Mazgal değil hayat çaldılar!

Büyükçekmece’de Karasu Viyadüğü’nden karşıya geçmek isteyen Suriye uyruklu 19 yaşındaki Adrian Abu Hassoun, hırsızların ızgaralarını çaldığı refüjdeki boşluktan göle düştü. Yarım saat “Baba beni kurtar” diye bağıran gencin cesedi, gölde bulundu.

Büyükçekmece Karasu Viyadüğü’nde saat 05.00 sıralarında meydana gelen olayda, Hatay’dan Bulgaristan’a gitmek için oğluyla birlikte yola çıkan Adnan Abu Hassoun’un C 3580 XM plakalı otomobilinin yakıtı bitti. Bunun üzerine Hassoun 155’i arayarak polisten yardım istedi. Bu sırada yoldan geçen Karayolları’na bağlı ekipler Suriyeli baba ile oğulu araçlarına alıp Çatalca istikametindeki bir akaryakıt istasyonuna götürdü.

Ters istikamette indiler

Karayolları ekipleri, bidonlarla otomobillerine mazot alan Abu Hassoun ile oğlu Adrian Abu Hassoun’u viyadüğe getirerek ters istikamette bıraktı. Ellerindeki yakıt dolu bidonlarla araçlarının bulunduğu şeride geçmeye çalışan Adrian Abu Hassoun, orta refüjdeki ızgara bulunmayan kısımdan Büyükçekmece Gölü’ne düştü. Baba Adnan Abu Hassoun, polisi arayarak yardım isterken bir süre sonra oğlu gözden kayboldu.

‘Baba beni kurtar’ feryadı!

İhbar üzerine olay yerine çok sayıda polis ve itfaiye ekibi sevk edildi. Viyadüğe gelen itfaiye ekipleri gölde arama çalışmaları yaparken, baba Abu Hassoun ise çaresizce bekledi. Talihsiz baba Adnan Abu Hassoun, “Biz mazot alıp geldikten sonra karşı şeride geçmek istedik. Adrian karşı şeride geçerken, aşağı düştü. Aşağıdan oğlumun yardım çığlıklarını duydum. Yarım saat boyunca ’Baba beni kurtar’ diye bağırdı. Polisi aradım. Ancak yardım geç geldi” dedi.

8 saat sonra bulundu

İstanbul İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü ekipleri, itfaiye ekipleri ve deniz polisinin ortaklaşa 8 saat süren çalışmaları sonucunda Hassoun’un cesedini viyadüğün altında buldu. Göl kenarında oğlundan gelecek haberi bekleyen baba Adnan Abu Hassoun, oğlunun cenazesini görünce gözyaşlarına boğuldu. Acılı baba polis tarafından teselli edildi. Hassoun’un cenazesi önce Büyükçekmece Devlet Hastanesi morguna oradan da Adli Tıp Kurumu’na götürüldü.

‘Plastik mazgal olsa çalınmazdı’

Karayolları 17. Bölge Trafik Baş Mühendisi Hikmet Erkut, “Mazgal hırsızları, devlet malını çalmaktan mahkemeye verilir, ancak çoğu zaman serbest bırakılırlar. Fakat mazgal eksikliği, ölümlü kazaya yol açabilir. Önceki yıllarda mazgal ve levha çalma işi çok olurdu. Çünkü mazgallar geri dönüşümü olan ‘demir döküm’ malzemelerden yapılırdı. Şimdi geri dönüşümsüz Cam Takviyeli Plastik (CTP) denilen malzeme kullanılıyor. Dolayısıyla bir değeri olmuyor. Önceki yıllardan kalma hâlâ demir döküm mazgallar var ve para ettikleri için de çalınıyor. Bu olayda çalınan mazgal da büyük ihtimalle para değeri olan, demir döküm eski tip mazgaldı” dedi.

‘Izgara demeye bin şahit lazım’

AdrIan Abu Hassoun’un karşıdan karşıya geçmek isterken göle düştüğü refüjde bulunan ızgaraların hırsızlar tarafından çalındığı belirtildi. Yıllardır çelik ve metal işinde olduğunu belirten özel bir metal firmasının yetkilisi Uğur Sağlam, “Burada kullanılan çok kötü bir ızgara. Izgara demeye bile bin şahit gerekir. Yaklaşık 20 kiloluk bir ızgara bu. Ağırlığından dolayı en fazla 30-40 lira eden bir malzeme kullanılmış. Yoksa bu ızgara 15 lira bile edecek bir malzeme değil. Izgaradaki sac lamaların paslandığını görülüyor. Hemen yakınındaki bariyeler hâlâ gri duruyor. Bu tür malzemeler çinkoyla kaplanarak paslanmaları engellenir. Bariyerler sağlam duruyor, ancak ızgaralar pastan kıpkırmızı olmuş. Bu ızgaralar zaten birkaç yıl içinde çürüyüp üzerine basıldığında düşecektir. Bildiğim kadarıyla Karayolları paslanacak malzeme kullanmaz” diye konuştu.