Gazete Vatan Logo

Metaverse'de taciz skandalı! Önüne geçilemiyor

Meteverse'de taciz haberlerinin önü arkası kesilmiyor. Metaverse, her geçen gün adından daha da fazla söz ettirmeye başladı. Çoğunluk bu teknolojinin yararlarından ve kapasitesinden bahsediyor olsa da, Metaverse dünyasıyla birlikte siber suçlar farklı bir boyuta taşınabilir.

Metaverse'de taciz skandalı! Önüne geçilemiyor

Kanadalı Chanelle Siggens isimli kadın geçtiğimiz günlerde VR başlık kullanarak oyun oynadığı sırada başka bir oyuncu tarafından sözlü ve fiziki olarak taciz edildi. Siggens yaşanan bu olay üzerine oyuncuyu uyardı. Chanelle Siggens’i taciz eden oyuncu ise uyarılara kulak asmayarak tacizi sürdürmeye devam etti ve "İstediğimi yapacağım" dedi. Bir süre sonra tacizci oyuncu Siggens’in yanından uzaklaştı. Yaşanan bu olay Metaverse ve sanal gerçeklik ile birlikte siber dünyada hali hazırda ciddi bir problem olan siber zorbalığın tehlikeli boyutlara ulaşacağı konusunda endişe yaratıyor. Yapılan araştırmalara göre, sanal gerçeklik temelli oyunlarda her 7 dakikada bir oyuncuları rahatsız eden ihlâller yaşanıyor.

Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Görsel İletişim Tasarımı Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Ali Murat Kırık, Metaverse evrenine geçişin hızlı olduğunu belirtti ve bu konuda hukuki düzenlemelerin kaçınılmaz olduğunu söyledi. Kırık, "Yasa yapıcıları oldukça zor günler bekliyor" dedi.

İstanbul Ticaret Üniversitesi İletişim Fakültesi Medya ve İletişim Bölümü'nden Doç. Dr. Nihal Kocabay Şener ise Metaverse ile birlikte hali hazırda fazlaca olan dil, din, ırk ve cinsiyet ayrımı gibi konuların sanal evrende de artış göstereceğini vurguladı.

Haberin Devamı

'YENİ OLDUĞU İÇİN İSTİSMARA AÇIK'

Teknoloji devlerinin art arda gelen Metaverse hamlelerinin yarattığı etki sürüyor. Hayatımıza çok hızlı giren bu kavram yeni güvenlik ihlâllerine de kapı araladı. Metaverse'de işlenebilecek suçlara karşı şu an için yapılabilecek tek şey ise bu temelde kullanılan uygulamalar üzerinden şikâyet bildirimi yapmak.

Metaverse dünyasında yapılan ihlaller ve işlenen suçlar, günümüzde yaşanan siber zorbalıktan daha tehlikeli olabilir. Çünkü sanal gerçeklik, insanları dijital dünyadaki yaşadıkları deneyimi gerçek dünyadaki gibi hissetmelerini sağlıyor. Chanelle Siggens, yaşadığı taciz olayı ile ilgili “Birisi taciz ettiğinde zihniniz bunun gerçek dünyada olduğunu düşünmeniz için sizi kandırıyor” ifadelerini kullandı.

Haberin Devamı

Doç. Dr. Ali Murat Kırık, Metaverse teknolojisinin henüz çok yeni olduğunu ve düzenlemelerin yaşanacak ihlaller ve suçlara göre yapılacağını belirterek, “Bu teknolojinin hep olumlu yönlerini konuştuğumuz bu günlerde buz dağının görünmeyen tarafını da göz ardı etmemek gerekiyor. Kullanıcıların avatarları aracılığıyla sanal gerçeklik evrenine giriş sağlaması ister istemez gerçek hayatın da sanala kaymasına sebep oldu ve bu durum gerçek hayatın sanal dünyaya taşınmasına kapı araladı. Ancak unutmamak gerekir ki sanal dünyada işlenen suç da gerçektir. Nitekim Dijital Nefretle Mücadele Merkezi'nin verileri bu görüşü güçlendiriyor. Popüler bir sanal gerçeklik oyunu olan VRChat'te, her 7 dakikada bir kişi haklarını ihlâl eden bir olayın meydana gelmesi sanal gerçeklik evrenlerinde suç oranının ne kadar ciddi boyutlara ulaştığını gözler önüne seriyor" şeklinde konuştu.

