Yunan bankacılığı

Yunan bankalarının Türkiye’ye olan ilgisi malum. Üç banka satın aldılar. İki tanesi BDDK’dan izin bekliyor. Bizim açımızdan önemli yerleri var. Dolayısıyla bu ülke bankacılığının yakından izlenmesi gerekiyor. Yunan bankacılığının son durumuna ilişkin olarak, IMF İcra Direktörleri Kurulu’nda görüşülen Yunanistan’ın 4. madde raporunun eklerinde ilginç analizler var. IMF bu bulgularını kamuoyu ile de paylaşıyor.

Genelde iyi ama risk var
IMF, Yunan bankacılığının kârlı ve sermaye açısından güçlü olduğunu belirtiyor. Ancak son yıllarda gözlenen hızlı kredi genişlemesinden kaynaklanan risklere değinmeden de edemiyor. Genelde bulguları şöyle:

1. Kredi artış oranları diğer Avrupa Birliği üyelerinden fazla. 1999-2005 yılları arasında yıllık ortalama kredi artış oranı Yunanistan’da yüzde 23.7 iken, diğer AB ülkelerinde yüzde 6.6 olarak gerçekleşmiş. “Bu oluşum Yunan bankacılığında kırılganlıkları da beraberinde getiriyor” diyor IMF.

2. Tasfiye olunacak alacakların krediler içinde artış oranı da yüksek. Geçen yıl yüzde 22.7 oranında batık alacak artışı var. Bu tüketici kredilerinde daha belirgin.

3. IMF uzmanları, kredilerdeki bu hızlı büyümenin, ekonominin daralma ya da borsa endeksinin gerileme dönemlerinde Yunan bankacılığını diğer AB ülkelerinden daha hızlı ve olumsuz etkilediği görüşünde.

4. Batık kredilerin fazlalığını risk yönetimindeki zaafiyetlere bağlıyorlar.

5. IMF uzmanları, Yunan bankalarının, Türkiye de dahil özellikle Güneydoğu Akdeniz ülkelerindeki banka alımlarının riskleri de beraberinde getirdiği görüşündeler. Yunan bankaları 2005 sonunda bu bölgedeki bankaların yüzde 15.3’üne sahiplerdi. Bu oran şimdi daha da yükseldi. IMF bölgenin bankacılık açısından riskli olduğuna işaret ediyor. İç denetimlerinin zayıf olmasının, satın aldıkları bankaları idare etme (operasyonel) riski doğurduğunu belirtiyorlar.

Yakından takip gerek
IMF’nin bulguları böyle.Yunan bankacılığında oluşacak risklerin bizi etkileyeceği kuşkusuz. Bu nedenle denetim otoriterileri Yunan meslekdaşları ile yakın ilişkide bulunmalı.Yunanistan’da bankaların denetimi Merkez Bankası’nın yetkisinde. Bankanın başkanı Nicholas Garganas’ı tanırım. Bilgili bir bankacıdır. Türkiye’yi de iyi tanır. Bu nedenle bizim otoritelerin Yunan Merkez Bankası ile yakın bir işbirliğine girmesinde ve bunu sürdürmesinde sonsuz yarar var.