Gazete Vatan Logo

Baykal’dan ‘gereğini yapsaydın’ yanıtı!

Deniz Baykal, “İkili görüşmelerimizde ele alınan konuların gereği yapılsa açıklama yapmama gerek olmayabilirdi” dedi.

Baykal’dan ‘gereğini yapsaydın’ yanıtı!

CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal, eleştirilerine Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu yönetiminden gelen tepkilere yazılı bir açıklamayla yanıt verdi. Baykal, özetle şunları kaydetti:

Üç baş başa görüşme

“Sayın Genel Başkan ile bu konuları ele aldığımız üç baş başa görüşmemiz olmuştur. Bu buluşmalarımızda doğal olarak partimizle ilgili sorunlar ayrıntılı bir biçimde konuşulmuştur. Yaptığım açıklamalar, parti ve ülke kamuoyunda bir duyarlılık yaratma ihtiyacından kaynaklanmıştır. Eğer yapılan ikili görüşmelerimizde ele alınan konuların, söylenen sözlerin gereği yapılabilmiş olsaydı kamuoyuna herhangi bir açıklama yapmak gerekli olmayabilirdi. Konuşulan konular, sohbet mutabakatları düzeyinde kalıp hayata geçirilmeyince partiye yönelik ilgi ve umudun artırılması ve parti tabanındaki soğuma ve karamsarlığın kırılması için, CHP’nin kendisini başkalaştırma girişimlerine ve yönetim krizine karşı tepkisini en azından hissettirmek gerekli olmuştur.”

Onursal başkanlık önerisi

“Partideki yönetim zafiyetini aşma ihtiyacını hisseden bazı sorumlu ve deneyimli partililerimiz arayışlara girmişler, girişimler yapmışlardır. Bu çerçevede bana da arkadaşlarımız öneriler getirmişlerdir. Bu öneriler karsısında benim cevabım bu konuların takdir yetkisinin Sayın Genel Başkan’da olduğudur.”

Haberin Devamı

‘Hesaplaşmanın ötesinde...’

Baykal, Suriye’yle ilgili sözleri için ise şunları ifade etti: “Sorunun bu hale gelmesine kim yol açtıysa altında kalsın bize ne’ deme hakkımız yoktur. Bizim sorunumuz iktidarla hesaplaşmanın ötesinde Türkiye’ye sahip çıkmaktır. AKP’ye karşı çıkmakla Türkiye’ye sahip çıkmak arasındaki ayrımı yapabilmek devlet adamı olmanın gereğidir. Alevilere yapılan haksızlıklar karşısında 1975’te sesimi yükselttiğim zaman Kızılbaşlıkla itham edilen, Kürt Raporu nedeniyle DGM’ye verilen birisiyim. Zulüm ve yıkım karşısında susamam.”