
.
Porsukçuk Çayı'nın serin sularının şehre kattığı canlılık gibi, Eskişehir'in içecekleri de kendine has bir ferahlık ve özgünlük sunar. Bu şehir, modern dokusunun yanı sıra, damaklarda iz bırakan ve yöresel kimliğini yansıtan özel tatlara da ev sahipliği yapar. Eskişehir'in meşhur içecekleri, şehrin doğal kaynaklarından ilham alır ve kültürel birikiminin bir parçası olarak, hem yerel halkın günlük yaşamında hem de ziyaretçilerin keşiflerinde özel bir yer tutar.
Kalabak Suyu
Eskişehir denildiğinde akla ilk gelen ve şehrin adeta bir sembolü haline gelen Kalabak Suyu, sadece bir içme suyu olmanın çok ötesinde, bir yaşam biçimidir. Adını aldığı Kalabak Dağı'nın yamaçlarından süzülerek gelen bu doğal kaynak suyu, yumuşak içimi ve eşsiz lezzetiyle ünlüdür. Şehrin dört bir yanındaki çeşmelerden akan, damacanalarla evlere taşınan Kalabak Suyu, Eskişehirlilerin günlük su ihtiyacını karşılamanın yanı sıra, şehrin doğal zenginliğinin ve temiz kaynaklara verdiği önemin de bir göstergesidir. Ziyaretçiler için ise, Eskişehir'e özgü, saf ve ferahlatıcı bir deneyim sunar. Bu su, şehrin kimliğinin ayrılmaz bir parçası olarak kabul edilir.
Boza
Kış aylarının gelmesiyle birlikte Eskişehir sokaklarında ve evlerinde nostaljik bir esinti yaratan Boza, geleneksel Türk içecek kültürünün en güzel örneklerinden biridir. Darı irmiği, su ve şekerden mayalandırılarak hazırlanan bu kıvamlı içecek, hafif ekşimsi ve tatlı tadıyla kendine has bir lezzet sunar. Üzerine bolca tarçın ve sarı leblebi serpilerek tüketilen boza, özellikle soğuk kış akşamlarında iç ısıtan, besleyici ve keyifli bir alternatiftir. Eskişehir'de köklü bozacılarda veya seyyar satıcılarda bulunabilen bu geleneksel tat, şehrin kış ritüellerinin ve kültürel zenginliğinin sıcak bir parçasıdır.