Zümrüt Apartmanı'nın yıkılış nedeni kesinleşti

Örf, TÜRKKONUT'un Ankara-Eryaman'daki tesislerinde Zümrüt Apartmanı'na ait beton ve demir numunelerine taşıma gücü ve çekme mukavemeti testi yaptırdı. Kameralar önünde yapılan testlerde en az 17 N/mm2 olması gereken beton taşıma gücünün Zümrüt Apartmanı'nda 8.7 N/mm2 olduğu tespit edildi. Elle parçalanır haldeki Zümrüt Apartmanı'na ait beton numunesi Konya'daki faciayı bir kez daha hafızalarda canlandırdı. Testte, TÜRKKONUT inşaatlarından alınan bir diğer beton örneğinin taşıma gücü ise 42.7 N/mm2 olarak hesaplandı. Zümrüt Apartmanı'ndan alınan örnekler, demirin çekme ve akma mukavemeti testlerinde ise standardın üzerinde çıktı.

Testler sonrasında gazetecilerin sorularını yanıtlayan TÜRKKONUT Genel Müdürü Selahattin Örf, "Bu olayda çok spesifik olarak şu gerçeği gördük; beton kalitesi standardın yarısının da altında bir değere sahip. Betonarmede özellikle taşıyıcı sistemlerde demir ve betonun birlikte çalışma özelliği vardır. Bunlardan bir tanesinin zayıf ya da uygun olmayışı binanın ayakta durma ihtimalini oldukça riske eder. Deneylerde de görüldüğü gibi Zümrüt Apartmanı'nın betonu son derece kalitesiz bir üretim sonucu orntaya çıkmış" diye konuştu.

Yıkılan Zümrüt Apartmanı için 'malzemeden çalma' diye bir tabirin kullanılmasının beton açısından yanlış olacağını vurgulayan Örf şunları kaydetti: "Sonuçta beton, kum, çakıl, çimento, su karışımıdır. Bunların hepsinin standarda uygun olarak karışımda yer alması yeterli olmuyor. Kum ve çakılın yıkanmış temiz malzemeden olması gerekmekte. Su-çimento oranının standardın öngördüğü ölçülerde olması, işlenirken ki akışkanlık ve kalıba tam olarak doldurulması, bittikten sonraki bakımının tam olarak yapılması da önemli faktörler. Bu faktörlerin hepsinin uygulanmış olması gerekiyor. Bunlardan birisinin eksik kalması böyle sonuçların ortaya çıkmasına neden olabiliyor. Yapılan test sonuçlarına göre, demir için olumsuz bir durum söz konusu değil. Demirin kalitesinin normal değerlerde olduğunu saptadık. Ne yazık ki beton, olması gereken minimum değerin de yarısının altında bir veri ortaya koydu. Bu durum bir teknik eleman için oldukça üzücü bir olay".

Örf, bir soru üzerine, Zümrüt Apartmanı'nın hizmete sokulma tarihinin 1997 olduğunu anımsatarak, "Bu bina 7 yıl kullanılmış. Bu binada insanlar yaşamış, benzer binalarda da yaşayan insanlarımız var. Her an yıkılma tehlikesiyle burun buruna gelmiş binalar olabilir. Bunlar ancak testlerle ortaya çıkabilir" açıklamasında bulundu. Zümrüt Apartmanı'nın hangi sebeple yıkılmış olabileceği sorulduğunda ise Örf, "Binanın stabilitesi o kadar kritik bir noktaya gelmiş ki, binanın yıkılış nedeni; bir dinamik yükün yer değiştirmesi, örneğin mutfaktaki buzdolabının salona taşınması olabilir. Ya da dinamik bir yükün yer değiştirmesi veya küçük bir zemin hareketi olabilir" dedi.