Gazete Vatan Logo

Asya kaplanı sineği kabusu! Tam bir enfeksiyon taşıyıcı: Kanama, şok ve ölüm

Artan sıcaklarla birlikte sivrisinek artışı paniğe neden oldu. Asya kaplanı sineği ısırıklarından şikâyet edenler ise kızarıklık, kaşıntı, şişlik, ağrı, yanma gibi belirtiler nedeniyle hastanelere koşuyor. Prof. Dr. Fatma Nurhayat Saydam, bu tür ile diğer sinekler arasındaki farkları anlatarak, neden olduğu hastalıkları bir bir sıraladı.

Asya kaplanı sineği kabusu! Tam bir enfeksiyon taşıyıcı: Kanama, şok ve ölüm

Yasin Arslan / gazetevatan.com

Türkiye’de artan sıcaklarla birlikte sivrisinek artışı halkta paniğe neden oldu. Asya Kaplanı sineği ısırıklarından şikâyet eden vatandaşlar ise kızarıklık, şişlik, ağrı, yanma belirtileriyle hastanelere akın etti. Asya Kaplanı sivrisinekleri ile ilgili gazetevatan.com’a değerlendirmelerde bulunan Yüksek İhtisas Ün Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fatma Nurhayat Saydam, bu türün diğer sivrisineklerin diğerlerinden farklı olduğunu belirterek, “Genellikle sivrisinekler gece avlanırlar. Ancak söz konusu olan Asya Kaplanı türü sivrisinekler, hem gece hem de gündüz avlanır. O nedenle bu türden sivrisineklerin yoğun olarak yaşadığı ülkelere seyahat edildiğinde, gece alınması gereken önlemler gündüz de alınmalıdır. Ayrıca bu tür sivrisinekler sadece insanları değil, aynı zamanda hayvanları da ısırmaya meyillidirler” dedi.

YOL AÇTIĞI HASTALIKLAR

Asya kaplanı türü sivrisineklerin neden olduğu hastalıkları bir bir sıralayan Prof. Dr. Saydam, “Sivrisinekler, Dünya Sağlık Örgütü tarafından da, dünyanın en çok hastalık taşıyan ve ölüme yol açan vektörü - yani hastalık taşıyıcısı- ilan edilmiştir. Başta sıtma olmak üzere, Deng ateşi gibi kanamaya da yol açan ateşli hastalıklar, Batı Nil ateşi, Japon ensefaliti gibi beyin iltihabı yapan enfeksiyonlar, Chikungunya ateşi gibi eklem iltihabı ve şiddetli ateşle seyreden enfeksiyonları bulaştırabilmektedir. Burada bilinmesi gereken şudur; sivrisinekler bizzat bu hastalıklara yol açmaz, ancak yukarıda saydığımız hastalıklara neden olan mikroorganizmaları taşıyıcı yani vektör görevi görürler” ifadelerini kullandı.

Haberin Devamı

"GEMİ İLE BİLE GELİYORLAR"

Prof. Dr. Saydam, “Bu hastalıklara yol açan sivrisineklerin dünyadaki dağılımı; Orta ve Güney Amerika, Orta ve Güney Afrika, Avustralya, Yeni Zelanda ve Güneybatı Pasifik bölgeleridir. Ancak bu bölgelerden uçak veya gemi ile sivrisineklerin taşınabildiği gösterilmiştir” şeklinde konuştu.

"KANAMALARA VE ŞOKA YOL AÇMAKTADIR"

Isırıklar ile birçok farklı mikrop türünün insanlara bulaştığını söyleyen Prof. Dr. Saydam, “Farklı sivrisinek türleri farklı hastalıkları bulaştırmaktadır. Örneğin sıtma hastalığı anofel cinsi sivrisinekler aracılığı ile bulaşır. Asya kaplanı türü sivrisinekler ise özellikle birkaç önemli hastalığa yol açmaktadır. Bunlardan birisi olan Chikungunya hastalığında yüksek ateş, ciltte döküntü, kas eklem ağrıları, şiddetli bulantı ve kusma görülür. Hatta kronik eklem iltihabına neden olmaktadır. Başka bir hastalık ise Deng ateşidir; şiddetli ateş, baş ve kas ağrısına ek olarak kanamalara ve şoka yol açmaktadır. Ensefalit dediğimiz beyin iltihabı yapan mikroorganizmaları da maalesef bu tür sivrisinekler taşımaktadır” dedi.

Haberin Devamı

YENİ BİR SALGINA NEDEN OLUR MU?

Sivrisinek kaynaklı enfeksiyonların genellikle erişkin ve çocuklarda birbirine benzer olduğuna dikkati çeken Prof. Dr. Saydam, bazılarının anneden bebeğe gebelik sırasında bulaşabildiğini belirterek, “Bu hastalıklar zaten görüldükleri bölgelerde ufak çaplı salgınlara yol açmaktadır. Ülkemizi ya da dünyayı endişelendirecek çapta büyük salgınlar veya pandemilere yol açmamalarının belki de en büyük bedeni, bu mikropları taşıyan sivrisineklerin belli coğrafik alanlarda yaşaması ve çoğalmasıdır. Ancak dünya çapında seyahatlerin artması, bu hastalıkların ülkemizde de görülmesine yol açmıştır. Ancak endişe verici tarzda bir salgına dönüşmemiştir” uyarısında bulundu.

Haberin Devamı

KORUNMAK İÇİN NELER YAPILMALI?

Prof. Dr. Saydam, bu sivrisineklerden korunmak için yapılması gerekenleri şu ifadelerle anlattı: “Asya Kaplanı sivrisineklerinin görüldüğü ülkelere seyahat eden kişilerin mutlaka gündüz vakti de uzun kollu giyinmeleri, uyuyacaksa cibinlik kullanması ve açıkta olan kol ve bacak kısımlarına sivrisinek kovucu sürmeleri gereklidir. Genel kural olarak şunu da belirtmeliyim ki; klimalı ortamlarda bu tür önlemler alınmasına gerek yoktur. Sivrisineklerin yaşadığı bölgelerde ise suların temizliği, sivrisineklerin üremesi ile yeterince mücadele edilmesi şarttır.”