Dünyanın gözü Tahran'da... Cumhurbaşkanı Reisi için cenaze töreni düzenleniyor

İran, önceki gün Cumhurbaşkanın helikopter kazasında öldüğü haberiyle şoke oldu. Ülkede 5 günlük yas ilan edilirken kazada hayatını kaybedenlerin otopsilerinin tamamlanmasının ardından ilk resmi cenaze töreni bugün Tebriz’de gerçekleştiriliyor.Cenazeler daha sonra devlet ileri gelenleri ve halkın saygı duruşunda bulunması için Tahran’a nakledilecek. Reisi’nin ikinci bir törenle doğum yeri olan ve İran’ın dini merkezi olarak görülen Meşhed’de toprağa verilmesi bekleniyor. İşte bugün İran'da yaşanan son gelişmeler...

İran'da 3 gün sürecek cenaze töreni: Putin yola çıktı
Hayatını kaybeden İran Cumhurbaşkanı Reisi 3 gün sürecek törenlerle uğurlanıyor. Yarın Tahran'da resmi bir tören düzenlenecek, cenaze namazını İran'ın dini lideri Hameney kıldıracak. Cenaze törenine dünya liderlerinin de katılması bekleniyor. 2 yıldır kısıtlı ziyaretler yapan Rusya Devlet Başkanı Putin'in cenaze töreni için yola çıktığı öğrenildi.

İran’da cumhurbaşkanı seçimi 28 Haziran’da yapılabilir
Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi’nin helikopter kazasında hayatını kaybetmesi sonrası, İran’da geçiş süreci ve yeni seçimler gündemde.Devlet televizyonunda seçimlerin 28 Haziran’da yapılabileceği kaydedildi.Ülkede Mahsa Amini protestoları sonrası Mart ayında yapılan parlamento seçiminde katılım yüzde 41’de kaldı.Sosyal özgürlükler ve ekonomi anlamında seçimlerin çok büyük bir rolü yok; bu konularda son kararı hep İran'ın dini lideri Ayetullah Ali Hamaney veriyor.

ABD: İran bizden yardım istedi
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller, İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve beraberindeki heyetim geçirdiği helikopter kazası sonrası Tahran'ın ABD'den yardım talep ettiğini açıkladı.Washington'ın bu durumdaki herhangi bir hükümet için destek vermeye istekli olduğunu ancak büyük ölçüde lojistik nedenlerden dolayı gerekli yardımın sağlanamadığını söyleyen sözcü Miller, yardım talebi konusunda detay vermeyi reddetti.

Neler yaşandı?
Aliyev ile Azerbaycan-İran sınırında gerçekleştirilen görüşmenin ardından Reisi ve beraberindeki heyeti taşıyan helikopter, dönüş yolunda İran’ın Doğu Azerbaycan eyaletine bağlı Berazin ile Erdeşiri köyleri arasındaki Dizmar ormanında sert iniş yapmıştı.

Gece boyu devam eden enkaz bulma çalışmalarında sabaha karşı Türkiye’ye ait Akıncı İHA’sının belirlediği konuma yönelen İranlı yetkililer helikoptere ait enkazı bulmuştu.

Konuya ilişkin ilk açıklamayı yapan İran Kızılay Başkanı Pirhüseyin Kulivend, bölgeye ulaşmaya çalıştıklarını belirterek, İran Cumhurbaşkanı ve beraberindekilerin hayatta kalma şanslarının düşük olduğunu söylemişti. Ardından İran İHA’larının kullanıldığı arama kurtarma çalışmalarında Reisi ve beraberindeki heyetin cenazelerine ulaşılmıştı.

KOMPLO TEORİLERİ HEMEN BAŞLADI
Kazanın ardından sosyal medyada hemen komplo teorileri yayılmaya başlarken, bazı basın kaynaklarının bunlara kanıp haberleştirmesi dikkat çekti. Nitekim Fransız ‘I24’, pilotun ‘Eli Kopter’ isimli bir Mossad ajanı olduğu iddiasını gerçek sanıp haberleştirdi. Öte yandan kaza alanı yakınlarında bir kişinin görüldüğü iddiaları da sosyal medyada sıkça paylaşıldı.

SİNYAL GELMİYORDU, AKINCI YERİNİ BULDU
Türkiye'nin gururu insansız hava aracı AKINCI'nın İran'daki helikopter enkazını gece yarısı tespit etmesinin yankıları devam ediyor. AKINCI insansız hava aracının helikopterin konumunu bulduğu görüntüler yayınlandı. Ulaştırma Bakanı Abdülkadir Uraloğlu, düşen helikopterden sinyal alınamadığını söyledi. "Maalesef muhtemelen sinyal sisteminin kapalı olduğu veya helikopterde o sinyal sisteminin olmadığı görüldü. Mutlaka o sinyaller bize düşerdi ama düşmedi" diyen Bakan Uraloğlu, kaza olur olmaz sinyal aradıklarını da ekledi. İran Ulaştırma Bakanlığı ise, helikopterdeki yolculardan birinin telefonunun akşam saat 20.00'ye kadar açık olduğu bilgisini paylaştı.

