Gazete Vatan Logo

Turgut Uyar vefatının 35. yılında anılıyor! Turgut Uyar kimdir? Turgut Uyar şiirleri ve sözleri...

Turgut Uyar vefatının 35. yılında anılıyor. Cemal Süreya, Edip Cansever, İlhan Berk, Ece Ayhan gibi isimlerin yer aldığı İkinci Yeni şiir akımının önemli şairlerinden Turgut Uyar'ın bugün ölüm yıl dönümü. Peki, Turgut Uyar kimdir? İşte Turgut Uyar şiirleri, kitapları ve hayatı...

Turgut Uyar vefatının 35. yılında anılıyor! Turgut Uyar kimdir? Turgut Uyar şiirleri ve sözleri...

Göğe Bakma Durağı, Acıyor gibi unutulmaz şiirleri yazan İkinci Yeni akımının öncülerinden Turgut Uyar, 35 yıl önce bugün aramızdan ayrıldı. Unutulmaz şair Turgut Uyar bize, şiirin en saf halini tanıttı. Peki, Turgut Uyar kimdir? İşte Turgut Uyar hakkında bilmeniz gerekenler...

TURGUT UYAR KİMDİR?

Usta şair Uyar, 4 Ağustos 1927'de Ankara'da doğdu, ilkokulu babasının memuriyeti nedeniyle İstanbul ve Eskişehir'de tamamladı.

Bir şiirindeki "İkimiz birden sevinebiliriz göğe bakalım" mısrasıyla, 'insanların sahip olduğu güzelliklerin herkese eşit olarak dağıtıldığını ve onları görebilmek için büyük çaba sarf etmeden, sadece başını kaldırıp bakmanın yeterli olduğunu' aktaran şair, ilkokul yıllarında manzumeler yazmaya başladı, Hayyam, Nedim, Yahya Kemal, Tevfik Fikret, Ahmet Haşim gibi şairlerin eserlerini okudu.

Yatılı olarak 1941'de Konya Askeri Ortaokuluna giren şair, Bursa Askeri Lisesinde eğitime başladı, 1947'de Askeri Memurlar Okulundan mezun oldu. Uyar, 1948'de personel subayı olarak ilk görev yeri Kars'ın Posof ilçesine (Ardahan) tayin oldu. Daha sonra Terme Askerlik Şubesine, oradan da Ankara’ya atanan Uyar, Ankara’da Kara Kuvvetleri Komutanlığı Personel Dairesi Başkanlığında üsteğmen olarak görev yaptı.

Haberin Devamı

"Yad" isimli ilk şiiri 1947'de Yedigün dergisinde yayımlanan şair, 1948'de Kaynak dergisinin açtığı bir şiir yarışmasında ikincilik kazandı. Yarışmadan sonra, seçici kurulda bulunan şair-yazar Nurullah Ataç, birincilik adayının Uyar olduğunu açıklayarak, ileride çok iyi bir şair olacağını söyledi.

İlk kitabı "Arz-ı Hal" 1949'da Kaynak Yayınlarından çıkan Uyar, 1952’de "Türkiyem" adlı ikinci kitabını Nurullah Ataç'ın ön sözüyle yayımladı. Kitap, o ve sonraki dönemlerin ünlü şairlerinin kitaplarının yayımlandığı yayınevlerinden biri olan Varlık Yayınlarından çıktı.

"İKİMİZ BİRDEN SEVİNEBİLİRİZ GÖĞE BAKALIM"

Turgut Uyar'ın 1959'da yayımladığı üçüncü kitabı "Dünyanın En Güzel Arabistanı"nda yer alan şiirlerden biri olan "Göğe Bakma Durağı", kendi şiir serüveni içerisinde hem oluşturulan modern yapı ve ses, hem de modernist yaklaşımlarla yeni imgeler kurma açısından dönüm noktası olarak gösterildi.

Haberin Devamı

Kendi şiir ırmağını yeni bir akışa yönlendirdiği dönemde yazdığı şiirlerden biri olan "Göğe Bakma Durağı"nda Uyar, yeni döneminin hemen tüm özelliklerini barındıran bir metin olarak, gerek şairin duyarlığı, gerekse poetik anlayışı bakımından yenileşmenin, modernleşmenin belirgin izlerini taşıdı.

Ayrıca "Göğe Bakma Durağı" isimli şiir, "Dünyanın En Güzel Arabistanı"ndaki öteki şiirlerle birlikte okunduğu zaman anlaşılacak şekilde yazıldığı için edebiyatçılar tarafından, bağımsız bir metin olmak yerine Turgut Uyar şiirinin ana gövdesinin homojen bölgelerinden biri olarak tarif edildi.

Şairin, şiirlerinin yanı sıra, şiirinin poetikasını ortaya koyduğu "Efendimiz Acemilik", "Çıkmazın Güzelliği" gibi yazıları Türk şiirinin bir döneminin kavranmasında başvurulan temel metinler arasında yer aldı. Uyar, Abdülhak Hamid Tarhan'dan Orhan Veli Kanık'a kadar geçen süreci, her şairin bir şiirini esas alarak incelemeye tabi tuttu.

Haberin Devamı

Uyar'ın şiirleri İngilizce, Fransızca ve Sırpçaya çevrildi, kitapları ve yazıları Varlık, Yeditepe, Pazar Postası, Dost, Değişim, Türk Dili, Yedigün, Kaynak, Şimdilik, Forum, Yeni Dergi, Hürriyet Gösteri, Milliyet Sanat, Düşün, Dönem ve Papirüs dergilerinde yayımlandı. Şair, Hüseyin Cöntürk’ün çıkardığı Dönem dergisinin kurucuları arasında da yer aldı.

