Kriz bitince hac başvuruları patladı firmalar 'kaçak hacı' avına çıktı

Türkiye'de ekonomik şartların iyileşmesi hacı olmak isteyenlerin sayısında patlama yaratınca korsan hac firmaları ortaya çıktı. Kriz dönemlerinde 70 binlere kadar düşen başvuru sayısı bu yıl son 25 yılın rekorunu kırarak 220 bine ulaştı. Bu yıl özellikle taşra ilçelerden ve ürününü yüksek fiyata satan çiftçiden büyük bir talep geldi. Ancak patlayan talebe rağmen kota 70 bin sınırında kalınca, 'korsan' hac firmaları harekete geçti. Bu firmalar hacca gitmek için her şeyi göze alanlara, "Biz sizi Umre'ye götürelim, siz orada kaçak olarak iki ay kalın ve daha sonra kendi imkanlarınızla hac görevinizi tamamlayın" önerisinde bulunuyor. "Suudi Arabistan'da bu şekilde kaçak kalma umudu olanlar, kendilerini bir anda toplama kampında bulabilir" diyen TURSAB Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Kutluoğlu ise hacı adaylarına bu tip önerilere kanmamaları uyarısında bulundu. Kutluoğlu, talepleri karşılayabilmek için ek kontenjan yolunda Suudi Arabistan ile görüşmelerinin sürdüğünü de açıkladı.

Korsan şirketler hacı adaylarını nasıl kandırıyor?
Suudi Arabistan, Umre için bir kota uygulamıyor. İsteyen herkes Umre'ye gidebiliyor. Hacı olmak isteyenlerin sayısında yaşanan patlamayı fırsat bilen bazı tur operatörleri de başvurusu kabul edilmeyenlere "Biz size Umre'ye gidiyormuşşunuz gibi vize alacağız. Ama siz vizeniz dolduğunda dönmeyip hac dönemine kadar Suudi Arabistan'da kendi imkanlarınızla kaçak olarak kalacaksınız. Sonra hac görevinizi yerine getirirsiniz. Bu süre içinde de yakalanırsanız geri gönderilirsiniz" diyerek satış yapıyor. Tur acentaları bu teklifi hiçbir riski yok gibi anlattıkları için hacı adayları da kolay ikna oluyor. Kutluoğlu, "Talep patlaması özellikle Anadolu'da taşra bölgelerde yaşanıyor. Bu 'korsan' tur firmaları da bu nedenle özellikle Anadolu'da aktif olarak çalışıyor" diye konuştu.

Bu iş hacı adaylarına pahalıya maloluyor
Kaçak yoldan hacca gitmek, tehlikeli olduğu kadar da pahalı. Umre için yaklaşık 2 bin 200 dolar ödenirken, hac fiyatı bin 800 dolar. Ama yetkili acentalara verilen bu bin 800 doların içinde birçok vergi de bulunuyor. Umre için aynı vergiler söz konusu değil. Kaçak kaldığı dönemde yapacağı harcamalar da kişinin kendisine ait. Bunun yanı sıra dönüş biletleri de yanıyor. Kaçak yoldan hacca gidenler bir daha bilet almak zorunda kalıyor. Tüm bu ekstra masraflara rağmen, Anadolu'da birçok kişinin tehlikeleri göze alarak, kriz döneminde 'ertelediği' hac görevini yerine getirmek için bu firmalarla görüştüğü belirtiliyor. TURSAB ise "Aman dikkat. 11 Eylül sonrası ülkede güvenlik sıkılaştırıldı. Bir anda kendinizi Suudi Arabistan'da bir toplama kampında bulabilirsiniz" uyarısında bulunuyor.

11 Eylül sonrası S. Arabistan'da kaçaklar için toplama kampları kuruldu
11 Eylül saldırıları sonrasında kontrolleri sıkılaştıran Suudi Arabistan'ın bu yıl Irak gerginliğinin de etkisiyle çok sıkı denetimler yapacağını belirten TURSAB Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Kutluoğlu, Mekke ve Medine'de asayiş ekiplerinin kurulduğunu belirtti. "Hac dönemine kadar kaçak olarak Suudi Arabistan'da kalmanın çok riskli olduğunu insanlara anlatmak gerekiyor" diyen Kutluoğlu, şöyle devam etti: "Bu tür bir yolla Suudi Arabistan'a gitme girişimi ile çok büyük risk alınmış oluyor. Ama kimse bunun farkında değil. 'Nasıl olsa orada idare ederim' diyorlar. Suudi Arabistan İçişleri Bakanlığı bu yıl yaşanacak bu tür olaylara hiç müsamaha göstermeyeceklerini açıkladı. Kamyonlarla kaçakları topluyorlar. Yakalananlar sınır dışı edilmek üzere Cidde'de oluşturulan terhil denilen toplama kampı benzeri yerlerde ayaklarına zincir vurularak bekletilecek. Kadınlarla erkeklerin ayrıldığı, çok ciddi sıkıntıların ortaya çıktığı bu kamplarda insanlık dışı görüntüler yaşanıyor."