden önce de bu din üzere yaşayıp ölmekteyiz: “Allah’ın dininden başka bir din mi arıyorlar? Halbuki göklerde ve yerde olan her şey isteyerek veya istemeyerek O’na boyun eğer çünkü her şey sonunda O’na dönecektir.” Sen de ki: “Biz, Allah’tan bize indirilene, İbrahim’e, İsmail’e, İshak’a, Yakub’a ve onun neslinden gelenlere indirilene, Rableri tarafından Musa’ya, İsa’ya ve bütün peygamberlere bahşedilene inanırız, onlar arasında hiçbir ayrım yapmayız. Kendimizi O’na teslim ederiz. Kim Allah’a teslimiyetten başka bir din ararsa bu kendisinden asla kabul edilmeyecektir ve o ahirette kaybedenlerden olacaktır” (3 Al-i İmran 83-85).

Haberin Devamı

Hepimiz misafir işçiyiz

Geçen yıllarda insan yapısında bir “gen” keşfedildi. Bilim adamları iman geninden söz ettiler. İslam açısından bu kolay kabul edilir bir husustu. Çünkü Kuran’da bir ayet sanki bize bu hakikati ifşa ediyordu: “Rabbin, insanların soylarından gelecekleri şahit tutarak, Ben sizin Rabbiniz değil miyim, demişti, onlar da, evet buna şahitlik ederiz, demişlerdi. Bunu, kıyamet gününde, bizim bundan haberimiz yoktu, dememeniz için yaptık” (7 Araf: 172).

Almanya’ya önce işçi statüsüyle giden vatandaşlarımız başlangıçta misafir olarak kabul edilmişlerdi. Kendileri de yeteri kadar çalıştıktan sonra geri döneceklerini düşünüyorlardı. Alman dilinde onların adı “misafir işçiler”di. Muhtelif zamanlarda davet edildiğim toplantılarda ben de misafir konuşmacı olarak bulunmuştum. Sıkça tekrarladığım bir ifade vardı ki, kutsal kitaplardaki müşterek bir ayetten alınmaydı. Diyordum ki, inançlarımıza göre Allah bizi yeryüzünde çalışmamız ve kendisine hizmet etmemiz için yarattı. Yani bizler hepimiz Allah’ın yeryüzündeki misafir işçileriyiz. Bu ifadem çok etkileyici bulunmuştu ve “Avrupa’ya Bir Ruh Vermek” isimli kitaplarında yayınlanmak üzere istenmişti.

Haberin Devamı

Her ümmete bir yol

Dinlerdeki bu tekilliğe rağmen ayetlerde şu husus da vurgulanmaktadır: “Her ümmete bir şeriat ve bir yol belirledik” (5 Maide: 48). Bu ayette Hz. Peygamber’e bildirilmiş ki, ona ve ümmetine, diğer peygamberlerin ve önceki milletlerin şeriatlarından farklı bir şeriat verilmiştir. Şeriat yol demektir, Allah’ın birliğini tanıyıp O’na itaat ve hizmet ederken takip ettiğimiz yol. Yaratılmışların bütünü Allah’ın birliğine itaat (usul, temel) dinindendir. İtaat ederken izlenecek yolda (füru, ayrıntı) ise farklılıklar vardır.

Misafir konuşmacıyken muhtelif cemaatlerden meslektaşların bu ayetten haberdar olduklarını fark etmiştim. “Beyza Hanım, hepimizin ayrıntılarımıza sahip çıkmamız gerekiyor, öyle değil mi?” dediklerini hatırlıyorum. Beraberliklerimize de farklılıklarımıza da sahip çıkmamız gerekiyor.

DİĞER YENİ YAZILAR