Straw'dan Türkiye itirafı
İngiltere’de dışişleri bakanlığı yapan Straw: Kıbrıs’ın bölünmesini değerlendirmeliyiz
İngiltere’nin eski dışişleri bakanı Straw, “Kıbrıs’ta müzakerelerden sonuç çıkmazsa, adanın resmen bölünmesini değerlendirmemiz gerek” dedi. Financial Times da görüşmeler için ‘son şans’ yorumu yaptı
İngiltere’de 2001-2006 yılları arasında dışişleri bakanlığı yapan ve Türkiye’nin AB müzakerelerinin başlaması için en çok çaba sarf eden isimlerden olan Jack Straw, Times gazetesinde yayınlanan yazısında, Kıbrıs sorununun sadece, Müslüman bir ülkenin AB üyeliğini hazmedemeyenlerce bir bahane olarak kullanıldığını belirtti. Türkiye’nin AB’ye üye olması ve bu konuda bahane üretilmemesi gerektiğini vurgulayan Straw’un yazısından öne çıkan bazı satırlar şöyle:
“AB’nin önündeki en önemli stratejik karar, birliğin, Türkiye ile ilişkilerinin geleceğidir. Bu konuda İngiltere’nin parlamentoda partiler üstü bir şekilde belirlediği pozisyon, Türkiye’nin en kısa zamanda tam üye olmasıdır. Yaz aylarında, özellikle Türkiye’nin İran’a karşı daha sert yaptırımları desteklememe tutumu ardından, ABD Savunma Bakanı Robert Gates, Türkiye’nin AB içindeki bazı ülkeler tarafından ‘itildiğini’ söyledi. Bu itme, 2005’te Türkiye’yle müzakerelere başlama kararı üzerine yapılmış bilinçli bir muhakemenin sonucu yaşanmadı. Avrupa ile 74 milyon nüfuslu Türkiye’nin stratejik ilişkileri, 750 bin Kıbrıslı Rum’un ve 250 bin Kıbrıslı Türk’ün yaşadığı Kıbrıs’a ilişkin müzakerelerce rehin alınmış durumda.
Türkiye’ye haksızlık
Türkiye, büyüklüğü ve farklı ücret maliyetleri nedeniyle özellikle emeğin serbest dolaşımı konusunda onlarca yıl sürecek geçici sınırlamalar olabileceğini uzün süredir kabul ediyor. Bu duruma karşın Türkiye, diğer aday ülkelerden daha sert muameleye maruz kalıyor. AB’nin Türkiye’ye, Türkiye’nin AB’ye olduğundan daha fazla ihtiyacı var.”
Dün sabah BBC’de yayınlanan Today programına da katılan Straw, “Kıbrıslı Rum ve Türk liderler haftaya New York’ta yapacakları görüşmelerde, görüş ayrılıklarını gideremezse, İngiltere’nin Kıbrıs’ın bölünmesini değerlendirmesi gerek” dedi. Eski bakan, “Bazı üst düzey Fransız diplomatlara ve üst düzey yetkililere, ‘Türkiye’nin üyeliğini engellemek için Kıbrıs’la bir arada hareket ediyorsunuz. Bu yaklaşımı benimseyerek neyi amaçlıyorsunuz’ diye sordum. Yaptıkları sadece bana şaşkınca bakmak oldu” ifadelerini de kullandı.
‘Acı sonuç yaklaşıyor’
Financial Times gazetesi de Kıbrıs görüşmelerinin sorununun çözümü için “son şans” olduğunu belirten makale yayınladı. Müzakerelerde rol alan bir diplomat gazeteye yaptığı açıklamada, “Burada sonsuza dek kalıp, anlamsız görüşmeler yapmayı sürdürmeyeceğiz” dedi. 18 Kasım’da başlanması beklenen müzakerelerin son şans olduğunu söyleyen bir başka diplomat ise “Artık, başarısızlığın acı verici sonuçlarıyla yüz yüze gelmemiz gereken noktaya yaklaşıyoruz” ifadesini kullandı.
Gül: Artık bizden jest beklemeyin
Londra’da bulunan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, BBC’ye verdiği röportajda Türkiye’nin, AB müzakerelerinde Kıbrıs’ın engellemesine rağmen hazırlıklarını tamamlayacağını ve başlıkları fiilen kendisinin açıp kapatacağını vurguladı. Gül, “tıkanıklığın aşılması için Türkiye’den jest beklenmemesi” gerektiğini belirterek, “Jestlerinizin karşılığını görmüyorsanız yeni jest yapmazsınız. En büyük jest 2004’te Annan Planı’na Türkiye’nin ‘evet’ demesi. Kıbrıs Türkleri referandumda en büyük jesti gösterdiler, ama karşılığında hiçbir şey alamadılar” diye konuştu. Gül, 2006’da dışişleri bakanı olduğu dönemde “Ada’da bütün ambargoların kaldırılması” çağrısı yaptığını hatırlatarak, “Ona bile yok dediler” dedi.