Rusya'da 9 Mayıs Zafer Günü kutlanıyor! Putin'den dünyaya kritik mesaj...

Rus ordusunun Ukrayna'dakş kanlı saldırıları sürerken bölgeden son dakika açıklamaları gelmeye devam ediyor. Rus zafer gününü kutlarken Devlet Başkanı Putin dünyaya seslendi... İkinci Dünya Savaşı'nda Nazi Almanya'sının mağlubiyetini Zafer Günü adıyla kutlayan Rusya'da, Ukrayna'yı işgale girişen Vladimir Putin Kızıl Meydan'da kürsüye çıktı. Vladimir Putin'in ilk fotoğraflarında düşünceli hali dikkat çekiciydi. Ukrayna'yı işgal kararını savunan Rus lider, Batılı ülkelerin Rus topraklarına işgale hazırlandığını ileri sürdü ve Başka planları vardı, bizi dinlemediler. NATO bizim sınırlarımıza tehlike yarattı dedi. Vladimir Putin, halen Ukrayna'nın doğusundaki Donbas'ta süren şiddetli çatışmalara değindi, gönüllüler ve Rus birliklerinin ana vatanları için savaştığını iddia etti. Ukrayna'da ölen ve yaralanan askerlerin ailelerine yardım sözü veren Rus lider, Düşmanlar teröristleri Rusya'ya karşı kullanmayı denedi dedi. Putin, Ukrayna'nın nükleer silah konuşlandırma planları olduğu yönündeki iddiasını da yine kürsüden tekrarladı. Putin'in bugünkü konuşmasında vereceği mesajlar merakla bekleniyordu. Ukrayna'daki işgale 'özel askeri operasyon' adını veren Rus liderin batı komşusuna doğrudan savaş açabileceği ya da erken bir zafer ilan edebileceği belirtiliyordu ancak beklenen olmadı. BBC'nin Güvenlik Muhabiri Frank Gardner, bu sabah yayınlanan analizinde Putin'in çatışmayı yeni bir boyuta taşıyacak 'savaş ilanı'nı seçebileceğini aktarmıştı. Gardner'a göre, 24 Şubat'tan önce Kremlin ve medyası günlerce Ukrayna'yı işgal edeceklerini yalanladı. Rusya, söz konusu haberlerin Batılı ülkelerin histerisi ve propagandası olduğunu ileri sürdü. 24 Şubat sabahı başlayan işgal, birçok Ukraynalı için büyük bir sürprizdi. Moskova'daki kötü hava şartları nedeniyle savaş uçakları ve helikopterlerin gösterileri de iptal edildi. Provalarda, Rus jetleri Kızıl Meydan'ın üstünden Z harfi şeklinde uçmuştu. Vladimir Putin'in muhtemel bir nükleer savaşta bineceği 'Kıyamet Günü' uçağı Il-80'in de yine provalarda göze çarpmıştı. İngiltere Savunma Bakanı Ben Wallace ise, Putin rejiminin Nazizmin aynadaki yansıması olduğunu söyledi. Wallace'a göre, Putin ve yakın çevresindekiler Nazilerin İkinci Dünya Savaşı'ndaki kaderinin aynısını paylaşacak. İngiliz Bakan, Putin'in Ukrayna işgalinin sonunda yenileceğini ve Nuremberg yargılamalarıyla yüzleşeceğini aktardı. Geride kalan 10 haftalık savaşta Rus ordusu güneydeki Herson dışında hiçbir Ukrayna şehrini tam olarak kontrol altına alamadı. Azak Denizi kıyısındaki liman şehri Mariupol'ü haritadan silen Rus işgalciler, Azovstal Çelik Fabrikası'ndaki Ukrayna güçlerinin silah bırakıp teslim olmasını istiyor. ABD'nin BM Büyükelçisi Linda Thomas-Greenfield, CNN International'a verdiği röportajda Rusların kutlayacak hiçbir şeyleri yok deyip ekledi: Yalnızca kendilerini uluslararası toplumdan başarılı bir şekilde izole ettiler ve dünyanın dört bir yanında dışlanan ülke olmaya başladılar. 9 Mayıs, İkinci Dünya Savaşı'nın bitiminden yaklaşık 20 yıl sonrasına kadar Sovyetler Birliği'nde ulusal bayram değildi ve sadece büyük kentlerde havai fişekler ve yerel etkinliklerle kutlanıyordu. 1963'te dönemin SSCB lideri Leonid Brejnev, Nazi Almanyası'na karşı bir zafer kültü politikası uygulamaya başladı. Bazılarına göre bunun amacı ülkenin zayıflayan ideolojik temellerini ve yurtseverlik hissiyatını güçlendirmekti. 9 Mayıs'ta tüm ülkede kutlamalar ve Kızıl Meydan'da askeri tören yapılmaya başlandı. 9 Mayıs resmi tatil ilan edildi. 