Sedef Şahin oyunculuk sektöründe yaşananları anlattı: Menajerler biat etmeyenin hayatını karartıyor
Oyunculuk sektöründeki tekelleşme yüzünden kendisinin de çok mağdur olduğunu söyleyen Sedef Şahin, büyük menajerlik şirketlerinin, güçlü yapımcılarla işbirliği yaptığını belirterek, "Konservatuvar mezunuyum. Yüksek lisansımı oyunculuk üzerine yapıyorum. Bu kadar eğitime, hayatımı oyunculuğa adamama rağmen mesleğimi yapamıyorum, geçim sıkıntısı yaşıyorum." diye konuştu.

Ekran yolculuğuna 12 yaşında başladığını belirten ancak son yıllarda ekranda mesleğini yapamadığını açıklayan Şahin, sözlerine şöyle devam etti: "5 yıl öncesine kadar iş bulabiliyordum. Ne oldu, bir anda yeteneksizleştim mi? Hayır! Mesele yetenek değil çünkü, mesele hangi menajerlik şirketiyle çalıştığın. Güçlü olan güçsüzün kafasını eziyor. Sektöre adil bir düzen gelmesi gerekiyor"
Bitip tükenmeyen şikayetler üzerine Rekabet Kurulu'nun devreye girerek 21 menajerlik şirketi ve kast ajansına soruşturma başlatması, sanat dünyası tarafından takdirle karşılandı. Ünlüler, yıllardır kendilerine baskı uygulayan menajerlere ve tekelleşmeye karşı isyan bayrağı açtı. Oyuncu Sedef Şahin de oyunculuk sektöründe yaşananları Günaydın'dan Tuba Kalçık'a anlattı... Hayatını oyunculuğa adadığını ancak sistemdeki bozuk düzen yüzünden mesleğini yapamadığını belirten Şahin, özellikle büyük bütçeli işlerde menajerlerin kadroyu hep kendi oyuncularıyla doldurduğunu söyleyerek "Bu yüzden projeler hep belli isimler üzerinden dönüyor. Güçlü olan güçsüz olanın kafasını eziyor" dedi.
Bize kendinizden bahseder misiniz?
Pera Güzel Sanatlar Lisesi Tiyatro Bölümü'nden birincilikle mezun oldum. Daha sonra İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvarı'ndan mezun oldum. Şimdi de İleri Oyunculuk üzerine yüksek lisans yapıyorum, aynı zamanda eğitmenlik de yapıyorum. Yıldız Kenter hocamdı, kendisiyle 2 kişilik oyun olan Kraliçe Lear'ı oynadım. Yıldız Hoca'nın son oyunuydu. Bu kadar eğitim almama rağmen 5 yıl öncesine kadar iş bulabiliyorken, bir anda yeteneksizleştim de mi iş bulamıyorum?
ESKİDEN SEKTÖR TEMİZDİ
Neden iş bulamıyorsunuz?
12 yaşımdan beri TV'de oyunculuk yapıyorum. Hayatımı bu mesleğe adadım. 7-8 yıl öncesine kadar sürekli iş yapıyordum ama uzun süredir ekranda mesleğimi yapamıyorum. 3 sene önce de sektörden vazgeçtim. Tiyatroya yöneldim. Oyunculuk dışında yapacak başka bir şeyim yok. Eskiden sektör çok daha temizdi. Şimdi işler başka türlü yürüyor.
GÜÇLÜ OYUNCULAR DA BOZUK SİSTEME SU TAŞIYOR
Sosyal medyadaki paylaşımınızda sektördeki bu tekelleşmeye yönelik "Çok ah aldınız" dediniz. Bunu biraz açar mısınız?
İşim çok defa elimden alındı. Çok usta diye bilinen bir kadın oyuncu mesela benim diziyle anlaşmama rağmen kendi tanıdığı başka bir oyuncuyu benim rolüme koydurdu. Bu kadının bana yaptığı şiddet değil mi? Ekmeğimle oynandı. Sadece menajerler tekelleşmeye aracı olmuyor. Sözü geçen büyük oyuncular da bu tekelleşmeye su taşıyor. Kendi istedikleri oyuncuları başkasının ayağını kaydırarak rolü onlara verdiriyor. Dişlerim kısa diye rol vermeyenler bile oldu. O kadar saçma sebepler sunuyorlar. Sektörde büyük bir adaletsizlik var. Ben adalet istiyorum. Eşit şartlarda mesleğimizi yapamıyoruz. Özellikle büyük bütçeli işlerde menajerler kadroyu hep kendi oyuncularıyla dolduruyor. Büyük menajerlik şirketleri zaten sektördeki güçlü yapımcıların yanına çadır kurmuş durumda. Projeler de hep belli isimler üzerinden dönüyor bu yüzden. Zaten büyük menajerlik şirketlerine girmek de kolay değil. Kapıları bizim gibi oyunculara kapalı.