İlk evliliğini Yezdan Şener ile yaparak 18 yaşında baba olan Uyar'ın bu evlilikten Semiramis, Şeyda ve Tunga, 1969'da yazar Tomris Uyar'la yaptığı ikinci evlilikten Turgut adlı çocukları oldu.

Tomris Uyar, Turgut Uyar ile tanışmalarını şöyle anlatır:“1966 yılında ben zaten Cemal Süreya’dan ayrılmak üzereydim. O da eşinden ayrılmıştı. İstanbul’a gelmişti çocuklarıyla. Burada tanıştık. Asıl tanışmamız herhalde o, çünkü o zaman daha bir yakın oturup konuşma fırsatını bulduk ve mektuplaşmaya başladık.Bu mektuplar önce sadece şiir üzerine mektuplardı. Hâlâ duruyor bende. Genellikle onun şiir üzerine düşünceleri, benim onun şiirleri üzerine düşüncelerim…Ve anladığım kadarıyla çok sıkışık bir dönem geçiriyordu. Yani evlilik hayatında bir süredir yaşadığı tedirginlik ve uyumsuzluk şiirini de etkilemişti, yedi yıldır şiir yazmıyordu. Esin periliği olarak ifade etmek istemiyorum ama herhalde çok konuştuğum, çok dürttüğüm, yazmasını çok rica ettiğim için diyeyim, yavaş yavaş şiir yazma isteği yeniden doğdu.

Haberin Devamı

Uyar, 1958 yılında, zorunlu hizmetini tamamladıktan sonra yüzbaşı rütbesindeyken ordudan ayrıldı. Ankara’da, SEKA İrtibat Bürosunda ve Sanayi Bakanlığında memur olarak çalıştı. 1969'da emekliye ayrılarak İstanbul’a yerleşen Uyar, 22 Ağustos 1985'te siroz hastalığı nedeniyle yaşamını yitirdi.

TURGUT UYAR ESERLERİ

Uyar'ın "Tütünler Islak" kitabı 1963 Yeditepe Şiir Armağanı, Tomris Uyar'la birlikte Lucretius'tan yaptığı "Evrenin Yapısı" çevirisiyle 1975 Türk Dil Kurumu Çeviri Ödülü, "Kayayı Delen İncir" 1983 Behçet Necatigil Şiir Ödülü, yeni şiirlerinin eklendiği ve tüm şiirlerini toplayan "Büyük Saat" kitabıyla 1984 Sedat Simavi Vakfı Edebiyat Ödülü'ne layık görüldü.

Şair, şiir dalında "Arz-ı Hal", "Türkiyem", "Dünyanın En Güzel Arabistanı", "Tütünler Islak", "Her Pazartesi", "Divan", "Toplandılar", "Kayayı Delen İncir", "Büyük Saat", inceleme dalında "Bir Şiirden", eleştiri dalında "Sonsuz ve Öbürü" eserlerini okuyucuyla buluşturdu.

İşte Turgut Uyar'ın unutulmaz şiirlerinden bazıları...
Göğe Bakma Durağı
İkimiz birden sevinebiliriz göğe bakalım
Şu kaçamak ışıklardan şu şeker kamışlarından
Bebe dişlerinden güneşlerden yaban otlarından
Durmadan harcadığım şu gözlerimi al kurtar
Şu aranıp duran korkak ellerimi tut
Bu evleri atla bu evleri de bunları da
Göğe bakalım
Falanca durağa şimdi geliriz göğe bakalım
İnecek var deriz otobüs durur ineriz
Bu karanlık böyle iyi afferin Tanrıya
Herkes uyusun iyi oluyor hoşlanıyorum
Hırsızlar polisler açlar toklar uyusun
Herkes uyusun bir seni uyutmam birde ben uyumam
Herkes yokken biz oluruz biz uyumıyalım
Nasıl olsa sarhoşuz nasıl olsa öpüşürüz sokaklarda
Beni bırak göğe bakalım
Senin bu ellerinde ne var bilmiyorum göğe bakalım
Tuttukca güçleniyorum kalabalık oluyorum
Bu senin eski zaman gözlerin yalnız gibi ağaçlar gibi
Sularım ısınsın diye bakıyorum ısınıyor
Seni aldım bu sunturlu yere getirdim
Sayısız penceren vardı bir bir kapattım
Bana dönesin diye bir bir kapattım
Şimdi otobüs gelir biner gideriz
Dönmiyeceğimiz bir yer beğen başka türlüsü güç
Bir ellerin bir ellerim yeter belliyelim yetsin
Seni aldım bana ayırdım durma kendini hatırlat
Durma kendini hatırlat
Durma göğe bakalım
Tomris
"senin için alışılmış şeyler söyleyemem sana yaraşmaz
kış gecesi amcamızdır bahar yakından kardeşimiz
alır başımı erzincan’a giderim seni düşünmek için
dörtlükleri bozarım çünkü dağlar ne güne duruyor
kıyılar ve eskimeyen her şey seni anlatmak için
bir bozuk saattir yüreğim hep sende durur
ne var ki ıslanır gider coskunluğum durmadan
durmadan
dağ biraz daha benden deniz her zaman senden
hiçbir dileğimiz yok şimdilik tarihten coğrafyadan
kimselere benzemesin isterim seni övdüğüm
seni övdüğüm zaman
güzel bir çingene yalnız başına dolaşmalı kırlarda
seni övdüğüm zaman"
Çünkü herkesin bir gideni vardır
"Herkesin
Bir umudu vardır,
Bir savaşı,
Bir kaybedişi,
Bir acısı,
Bir yalnızlığı,
Bir hüznü…
Çünkü herkesin bir gideni vardır,
İçinden bir türlü uğurlayamadığı…"