21'inci yüzyılın başlarında Rus lider Vladimir Putin, Zafer Günü'ne daha fazla önem atfetti ve bu günü Rus kimliğinin ayrılmaz bir parçası haline getirmeye çalıştı. Zafer Günü kutlamalarının boyutu büyüdü, ama her geçen yıl hâlâ yaşayan ve kutlamalara katılabilecek durumda olan gaziler ve görgü tanıklarının sayısı azalıyordu. Rusya'nın Nazizmi yenilgiye uğratmaktaki anahtar rolüne ilişkin resmi söylem 2020'de yapılan bir dizi değişikliğin parçası olarak anayasaya geçirildi. Muhafazakar değerler ve milliyetçiliğe vurgu yapan bu değişikliklerle Rus vatandaşlarının zafer konusundaki tarihi resmi söylemi sorgulaması yasaklandı. Moskova Ekonomi Yüksek Okulu uluslararası İkinci Dünya Savaşı tarihi ve sosyolojisi merkezi direktörü Oleg Budnitski, son 10 yıldaki törenlerde atılan ve tıpkı 1945'te olduğu gibi Rusya'nın Avrupa'nın yarısını alabileceğini ima eden Yine yapabiliriz sloganına gönderme yaparak şunları söylüyor: Rusya'da zafer kültü, 2000'lerde Sovyet dönemindekinden daha büyük bir şevkle canlandırıldı. Bunun olumlu sonuçları oldu: Örneğin savaşın tarihine yönelik çalışmalara odaklanıldı. Milyonlarca belge halka açıldı ve dijital hale getirildi. Ama diğer taraftan kitlelerin militarizasyonunda artış görmeye başladık. Putin'in Ukrayna'daki ilk hedefi, birkaç gün içinde başkent Kiev'i işgal edip bir zafer töreni düzenlemekti. Bu hayal, kısa sürede buharlaştı ve Rus ordusu işgalin birinci ayı dolarken Kiev çevresinden çekilmek zorunda kaldı. Putin'in birlikleri, halihazırda Ukrayna'nın doğusundaki Donbas ile güneyinde ilerlemeye çalışıyor ancak elle tutulur bir başarı henüz yok. G7 ülkeleri, Ukrayna'ya yönelik saldırıları nedeniyle Rusya'ya uygulanan yaptırımlar dahilinde Rus petrolünün ithalatını durdurma konusunda anlaştı. Beyaz Saray bugün yaptığı açıklamada, tüm G7 ülkelerinin Ukrayna'nın işgali nedeniyle Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin üzerindeki baskıyı artırmaya kararlı olduğunu ve bu doğrultuda, Rus petrolünün ithalatını aşamalı olarak durdurma veya yasaklama taahhütü verdiklerini belirtti. Beyaz Saray, ABD Başkanı Joe Biden ve Almanya, Fransa, İtalya, İngiltere, Kanada ve Japonya liderlerinin Ukrayna'nın savaş alanındaki ve müzakere masasındaki konumunu güçlendirmek için Ukrayna Devlet Başkanı Zelensky ile görüştüklerini belirterek, Bugün tüm G7 ülkeleri, Rus petrolünün ithalatını aşamalı olarak durdurmayı veya yasaklamayı taahhüt etti. Bu, Putin'in ekonomisinin ana damarına sert bir darbe olacak ve savaşını finanse etmek için ihtiyaç duyduğu geliri elinden alacak. G7 ayrıca, istikrarlı küresel enerji kaynakları sağlamak için birlikte çalışmayı taahhüt ederken, fosil yakıtlara bağımlılığı azaltma çabalarını da hızlandırıyor açıklamasında bulundu. Beyaz Saray yaptığı açıklamada ayrıca Rusya'ya karşı bir takım yeni yaptırımları duyurdu. Yapılan açıklamada, ABD, Rusya'da doğrudan veya dolaylı olarak en çok izlenen, devlet kontrolündeki televizyon istasyonlarından Channel One Russia, Russia-1 ve Anonim Şirket NTV Broadcasting'e yaptırım uygulayacak denildi. Beyaz Saray ayrıca Rusya'nın savaş çabalarının engellenmesi için daha fazla ihracat kontrolleri ve yaptırımlar uygulanacağını belirterek, ABD'nin ahşap ürünler, endüstriyel motorlar, fanlar ve havalandırma ekipmanları, buldozerler ve diğer birçok endüstriyel ürün yelpazesinde Rusya'nın sanayi sektörüne ek kısıtlamalar getiren yeni bir takım ticari uygulamaların yapılacağını söyledi. Açıklamada, Bu yeni kontroller, Rusya'nın askeri yeteneklerini destekleyebilecek öğelere ve gelire erişimini daha da sınırlandıracak