Gazete Vatan Logo

'Devlet de maden sahipleri de 18 madenciye ölmeyi emretti'

Ermenek faciasının bilirkişi raporu açıklandı...

'Devlet de maden sahipleri de 18 madenciye ölmeyi emretti'

Ermenek için bilirkişi raporundan: Olay doğal afet değildir. Çalışanlar acil çıkış yollarını biliyor, ancak hiç tatbikat yapılmadığından nasıl çıkılacağını bilmiyordu. Yapılan keşiflerde, çalışanların acil durumlarda kullanması için uygun ekipmanları olmadığı için Maden Genel Müdürlüğü denetmenleri madeni kapattı. Ancak 45 gün sonra hiçbir kusuru giderilmeden yeniden açıldı. Devlet de maden sahipleriyle birlikte asli kusurludur.

Karaman’ın Ermenek ilçesindeki kömür ocağında meydana gelen su baskını sonrası 18 işçinin hayatını kaybetmesiyle ilgili hazırlanan bilirkişi raporunda, çalışanların acil çıkış yollarını bildiği fakat yeterli tatbikat yapılmamasından dolayı felaket karşısında paniğe kapıldıkları bildirildi. Bilirkişi raporunda, yeraltı kömür üretimi çalışmaları sırasında ani su patlaması olduğu, galerileri kısa zamanda dolduran su ve beraberindeki kömür, çamur, tahkimat malzemelerinin ocakta çalışanların çoğunluğunun kaçmasına fırsat vermediği belirtildi. Kazaya sebep olan suyun eski göçükte depolanan, uzun süre bekleyerek kömürle reaksiyona giren ve kükürt oranı yükselen yeraltı rezervuar suyu olduğu ifade edilen raporda, çalışma yapılan kısımla eski imalat arasında güvenli mesafe bırakılmadığı için eski imalatlardan gelen şiddetli suyun toplu ölümlere neden olduğu dile getirildi.

Haberin Devamı

Eksik üstüne eksik

Ruhsat sahibi ve rodövansçı firma sahiplerinin imalat haritalarıyla bunların aplikasyonunu yapmadığı ve yaptırmadığı için yönetmelik hükümlerine aykırı davrandığı vurgulanarak, “Plan üzerine yapılan çalışmalar zamanında işlenmemiştir. Özellikle eski imalat bölgelerine yaklaşıldığında yapılan çalışmalar plan üzerine daha sıklıkla konulmalıdır. Plan üzerinde ölçüm tarihleri konulmamıştır. Vinç motorunun acil durumlarda durdurulmasını sağlayacak ‘acil durdurma butonu’ erişim alanının dışındadır” ifadelerine yer verildi. Maden direklerinin dokunma sonucu düşecek hale geldiği anlatılan raporda, olabilecek yeraltı suları ve eski imalat birikme sularının öngörülmeden üretim ve hazırlık çalışmalarının yapıldığına işaret edildi.

Haberin Devamı

Sondaj yapılsaydı bu felaket olmazdı

Alınan ifadelerin tamamında uzun metrajlı sondajların yapılmadığı, sadece burgu ile en fazla 3 metrelik delikler delindiğinin belirtildiği açıklanan raporda, “25 metre ve üzeri sondajlar yapılsaydı, bu denli büyük felaket yaşanmayacaktı. Su gelirinin belirlenmesiyle önlemler de beraberinde alınacaktı” denildi.

Tahliye borusu da uygun değildi

Eski imalatlardan gelebilecek suların boşaltılması için gereken tahliye borularının uygun şekilde olmadığının görüldüğü aktarılan raporda, olası tehlikelere karşı önceden önlem alınmadığı, barajların kalınlığının olabilecek zararlara karşı kolayca açılabilecek özellikte olduğunu vurgulandı.