Bakan Fidan ve Cevdet Yılmaz Reisi'nin cenaze törenine katılacak
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ve Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, yarın Tahran’da İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan için düzenlenecek cenaze törenine katılacak.


İRAN'I NELER BEKLİYOR?
İbrahim Reisi, İran'da iktidarın zirvesine yakın bir yerde duruyordu ve beklentiler en tepeye yükseleceği yönündeydi. Ama hayat ona farklı bir yol çizdi. Reisi'nin Pazar günü helikopterinin düşmesi sonucu hayatını kaybetmesi, sağlık durumu uzun süredir ilgi odağı olan 85 yaşındaki dini lider Ayetullah Ali Hamaney'in yerine kimin geçeceği konusunda artan spekülasyonları da altüst etti. Ama İran'da sert politikalar izlemekle tanınan Reisi'nin trajik kaderinin ülke siyasetinin yönünü değiştirmesi ya da İslam Cumhuriyeti'ni önemli bir şekilde sarsması beklenmiyor. Bunu Hamaney de henüz Reisi'nin ölümü teyit edilmeden önce sosyal medya platformu X'ten yaptığı bir paylaşımla duyurdu, 'İran halkının endişelenmemesi gerektiğini' ve 'herhangi bir aksama olmayacağını' vurguladı.

Ama cumhurbaşkanın ölümü, muhafazakar ve sertlik yanlısı siyasetçilerin artık hem seçilmiş hem de seçilmemiş tüm iktidar organlarına hakim olduğu bir sistemin sınırlarını test edebilir. BBC'den Lyse Doucet'e konuşan Tahran Üniversitesi'nden Profesör Muhammed Marandi, "Batı, yaklaşık 40 yıl boyunca İran'ın çökeceğini ve dağılacağını varsayıyordu. Ama mucizevi bir şekilde hala burada ve tahmin ediyorum ki önümüzdeki yıllarda da burada olacak" diyor. Uzmanlar Meclisi'nde bir yer açıldı Reisi'nin ölümüyle boş kalan ve doldurulması gereken bir diğer kritik pozisyon da zamanı geldiğinde yeni dini lideri seçecek olan Uzmanlar Meclisi'nde boşalan koltuk. Uzmanlar Meclisi, İran’ın dini liderini seçme, denetleme, gerektiğinde görevden alma yetkilerine sahip.

Chatham House adlı düşünce kuruluşunda Orta Doğu ve Kuzey Afrika programı direktörü olan Dr. Sanam Vakil, "Reisi potansiyel bir halefti çünkü Hamaney'in de seçildiği dönemde olduğu gibi nispeten genç, çok sadık, sisteme bağlı ve tanınan bir kişiydi" diyor. Uzmanlar Meclisi'ndeki seçim süreci pek şeffaf değil ve Hamaney'in oğlu Mücteba Hamaney de dahil olmak üzere bir dizi isim liderlik pozisyonu için yarışıyor. Bundan daha acil olan ise erken cumhurbaşkanlığı seçimlerinin düzenlenmesi olacak. Cumhurbaşkanlığı yetkisi şimdilik Reisi'nin Yardımcısı Muhammed Muhbir'e devredildi. Yeni seçimlerin 50 gün içinde yapılması gerekiyor ve sandıkların kurulacağı tarih 28 Haziran olarak açıklandı bile.

Reisi'nin yerine kim seçilebilir? Reisi'nin saflarında bile belirgin bir halef yok gibi görünüyor. Berlin merkezli düşünce kuruluşu SWP'de misafir araştırmacı olarak görev yapan Hamidreza Azizi, "Bu muhafazakar grup içinde daha sertlik yanlısı olanlar ve daha pragmatik olarak değerlendirilenler olmak üzere farklı kamplar var" diyor. Azizi, bu durumun yeni parlamentoda ve yerel düzeyde mevcut pozisyon kapma yarışını daha da kızıştıracağına inanıyor. Reisi'nin koltuğuna kim oturursa otursun, göz korkutan bir gündemi ve sınırlı yetkileri devralacak. İran'da iktidar nasıl şekilleniyor? İran İslam Cumhuriyeti'nde nihai karar alma yetkisi dini lidere ait.

Dış politika, giderek artan bir güce sahip olan İslam Devrimi Muhafızları Ordusu'nun (IRGC) kontrolünde. İran'ın son aylarda İsrail ile eşi benzeri görülmemiş düzeyde gerginlik yaşadığı dönemde karar verici kişi cumhurbaşkanı değildi. Iran'ın bu dönemde İsrail'e yanıtı tehlikeli bir kısasa kısası tetikledi ve başta Tahran olmak üzere pek çok yerde daha da riskli bir tırmanma sarmalına dair alarm zillerinin çalmasına neden oldu.

İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi, İran Dışişleri Bakanı Emir Abdullahiyan ve iki üst düzey görevlinin ölümüne neden olan helikopter kasasıyla ilgili siyasi ve teknik birçok şey söyleniyor. Çok farklı senaryolardan bahsediliyor. Bunlar elbette tartışılır, uzun süre de tartışılacak. Hürriyet yazarı Uğur Cebeci kaza ile ilgili merak edilen detayları köşesine taşıdı:

ESKİ OLMASININ ÖNEMİ YOK
- İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve ülkenin dış politikasının zirvesindeki isimleri taşıyan BELL markanın 212 modeli helikopter uzun yıllardır kullanılıyor. Helikopterin eski olmasının bir önemi yok. Ama ambargolardan dolayı sahte parçalar kullanılmış bir helikopter olduğunu ifade ediyorlar. Böyle olsa bile uzun yıllardır çalışan, faal bir makine. Yani yatan bir araç değil.- Bugün hâlâ çok yıllar önce imal edilmiş B-52 bombardıman uçakları bile kullanılıyor. Yani eskiliğin bir önemi yok.- Kaza sanıldığı kadar karmaşık görünmüyor aslında. Azerbaycan’dan kalkışta havanın iyi olması, birçok helikopter pilotunun içine düştüğü yanılgı, büyük ihtimalle kazanın ana nedenlerinden biri olabilir. Çünkü bugünler ve gelecekteki 15-20 gün zaten yoğun sis çöken zamanlar olarak biliniyor.

SİS DUVARI GÖRÜŞÜ ENGELLEDİ
Bir de büyük ihtimalle Cumhurbaşkanı Reisi’nin geceyi Azerbaycan’da geçirmek istememesi de helikopter pilotu üzerinde uçuş için bir baskı yaratmış olabilir. Görerek uçuş yapan pilot dağlık ve ormanlık bölgeye geldiğinde bir sis duvarı ile karşılaşınca görüş uzaklığı büyük ihtimalle birkaç metreye kadar düşmüş olabilir. Ve böyle bir durumda dağa çarpması helikopter kazalarında çok sık yaşanılan bir olaydır.

BİRÇOK BENZER OLAY VAR
Yakın geçmişe baktığımızda dünyaca ünlü basketçi Kobe Bryant’ın kızı ve yakın arkadaşları ile Amerika’da yaşadığı ve hayatına mal olan helikopter kazası da aynı şekilde meydana gelmişti. Güzel havada kalkış yapılmış, deneyimli pilot görerek uçuşa başlamış ama sis nedeniyle gidip dağa vurmuş kurtulan olmamıştı.- Aynı şekilde bir Türk şirketine ait helikopter Atatürk Havalimanı’ndan günlük güneşlik havada kalkmış ama birden çöken sisin içine düşen pilot, gidip Büyükçekmece’deki kuleye çapmıştı ve yine kurtulan olmamıştı- Yine İtalya’da bir helikopter pilotu, içinde Türk yolcularının olduğu bir uçuşu yaparken gidip dağa çapmıştı. Üstelik o pilot haftanın en az üç günü aynı rota üzerindeki uçuşu yapıyordu. Ama sis duvarı ile karşılaşınca gidip dağa çarptı. Kurtulan olmadı.- Onlarca helikopter kazasına bakıldığında görerek uçuşta pilotların karşılarına çıkan sis duvarları daima ölümü getirmiştir.- İran Cumhurbaşka-nı’nın bulunduğu helikopteri kullanan pilot da büyük ihtimalle sis duvarı karşısına çıkınca göremeyip dağa vurdu. Bu düşünce şu anda kazayla ilgili öne çıkıyor.

TRANSPONDER KAPATILMIŞ OLABİLİR
- Helikopterin, yani kaza yerinin tespitinin gecikmesi de büyük ihtimalle Cumhurbaşkanı uçuşunun izlenmemesi için helikopterin iletişimde kullandığı ‘transponder’in kapalı olmasından kaynaklanmıştır.- Genel olarak yoğun sise dayalı helikopter kazalarında, özellikle önemli insan taşıyan pilotların çoğunun geri dönmeyi denemeyi pek de kendilerine yediremedikleri biliniyor. Yani hepsi böyledir anlamına gelmiyor bu ama sıklıkla pilotlar, üzerlerinde hedefe gitme konusunda bir baskıyı hep hissediyorlar.

SABOTAJ İHTİMALİ
Helikopterin dağa çarptığı, enkaz dağılımından da kolayca anlaşılıyor. Aşağıdan vurulmaya ait belirgin bir görüntü yok. Ama bir sabotajj ihtimali her zaman tartışılır. Hele de İran gibi bir ülke birçok olay yaşadığı için bu ihtimalin tartışılması doğaldır. Yine de abartmadan yapılacak tartışmalar daha önemli.