denildi. Beyaz Saray, Ukrayna'nın egemenliğine, toprak bütünlüğüne veya siyasi bağımsızlığına zarar verebilecek olan Rus iş adamı ve aile üyelerine yaptırımlar, Rusya ve Belarus yetkililerine ise vize kısıtlamaları uygulanacağını açıkladı. ABD'nin Rus ve Belarus yetkililerine yaklaşık 2 bin 600 vize kısıtlaması getirdiğini, Rusya'daki tüm banka varlıklarının yaklaşık üçte birini elinde tutan ve Rusya'nın en büyük finans kurumu olan Sberbank'tan 8 yöneticiye ve bir Rus bankası olan Gazprombank'tan 27 yöneticiye yaptırım uygulandığını açıkladı. Kanada Başbakanı Justin Trudeau Ukrayna'ya ziyaret gerçekleştirdi. Irpin Belediye Başkanı Aleksandır Makruşin sosyal medya hesabından Trudeau'nun Ukrayna ziyaretine ilişkin, Kanada Başbakanı Justin Trudeau ile görüştük. Rus askerlerinin şehrimize yaptığı tüm dehşeti kendi gözleriyle görmek için Irpin'e geldi. Gördükleri karşısında şoke oldu. Yakılan ve tamamen yıkılanların askeri tesisler değil, yakın zamana kadar hayattan zevk alan ve gelecek için kendi planları olan Irpin sakinlerinin evleri olduğunu gördü dedi. Makruşin Kanada'nın Ukrayna'ya verdiği destek için teşekkür ederek, Sayın Justin Trudeau'nun Irpin'deki altyapı tesislerini yeniden inşa etmedeki desteğini umuyorum. Irpin yakın gelecekte ilgili resmi mektupları gönderecek şeklinde konuştu. Almanya'da her yıl 8 Mayıs tarihinde, Almanya'nın Kızıl Ordu tarafından Nasyonal Sosyalizmden kurtarılışı Berlin'de törenlerle kutlanıyor. Bu yıl düzenlenen tören, Rusya'nın Ukrayna'ya saldırıları nedeniyle sessiz kutlandı. Alman siyasetçiler başkent Berlin'de düzenlenen kutlama etkinliklerine katılmazken, Berlin Senatosu, Ukrayna'daki savaş nedeniyle Kurtuluş Günü'nün yalnızca sessiz bir anma şeklinde gerçekleştirilmesine karar verdi. Berlin Eyalet Parlamentosu Başkanı Franziska Giffey'de yaptığı açıklamada, Berlin'den iki saatten daha az bir uçuş mesafesinde, Avrupa'da bir savaş yeniden insanlara korkunç acılar yaşatıyor. Ukrayna'daki duruma rağmen, Almanya'nın Nasyonal Sosyalizmden kurtuluşunun Berlin'de uygun ve onurlu bir şekilde anılmasının mümkün olacağını umuyorum ifadelerini kullandı. Berlin'de yer alan iki büyük Sovyet Savaş Anıtında kurtuluş törenleri bu yıl sessiz bir şekilde gerçekleştirilirken, Treptower Park'ta ve 17 Haziran Caddesi'nde yer alan anıtlarda bu yıl resmi tören düzenlenmedi. Savaşta ölen 80 bin Kızıl Ordu askerinin anısına dikilen Sovyet Savaş Anıtı'na gelen bazı vatandaşlar anıtın önüne çiçek bıraktı. Almanya'nın Nasyonal Sosyalizmden kurtarılışının 77. yıldönümünde Berlin'de 50 etkinlik gerçekleştirildi. Anma etkinliklerinin yanı sıra, Rusya'nın Ukrayna'yı işgal girişimi de farklı eylemlerle protesto edildi. Ukraynalıların katıldığı protesto eylemlerinden biri de Tarihi Brandenburg Kapısı yakınında gerçekleştirildi. Berlin'de yaşayan ve mülteci olarak Almanya'ya gelen Ukraynalılar, gerçekleştirdikleri bir yürüyüşle Rusya'yı protesto etti. Yaklaşık 200 kişi Ukrayna bayraklarıyla ve hazırladıkları pankartlarla savaşı kınadı. Rusya'nın Ukrayna'ya saldırıları devam ederken, ABD Başkanı Joe Biden'ın eşi Jill Biden Ukrayna'ya ziyaret gerçekleştirdi. Slovakya ve Romanya'da mülteci kamplarını ziyaret eden Jill Biden, Slovakya'nın ardından Ukrayna'nın Ujgorod kentine geldi. First Lady, Ujgorod Bölge Valisi Viktor Mikita ile görüşmesinin ardından Ukraynalı First Lady Olena Zelenska ile bir araya geldi. İkili görüşmenin ardından ise bölgede bir okulu ziyaret etti. Ziyaret güvenlik nedeniyle duyurulmadan basına kapalı bir şekilde gerçekleştirilirken, bölgede geniş güvenlik önlemleri alındı.