Doç. Dr. Nihal Kocabay Şener, hali hazırda sosyal medyada gerçekleşen çok sayıda siber zorbalık ve suç konulu olay yaşandığını belirtti ve Metaverse dünyasında da bu konuda çok sayıda olayın yaşanacağını tahmin ettiğini söyledi. Şener, "Sosyal medyadan da bildiğimiz üzere sanal dünya içinde dijital şiddet barındırıyor. Kadınlar ve çocuklar başta olmak üzere daha pek çok kişi ve grup bu şiddete maruz kalıyor. BM 'Kadınlara ve Kız Çocuklarına Yönelik Siber Şiddet - Dünya Geneli Acil Eylem Çağrısı' raporu kadınların erkeklere göre 27 kat daha fazla dijital şiddete maruz bırakıldığını söylüyor" dedi.

Haberin Devamı

"Metaverse'de karşılaştıklarımız ve karşılaşacaklarımız bugün sosyal medyada yaşananın artmış hali olacak gibi duruyor" diyen Şener, "Konuyu biraz daha kapsamlı olarak ele alırsak risk altında olanlar sadece cinsiyet temelli değil. Evet, cinsiyet temellilik başta gelen bir faktör ancak diğer ayrımcılık türlerinin de yaşanacağını göz önünde bulundurmalıyız. Irk ayrımcılığı, engellilere yönelik ayrımcılıklar, daha kapsayıcı bir ifade ile kırılgan gruplara karşı ayrımcılıklar Metaverse'de ne yazık ki bizi bekliyor" diye konuştu.

Haberin Devamı

Metaverse dünyasındaki kullanıcı sayısının her dakika arttığını vurgulayan Ali Murat Kırık ise, yaşanan ihlallerin kişisel verilerin korunması konusunda da risk yarattığını söyledi. Kırık, “Şu an satılan arsalar ve diğer dijital varlıkların fiyatlarındaki kısmi düşüşler bu evrenleri cazip kılarak katılımı artırmayı amaçlıyor. Bu durum ister istemez bu dünyadaki siber zorbalığı artıracaktır. Ayrıca bu sanal evrenlerdeki güvenlik açıklarının kişisel verileri ele geçirme noktasında büyük bir tehdit oluşturduğunun da unutulmaması gerekiyor. Sanal gerçeklik dünyası Metaverse'de kullanıcıların temkinli yer alması son derece önemli. Sanal arkadaşlıklar konusunda gerçek hayattaki gibi davranmak çok yanlış. Şu an için bunun ötesinde alınacak hiçbir tedbir bulunmuyor. Henüz yepyeni bir teknolojiden bahsettiğimiz için bazı şeyleri yaşayarak görmek ve buna göre tedbirler almak gerekecek" uyarılarında bulundu.

'HUKUK VE ŞİRKETLER EL ELE VERMELİ'

Metaverse evreninde yaşanan siber zorbalık ve suçlara karşı dünyanın önde gelen şirketleri de çalışmalarını sürdürüyor. Kısa süre önce sahibi olduğu Facebook şirketinin adını Meta olarak değiştiren Mark Zuckerberg, konu hakkında tehlikenin farkında olduklarını belirtti ve şartları daha iyi hale getireceklerine söz verdi.

Ali Murat Kırık ise konu hakkında şirketlerin belirli çalışmalar yürüttüğünü ve kullanıcıların güvenliklerini sağlayacaklarını temin edici açıklamalar yaptığını söyledi. Kırık, "Mark Zuckerberg’in Meta şirketi kullanıcıların sanal evrende güvenliğini ön planda tuttuğunu temin ediyor ve bu konuda denetimlerinin hiç durmadığını söylüyor. Meta sözcüsü Kristina Milian özellikle güvenlik adına her türlü adımı attıklarını her seferinde söylüyor. Kullanıcılara sürekli izlendiklerinin hatırlatılacağını söyleyen Milian böylelikle kullanıcıların otokontrole mekanizması geliştireceğini düşünüyor" diye konuştu.

Nihal Kocabay Şener, konu hakkında şu an için tek çözüm olan raporlama yönteminin ne derece etkili olduğunun bilinmediğini belirtti. Şener, "Meta’nın kendi Metaverse’ü olan Horizon’u tanıttığı 2021 Ekim sonunda yayınlanan videosunda mahremiyet ve güvenlik konusuna özellikle vurgu yapıyordu. Bu iki konunun önemine dikkat çekiyor ve çalışmalar yaptıklarını açıklıyor. Ancak bunu nasıl yapabilecek? Halihazırda sahibi olduğu sosyal paylaşım ağlarında bunu yapabiliyor mu ki? Diğer yandan yine o videoda değinilen bir diğer konu da kapsayıcılık konusuydu. Nasıl kapsayıcı olunabilecek?" sorularını sordu.

