Gazete Vatan Logo

‘Deniz Kuvvetleri sorumlusu Arabacı’ydı’

Deniz Kuvvetleri’ndeki FETÖ yapılanmasına ilişkin iddianamede örgütün ‘Deniz’deki yöneticisi olarak Tuğamiral Arabacı gösterildi

‘Deniz Kuvvetleri sorumlusu Arabacı’ydı’

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, FETÖ 15 Temmuz 2016’daki darbe girişimi sırasında Deniz Kuvvetleri Komutanlığındaki eylemlere ilişkin 72 sanık hakkında hazırladığı iddianameyi mahkemeye gönderdi. Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi, iddianame üzerindeki incelemesine başladı. Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Recep Bülent Bostanoğlu’nun “müşteki” olduğu iddianamede, eski Astsubay Kıdemli Başçavuş Fatih Alyaprak dışındaki bütün sanıkların “anayasal düzeni değiştirmeye teşebbüs”, “cebir ve şiddet kullanarak TBMM’yi ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını engellemeye teşebbüs”, “cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını engellemeye teşebbüs” suçlarından 3’er kez ağırlaştırılmış müebbet hapse çarptırılmaları istendi.

Çift perukla yakalanmıştı

Şüpheli Tuğamiral İrfan Arabacı darbe girişiminden tam 3 ay sonra İzmir’de saklandığı evde yakalanmıştı. Sakallarını uzatan Arabacı’nın kimliğini iki farklı perukla gizlemeye çalıştığı ortaya çıkmıştı.

Haberin Devamı

‘15 temmuz gecesi karargahtaydı...’

Şüpheli eski Tuğamiral İrfan Arabacı için ayrıca “silahlı terör örgütü yöneticisi olmak” suçundan 15 yıldan 22 yıl 6 aya kadar mahkumiyet istenen iddianamede, diğer bütün sanıkların “terör örgütü üyesi olmak” suçlamasıyla 7 yıl 6’şar aydan 15’er yıla kadar mahkumiyetleri talep edildi. İddianamede, Arabacı’nın “örgüt yöneticiliği” suçlanmasına ilişkin şu değerlendirmede bulunuldu: FETÖ’nün Deniz Kuvvetleri Komutanlığı karargahındaki yöneticisinin şüpheli Tuğamiral İrfan Arabacı olduğu, sözde Yurtta Sulh Konseyi tarafından hazırlanan karargah sorumluları mesajında şüphelinin Deniz Kuvvetleri Komutanlığı karargahından sorumlu olduğunun belirtildiği, şüphelinin darbe girişiminin meydana geldiği zaman diliminde Deniz Kuvvetleri karargahında bulunduğu ve karargahı yönettiği, rütbe farkı olmaksızın diğer şüphelilerin tamamının ise onun kanunsuz emirleri doğrultusunda faaliyet gösterdikleri anlaşılmıştır.”