Ah dilim.. Beni etti dilim dilim!

Yazın sıcakları tadımı kaçırmaya başladı.. Biz köpeklerin derisi insanlarınki gibi gözenekli olmadığından serinlemek için dilimizi kullanırız..

Haberin Devamı

Yazın sıcakları tadımı kaçırmaya başladı.. Biz köpeklerin derisi insanlarınki gibi gözenekli olmadığından serinlemek için dilimizi kullanırız.. Nefes alıp verdikten başka dilimizin gözenekleri ferahlamamızı sağlar.. Dilimizin daima bir karış dışarıda durması bu yüzden.. Hoş değil tabii.. Kendi payıma bu görüntüyü çok iğrenç buluyorum.. Diyelim eve bir insan geldi.. Gidip kendini tanıtacaksın.. Kasıla kasıla yürüyor, kendine karakter yapıyorsun.. Başın dik, kuyruk kıvrık.. Hani karşıdan gören "Vay be!" desin.. "Tam delikanlı halleri.. Bu yiğit kesimli köpek kim acaba?" diye düşünsün.. Sonra bir karış dışarı sarkmış dilini görüp, gülmemek için kendini zor tutsun..

İnsanın aklına önce "Ne yeteneksiz yaratık, bir dilini içeri sokamıyor.." fikri gelir.. O andan itibaren eşit değilsindir.. Sen bir köpeksindir.. Ondan da beteri salya sorunu.. Ağız bir karış açık, dil beş parmak sarkık olduğundan ağzında biriken salyaları da tutamazsın.. İğrenç görüntü ikiye katlanır.. Ben bile kendimi böyle düşündüğümde sinirlerim kalkıyor.. Yalnız türümün "bull-dog" olmamasına ayrıca seviniyorum.. Eğer bir bulldog olsaydım o zaman yanmıştım..

Köfte'nin işi zor
Var o türden bir bulldog arkadaşım.. Adı da Köfte.. Oldu olacak adını bari "Sulu köfte" koysalarmış.. Tür hayvan! Sanki su kaynağı.. Ağzı, çenesi devamlı akar.. Bunların suratı kamyon çarpmış gibi basık, yanakları da torba gibi sarkık olduğundan salyası orada birikir.. Bulldog ağzını boşaltmak istediğinde başını şiddetle sağa sola sallar.. Artık sağında solunda kim varsa yandı.. Bu Köfte'nin sahibesi çok titiz bir kadındı.. Titizliği oradan belli ki vücudu hiç et tutmamış.. Bir deri bir kemik.. Uzun boyluca.. O yüzden uzaktan iki ayaklı pipet gibi görünür.. "Titiz.." dedik ya! Bizim Köfte de sağolsun, zaten geniş bir tür olan bulldog milletinin en genişi.. Yavruyken alınmış eve.. O zaman sevimli olduğundan hareketleri Pipet Kadın'a batmamış.. Ne zaman ki irileşip, çenesinin su tutma kapasitesi genişlemiş.. Pipet Kadın çıldırmaya başlamış.. Kocasına "Al götür bu mendeburu.. Evde istemiyorum.." diye caz yapmaya başlamış..

Köfte yatıp kalksın dua etsin ki sahibi merhametli bir adam çıktı.. Yoksa sokağa atılmıştı.. Köpek milleti için, daha doğrusu normal görünümlü köpekler için "sokağa düşmek" çok büyük sorun olmaz.. Gidersin bir iki yeri eşelersin.. İcap ederse ekmeğini "çöp tenekesinden" çıkarırsın.. Ama bu bulldoglar onu da yapamazlar.. Çabuk hareket edemedikleri için diğer sokak köpeklerine kolayca takılamazlar.. Zaten tipleri de kayık.. Bunları kim görse kıl kapar.. Ayrıca pisboğaz olduklarından haftasına kalmadan birileri zehirler..

Safi bunalım
Sahibi Köfte'yi alıp ofisine götürmüş.. Bu o günden beri inleyip duruyor.. Siz bunların görünüşündeki sertliğe bakmayın.. Ruhsal olarak çok zayıftırlar.. Normal bir köpek bir sevgi istiyorsa bunlar üç ister.. İlgiyi birazcık kes, biraz yüz verme, üç boyutlu bunalımlara girerler ki geri çıkmamacasına.. Bence Köfte'nin artık hayatı kaydı.. Pipet Kadın hayatta oldukça o eve geri dönemez.. Ömrünün sonuna kadar da ofiste kalamaz.. Sahibi eğer bu salyalıyı kakalayacak bir sersem bulamazsa ben Köfte'nin sonunu iyi görmem.. Yazık ite! Neyse ben kendi derdime yanayım.. Yaz sıcakları başladı mı bizim dilimizin dışa kaçma durumu şiddetleniyor.. Kışın daha bir kontrol edebiliyoruz kendimizi.. Ama yazın imkânsız.. Dil illa ki dışarı çıkacak.. Vücut ancak öyle rahatlayacak..

Havalar ısındığından beri artık pencere de kesmez oldum.. Karşı apartmandaki beyaz tüylü kediye ne kadar hasta olduğumu bilirsiniz.. Onu görmek için ortalarda dolanmıyorum.. Pencere önlerinden bile geçmiyorum.. Bir gün göz göze geleceğiz.. Beni dilim bir karış dışarıda yakalayacak.. Zaten kızda "kedi tutuculuğu" var.. Kendi türüne aşırı bağlı.. "Köpekten eş olmaz.." havalarında gidiyor.. O halde yakalanırsak fişimizi hepten çeker..

Sinir haber..
Geçenlerde bir gazete haberi gördüm.. Canım bu meseleye zaten sıkılıyordu.. İyice asabım bozuldu.. Adamın biri köpeğine yaş günü yapmış.. Yapsın kime ne? Ama kazın ayağı öyle değil.. Köpeğine bir hokkabaz külahı giydirmiş.. Bir de pasta yaptırmış.. Sonra gazetecileri başına toplayıp gösteri yapmış.. Bir de fotoğraf vardı.. Kangal cinsi köpek pastanın başında.. Güya önce mumu üflemiş, sonra pastayı yemiş.. Koca Kangal köpeğine "ev finosu muamelesi.." çeken, yaş günü pastası yaptırıp külah giydirdikten sonra hayvanını şebek yapan adama söyleyecek lafım yok.. İnsandır.. Hakları sınırsızdır.. Tartışılmaz..

Ancak gazeteci abilerime iki satır lafım var.. Abilerim! Köpeğiniz olayım, yapmayın böyle şeyler.. Bir köpek mum üfleyemez.. Üflemeye kalksa bütün salyasını öne saçar.. Bunları bilelim.. Asparagas haberlere köpekleri alet etmeyelim.. Zaten yeterince eziliyoruz.. Bir de aleme maymun olmayalım..

DİĞER YENİ YAZILAR