"Yani avatarınızı seçerken farklı seçeneklerin olması kapsayıcılığı oluşturmuyor. Oluşturduğunuz avatarla o evrende rahat bir biçimde var olabilecek misiniz? Sorun bu" diyen Şener, kadın olarak dijital şiddete uğruyorsanız ya da seçtiğiniz avatarın ten renginden dolayı ayrımcılık yaşıyorsanız kapsayıcılık meselesinin çözülmemiş olduğunu vurguladı. Doç. Dr. Nihal Kocabay Şener, "Şirketler, bugün sosyal paylaşım ağlarında da bu konulara ilişkin 'önlem'ler alıyorlar, hem de çok uzun zamandır. Ancak ne yazık ki bu sorun hâlâ sürüyor. Önlemler çözüme ulaşmıyor" ifadelerini kullandı.

Sanal ortamda da caydırıcılığın çok önemli olduğunu belirten Ali Murat Kırık, şirketlerin, kadınlar ve çocukların da bu mecraların kullanıcıları olduğunu düşünerek belirli önlemler almaları gerektiğinin üzerinde durdu. Kırık, konuyla ilgili "Sanal evrende yapılan hak ihllleri kapsamında kullanıcıların periyodik olarak yasaklanması, uyarılar verilmesi ve bu ihlâller devam ederse hesaplarının devre dışı bırakılması da alınacak önlemler arasında olmalı" dedi. Doç. Dr. Ali Murat Kırık bu konuda tedbirlerin bir an önce alınmasının önemli olduğunu belirterek hukuk yapıcıların ve özel şirketlerin el ele çalışması gerektiğini söyledi.

Nihal Kocabay Şener, şirketlerin bu tarz durumlarla mücadele etmesi için bazı yöntemlerin olduğunu belirtirken ihlâl ve suçların önüne ancak siber zorbalık, siber şiddet gibi kavramlara ilişkin eğitimler ile kökten çözüme ulaşacağının altını çizdi. Şener ayrıca, şirketlerin de bu konuda farkındalık oluşturması gerektiğini söyledi. Doç.Dr. Nihal Kocabay Şener, "Metaverse için de sosyal medya için de reklam önemli bir gelir kaynağı. Büyük markaların içinde yer aldığı bazı markalar, daha önce Facebook’ta yer alan nefret söylemlerini protesto etmek için #StopHateforProfit sloganıyla bir kampanya yaptılar ve sosyal medya reklamlarını durdurdular. Yani Metaverse şirketlerinin üzerinde diğer şirketler de ayrımcılık karşıtlığı üzerine baskı oluşturabilir" dedi.

'YASA YAPICILARIN İŞİ ÇOK ZOR'

Metaverse kavramı hayatımıza çok hızlı şekilde girdi ve günlük hayatta kapladığı yer her geçen gün artıyor. Bu durum yeni risk ve tehditlerin ortaya çıkmasına sebep oluyor. Bu anlamda yasa yapıcılar da sanal dünyanın hızına yetişmekte zorlanıyor. Gerçek hayatta uygulanan yasaların sanal dünyada uygulanmasının ütopik olacağını belirten Kırık, "İnternet ve sosyal medya açısından bakıldığında dahi birçok yasal düzenleme eksiklikleri mevcut. İlk önce bu alanlarda düzenlemelerin nasıl yapılacağı çözüme kavuşmalı. Sanal dünyada yani Metaverse dünyasında yapılacak düzenlemeler için şirketlerin ve yasa yapıcıların iş birliği yapması şart. Yoksa yasalar sadece kağıt üzerinde kalır" şeklinde konuştu.

Metaverse dünyasında içerik üreticilerinin de bazı sorunlar yaşama ihtimali olduğunu belirten Kırık, "Sanal gerçeklik evrenlerinde telif hakkı ihlâlini denetlemek zor olacağından, meta veri deposu içerik sahipleri için de sorunlar oluşturabilir. Çoğu lisans sözleşmesi bu tür forumlarda lisanslı içeriğin kullanımını düşünmemiş olabileceğinden, içerik lisans sahiplerinin meta veri deposundaki lisanslı içeriği kullanma haklarına sahip olduklarından emin olmak için lisans sözleşmelerini dikkatli bir şekilde gözden geçirmeleri gerekiyor" dedi.

Ülkelerin de bu konularda önlem almaya çalıştığını belirten Ali Murat Kırık, Avrupa’da bu konuda izlenen yol üzerinden örnek verdi. Kırık, “Genel Veri Koruma Yönetmeliği (GDPR - General Data Protection Regulation) Avrupa genelinde vatandaşlarının kişisel verilerini korumaya yönelik oluşturulmuş olsa da sanal gerçeklik evrenlerinde kişisel verilerin korunması adına yeterli olduğunu söyleyebilmek pek de mümkün değil. Yani bu iyi bir başlangıç olsa da henüz tam bir çözüm değil” bilgisini verdi. (Milliyet)