Bizim gibi sadece mesleğini yapmaya çalışanların şansı yok ne yazık ki... Bunu herkes biliyor. Kimse bilmiyorum demesin. Rekabet Kurulu tekelleşmeye yönelik soruşturmaya başladığı zaman çok heyecanlandım açıkçası. Adil bir düzen gelmesi gerekiyor sektöre. Eğitmenlik yaptığım için biliyorum, yeni nesildeki oyuncular menajer bulamıyor. 'Hocam ne yapacağız?' diye bize soruyorlar. Çok yetenekli oyuncularımız var ama fırsat verilmediği için kendilerini gösteremiyorlar. Bir projede önce başroller belirleniyor. Başroller de zaten belli menajerlik şirketlerinin oyuncuları arasından seçiliyor.
Bizim gibi deneyimli oyunculara yer bile kalmıyor. Mesele yetenekli olmak değil, mesele hangi menajerlik şirketinin oyuncususun? Güçlü olan, güçsüzün kafasını eziyor. Bir de şunu söylemek isterim, menajerler cast direktörlüğü yapmamalı. Cast direktörleri de menajerlik yapmamalı. Bu değişmez ise yine aynı isimleri görmeye devam ederiz. Bir şeylerin yanlış gittiği ortada. Seyirci de bıktı. Hep aynı isimler, aynı yüzler... Magazin dünyası da bu isimleri parlatıyor, popüler hale getiriyorlar. Biz bu tekelleşmeyle birlikte hem kültürsanatta yozlaşma hem de büyük bir adaletsizlik yaşıyoruz.
FETTAHOĞLU TEKELLEŞME YÜZÜNDEN CANINA KIYDI
Sektörde tekelleşme var mı sizce? Sizin buna dair başınızdan geçen olaylar oldu mu?
Var tabii ki. Mesela tiyatro oyunuma gelip, beni çok beğeniyorlar sıra sektörde iş vermeye gelince, yapmıyorlar. 'Neden olmuyor?' diye sorduğumda ise 'Orada işler başka türlü yürüyor' diyorlar. Çok yetenekli çok daha iyi oyuncular alt rollerde oynuyor, başroller ise öyle değil. Başroller neye göre seçiliyor? Yetenekli olanların hakkı yeniyor. Sektörde çok ciddi bir tekelleşme de var. Bundan dolayı da esas şiddeti bizim gibi mağdur oyuncular görüyor. Bu şiddeti de hem kadın hem de erkek oyuncular yaşıyor. Seda Fettahoğlu sektördeki tekelleşmeye dayanamadığı için intihar etti. Zaten yaşananların en somut örneğidir Seda Fettahoğlu. Hayatımızı oyunculuğa adadık ama mesleğimizi yapamıyoruz. Hayatında üç tane kitap okumamış insanlar bize oyunculuk satmaya çalışıyor.
SEKTÖRE ADALETİN GELECEĞİNE İNANIYORUM
Sektörde korku imparatorluğu var mı sizce?
Tabii ki var. Mesleğimiz de ayaklar altına alındı. Eskiden oyuncularımız hem çok bilgili hem de çok yetenekliydi... Şimdi konuşulan oyunculara bakın. Sadece dış görünüşüne yatırım yapıyorlar, kendilerini geliştirmek için yatırım yapan çok az oyuncu var. Herkes artık hak ettiği yerde hak ettiği kadar olsun. Halkı da küçümsüyor bu tekelleşmeyi yapanlar. Hak etmeyenler başrolde oynuyor ve bu sistem belli isimler üzerinden dönüyor. Halka da sürekli belli isimleri dayatıyorlar. Zaten bundan dolayı sektördeki tekelleşmeye yönelik toplumda da tepki var. Sektör artık kendi içini temizlemeli. İnanıyorum, sektöre adalet gelecek. Bu devran böyle dönmez.
ÇOK ÜNLÜ BİR OYUNCU OLMAK İÇİN BEDEL ÖDEMENİZ GEREKİYOR
Kadın oyuncu olarak gelinen noktayı nasıl yorumluyorsunuz?
Bu adaletsizliğe karşı hâlâ direniyorum yoksa canıma kıyardım. Tiyatro yaparak hayata tutunmaya çalışıyorum. Sektördeki adaletsizlikten dolayı çok ahımı aldılar. Çok ünlü ya da çok konuşulan bir oyuncu olmak istiyorsanız bedel ödemeniz gerekiyor. Ya bedeninizle ya ruhunuzla ya da ahlakınızla ödüyorsunuz bu bedeli. Bizim gibi bu işe gönül vermiş insanlar ise mesleğini yapmakta zorlanıyor. Geçim sıkıntısı yaşıyoruz...