Semi Ne Demek, Tdk Sözlük Anlamı Nedir? Din Kültüründe Semi Ne Anlama Gelir?
Semi kelimesi Arapça kökenlidir ve Sem sözcüğünden türetilmiştir. Kelimenin sözlük anlamı işitmektir. Birçok tamlamada ve birleşik isimde kullanılan kelime, Kuran'ı Kerim'deki birçok ayette de geçmektedir.
Semi Ne Demek?
Semi kelimesi üç farklı anlamda kullanılmaktadır. İlk anlamı duymaktır. Kulağına çalınmak ve kulak misafiri olmak deyimleriyle eş anlamlı olan sözcük, söz dinlemek manasında da kullanılır. Özellikle divan edebiyatında "guş" kelimesi de semi anlamına gelir. Guş-u huş tamlaması ise can kulağıyla dinlemek demektir.
Semi Kelimesinin TDK Sözlük Anlamı Nedir?
Semi kelimesinin TDK sözlük anlamı, bir sözü işitmek ve kulak kesilmektir. Bu sözcük birçok tamlamanın içinde de yer alır. Örneğin Sem-i Hikmet, büyüklerin ibret ve hikmet dolu sözlerini dinlemek ve bunlardan ders çıkarmak anlamına gelir. Sem-i hikmet kişilerin erken yaşta olgunlaşmasını sağlar ve aynı hataları tekrarlamasına mani olur.
Semi-üd Dua ise kendisine dua eden müminleri duyan ve duaları kabul eden Allah demektir. Hem Arapça hem de Farsça konuşulan ülkelerde yaygın bir şekilde kullanılan Semi'na ve Ata'na deyimi, son yıllarda ülkemizde de popüler olmuştur.
Semi'na ve Ata'na, "söylediğin sözleri, emirleri ya da ikazları duyduk ve kabul ediyoruz." manasına gelir. Bu söz birinin emrini ya da ricasını kabul ettiğini ve yerine getireceğini beyan etmek için kullanılır. Türkiye'de bu deyimin karşılığı olarak "baş üstüne" sözcüğü kullanılmaktadır.
Din Kültüründe Semi Ne Anlama Gelir?
Din kültüründe semi sözcüğü Allah'ın 99 güzel isminden biridir. Allah, tüm eksikliklerden münezzehtir. Bu nedenle, söylenen her şeyi işitir. O kullarının fısıltıyla söylediklerini hatta içinden geçirdiklerini bile duyar.
Nisa Suresinin 134. ayetinde Semi ve Basar isimleri bir arada yer almaktadır. Bu ayette Allah'ın her şeyi işittiği ve gördüğü bildirilir. Mümin Suresinin 20. ayetinde ise Allah'ın her şeyi hakkıyla duyduğundan ve adil bir şekilde hükmettiğinden bahsedilir.
Allah'ın sıfatlarına ve isimlerine vakıf olan mümin kullar, yüce yaratıcıdan hiçbir şeyin gizlenemeyeceğini, her şeyin onun bilgisi ve izni dahilinde olduğunu bilirler. Bu nedenle sadece ibadet ederken değil, günlük hayatta da bir mümine yakışacak şekilde davranıp konuşurlar.
