Psikolog raporu mahkemeyi ağlattı!

Zirve Yayınevi katliamının dünkü duruşmasında, öldürülen Alman vatandaşı Geske’nin Türkiye’de okuyan çocuklarının psikolog raporu da okundu. Olaydan önce okulda gayet başarılı olan iki çocuğun şimdi düştükleri bunalım herkesi üzdü

MALATYA’da Zirve Yayınevi’ne geçen yıl baskın yaparak misyonerlik yaptıkları gerekçesiyle 1’i Alman 3 kişiyi bıçakla türlü işkenceler eşliğinde katleden 7 sanıktan 5’i ilk kez aynı duruşmada hakim karşısına çıkarıldı.

Duruşmayı öldürülen Tilman Ekkhart Geske’nin eşi Suzanna Geske ile Uğur Yüksel’in annesi Hatice Yüksel de izledi. Boğazı kesilen Tilman Geske’nin, TED Koleji’nde okuyan kızı Michal Janına ile oğlu Lukas’ın bunalımda olduğu söyleyen ailenin avukatı İbrahim Kalı, çocukların durumlarını öğrenmek için okula yazı gönderdiklerini ve psikolojik danışmandan gözlemlerini anlatmasını istediklerini söyledi. Avukat Kalı, TED Koleji Psikolojik Danışmanı Duygu Geçgel’in gönderdigi yazıyı basın mensuplarına dağıttı.

Çocukların psikolojisi bozuldu

Psikolog Duygu Geçgel’in, 14 yaşında bir genç kız olan Michal Geske ile ilgili tespitleri şöyleydi: “Michal Geske okulumuza geldiği günden beri sorumluluk saygı, paylaşım, kendini ifade etme şekli ve kurallara uyma noktasından örnek öğrenci performansı sergiliyordu. Tüm bunların yanında akademik acıdan da başarılı bir öğrenciydi. Çocuklarda yakın bir kişinin kaybı ile birlikte gelen yas sürecinde aşamalar bulunmaktadır. Bunlardan biri de kaybı yok saymaktır. Michael da babasının ölümünü yok saymaktadır. Bu aşamada kişi acısını ifade etmez, duygularını bastırır. Normal rutin olaylara hiç bir şey olmamış gibi devam eder. Ancak, bu durumda kendisini içsel olarak büyük bir baskı ile karşı karşıya getirir. Tüm bunların sonucunda yaşanmamış acı ve ifade edilmemiş duygular kişide aşırı gerginlik ve bazı davranış bozukluklarına sebep olur.

Tuvalete ağlama nöbeti

Michal Geske’nin o dönemde bulunduğu psikolojik durumun daha iyi anlaşılması için yaşadığımı paylaşmak isterim. Babasının vefatından sonraki gün okuldaki bir kaç öğretmen taziye vermek üzere evlerine gitmiştik. Michal orada bulunan bir branş öğretmenine dönüp şu soruyu sormuştu: ’Öğretmenim yarınki ödevlerim ne?’

Bunun dışında bu travmanın yansımaları Michal Geske de kimi zaman derslerde kimi zaman lavabolarda bir türlü dinmek bilmeyen ağlamalar şeklinde ortaya çıktı.”

Oğlanda öz güven kaybı oldu
* Psikolog Duygu Geçgel, Tilman Geske’nin oğlu Lukas Geske’deki durumla ilgili olarak da şunları not etti: “Birinci dönemin başında anne Suzanna Geske ile yapılan görüşmede Lukas’ın 2006 yılında Hiperaktivite ve dikkat dağınıklığı tanısı doğrultusunda terapi aldığı öğrendik. Ancak, o yıl Lukas’ın duygusal, akademik bilişsel gelişimi ve aile ortamı göz önünde tutulduğunda ilaç kullanımına gerek duyulmadı. Var olan içe dönük yapısı nedeniyle duygularını çok az paylaşan Lukas Geske’nin bulunduğu yas sürecindeki duygusal dışa vurumları kimi zaman bir ders anında kimi zaman babasının mahkemesinin görüldüğü günlerde şiddetli bir ağlama krizi ile ortaya çıktı. Ayrıca derslerindeki başarısızlık benlik algısında zayıflamalara ve öz güven kaybına sebep oldu. Tüm bu seseplerden dolayı Lukas Geske kendisine tanısı konulan hiperaktivite ve dikkat bozukluğu rahatsızlığında var olan tedavi süresince iyleşme göstermediği için ilaç kullanmaya başlandı. Babanın kaybı Lukas’ı duygusal, biliçsel sosyal ve kişilik gelişimi acızından fazlasıyla olumsuz etkilemiştir.”