CHP havanda su dövüyor

Haberin Devamı

Gül’ün Anayasa değişikliklerini hızla imzalaması bekleniyordu... Paketin yargıyı hükümetin emrine sokacak maddeleri rejimin üzerinde sallanan Demokles’in kılıcıdır! AKP’nin demokrasi havariliğinin ardındaki amacın yargı bağımsızlığının yok edilmesi olduğunu görenlerin kurumsal endişeleri yoğunlaşıyor!..

Çözüm Anayasa Mahkemesi’nde!.. Değişikliklerin referandumdan önce yasalaşamayacağını, dolayısıyla mahkemeye başvurulamayacağını savunanlar var. Sami Selçuk davanın referandum sonrasında açılabileceği görüşünde. Paket referandumda onaylansa da kararı AYM’nin vereceğini söylüyor!.. Bu anlayışın pratiği mantığından zayıftır. Halkın onayladığı hükümlerin iptali problemlidir. Aslında paket Resmi Gazete’de yayınlanmasıyla yasalaşır. Referandum yürürlüğü belirler. Cumhurbaşkanı A. Sezer bir yasayı referandumdan önce AYM’ye götürmüş, başvurusu kabul edilmiş, içtihat oluşmuştur.

Anayasa’nın “Başlangıç” bölümü kuvvetler ayırımına, 2. Maddesi başlangıçtaki ilkelere dayanmaktadır. Paketteki yargıya ilişkin düzenlemeler değiştirilemez 2. Maddeye aykırıdır.. Usulden iptal olasılığı yüksektir. CHP’den beklenen tek katkı, paketi süratle AYM’ye götürmesidir. Ayrıca CHP senaryo üretmeyi bırakıp, referandum kampanyasına da hazırlanmalıdır.

Ancak seks görüntüleri magazin niteliğiyle CHP’yi ve medyayı esir aldı. Sarıgül’ü magazin ürünü olarak küçümseyen Baykal’ı magazinin göbeğine düşürdü. Evli de olsalar, iki yetişkinin aşkı ya da salt seks ilişkisi yalnız tarafların gönülsüz veya gönüllü figüranları durumundaki eşlerini ilgilendirir. Bu açık.

Kuşkusuz aktörlerin toplumsal konumu farklılık yaratır... Es geçilen, oysa asıl önemli olan, olayın ana muhalefet partisinin başkanı ile listesine koyarak milletvekili seçtirdiği hanımla bağlantılı görünmesidir... Parti başkanlığı sıradan unvanlardan değildir.. Önderliğe soyunan ve iktidarı hedefleyen partileri temsil eden politikacıların özen göstermesi beklenen örnek kişiliklerinin tanımıdır.

***


Baykal’ın düştüğü duruma düşmüş, kulaklara fısıldanan uzun süreli dedikodulara, skandallara adı karışmış politikacı çoktur... Ama politikacı iddiasını toplum sahnesinde gerçekleştirmek zorunda olduğu için, özel yaşam alanı kısıtlıdır. Önder ve örnek olmak iddiasındakilerin özel yaşamlarına titizlenmeleri beklenir. İnternetteki görüntüler gerçek mi, montaj mı, komplo mu henüz bilinmiyor. Baykal da böyle bir olay yaşanmamıştır demiyor! Savcıya bile bilgi vermiyor! Akıllardaki sorular yanıtsız kalıyor...

Görüntüler gerçekse, parti başkanlarının milletvekili adaylarını belirlerken kriterlerinin demokrasiyi kökten zedeleyen keyfiliği örneklenmiş olur. Anayasa paketi oylamalarında tek seçiciliğin despotluğu yaşanmadı mı? Milletvekillerinin özgür davranamadıkları, gelecek endişesiyle gizli oylamada bile parti başkanlarının direktiflerine direnemedikleri görülmedi mi?..

Meraklılarına söyleyelim. Hayale kapılmasınlar! CHP’nin yenilenme şansı bulunmuyor! Baykal şöyle veya böyle genel başkanlığa dönecektir. Kamuoyunu yönlendirmek uğruna Sarıgül’e atılan iftira çizilen karizmayı kurtaramadı!.. Baykal istifaya zorlandı. İrticalen konuşamadı. Kasetin propagandada kullanılacağını düşünerek peşinen Hükümet’i suçladı. F. Gülen’i övdü!.. Adeta cemaatin bürokratik şefaatine sığındı. 1999’da CHP baraja takıldığında aynı senaryoyu oynadığı için, rolünün hakkını verdi... Ne de olsa politikacılarımızın DNA’larında Bizans vardır!..

***


1999 senaryosu rötuşlanmış. İmzalar toplanıyor. Kimse adaylık düşün(e)müyor!.. Müstafi(!) genel başkanın “big brother” olarak herkesi gözetlediği biliniyor! Dili sürçüp aday isimlendirenler Baykal’ın gazabıyla sözlerini anında düzeltiyor!.. Deneyimliler gözyaşlarıyla geleceklerinin siyasal meyvelerini suluyor! Son dönemde TBMM hasretiyle Baykal’a yaltaklanan muhalif, muvafık beli yaylı fırsatçılar da üzülmesinler. Bel bağladıkları dağlara kar yağmayacak! CHP eriyecek ama mucize olmazsa, büyük yas Kurultay’da bitecek...

AKP’yi durduracak çözüm TBMM’ye dördüncü bir partinin girmesidir!..

Artık havanda su dövmeyi bırakalım!..

DİĞER YENİ YAZILAR