Bir kere bile tatbikat yapılmadı

Raporda, “Yılda en az bir defa düzenli tatbikatlar yapıldığına dair bilgi ve belgeye rastlanmamıştır. Eğer bu tatbikatlar yapılmış olsaydı, çalışanlar acil durumda daha bilinçli hareket edebilirlerdi ve bu felaket meydana gelmezdi” görüşüne yer verilerek, şöyle devam edildi:

Haberin Devamı

“Kaza sonrası hayatını kaybedenlerin bulunduğu konum, onların çıkışa veya daha güvenli bölgelere doğru hareket ettiğini göstermektedir. Dolayısıyla çalışanlar acil çıkış yollarını bilmelerine rağmen yeterli tatbikat yapılmamış olmasından dolayı felaket karşısında paniğe kapılmışlardır. Yapılan keşiflerde çalışanların acil durumlarda kullanması için uygun ekipmanların olmadığı görülmüştür. Jeneratörün gücü trafo gücüyle uyumlu seçilmediğinden su baskını sonrası gereken enerji ihtiyacını karşılayamadığı anlaşılmıştır. Su baskını meydana gelme ihtimaline karşı çalışır halde büyük güçlü motor pompa sistemlerinin de bulundurulmadığı anlaşılmıştır. Makine parkı bu haliyle maden ocağının ihtiyacını karşılamayacak haldedir. Keşif sırasında yapılan tespitlerde kabloların yürüme yolu üzerinde dağınık şekilde yer yer birikmiş su ve çamur içinden geçtikleri görülmüştür. Buna ek olarak yürürken denge sağlamak için kablolara tutunmak zorunda kalınmıştır.”

Her malzeme yetersiz

Haberin Devamı

Maden ocağının mevcut elektrik motorlarının elektrik panoları, tesisat kabloları ve makine parkının yetersiz, yedeksiz ve acil durumlara müdahale edemeyecek şekilde olduğuna dikkat çekilerek, “Has Şekerler Firması’nın 2014 yılı imalat haritası ile daha önceki imalat haritalarının çakıştırılmadığı görülmüştür. Geçmiş yıllarda iki defa eski imalatla ilişkilendirilebilecek küçük su patlamalarıyla karşılaşılmış, ciddi bir tehlike olmadığı için bunlar kendi imkanlarıyla çözülmüştür. Bu karşılaşılan durum, üretim esnasında olabilecek ‘rutin’ hadiseler olarak değerlendirildiği için daimi nezaretçi defterine de yazılmamıştır” ifadelerine yer verildi.

Ermenek’te meydana gelen olayın faciaya dönüşmesinin temel teknik nedenlerinin başında detaylı, jeoloji, jeofizik ve hidrojeolojik yapılarının ortaya konmasını sağlayacak çalışmaların yeterli yetkinlikle yapılmaması olarak açıklandı.

Doğal afet değil kontrol bile edilmemiş

BİLİRKİŞİ heyetinin raporunda, kazaya sebep olan su baskınının kesinlikle “doğal afet” olmadığı vurgulandı. 2010’dan beri üretimin yapıldığı maden ocağında artı 962 kotundan, kazanın olduğu artı 815 kotuna kadar kontrol sondajı yapılmadan ilerlendiği belirtilerek, şunlar kaydedildi: “Mühendislerin ellerinde eski imalat haritaları ve kontrol sondaj imkanları olmadığı için eski galeriye tehlikeli şekilde fazla yaklaşılmıştır. Zaman içinde basınç eşik değerini aşarak tıpkı ‘baraj duvarının yıkılması gibi’ suyun patlayarak, maden galerisinin içine dolması sonucu kaza meydana gelmiştir. Göçertilmeyen galeriler ileriki yıllarda yeraltı sularının birikmesiyle ‘yeraltında bir havuz oluşmasına’ sebep olmuş ve su patlamasına sebep olan rezervuar bu şekilde oluşmuştur.”

Boğularak öldüler...

RAPORDA madencilerin nasıl öldüğü şöyle anlatıldı. “Çok hızlı gelen bu su ve çamur karışımı baskınından kaçamayan çalışanlar boğularak vefat etmiştir. Eğer üretime veya hazırlık çalışmalarına başlanmadan önce kontrol sondajları gerekli sıklıkta ve metrajlarda yapılmış olsaydı, eski galerilerde biriken sular drenajla boşaltılabilirdi.” Raporda facianın sorumluları hakkında şunlar vurgulandı :

Uygun değil diye kapadılar ama

“Maden İşleri Genel Müdürlüğünce ve teknik elemanlarca yazılı belirtilmesine rağmen, kontrol sondajları konusu işveren tarafından gözardı edilmiştir. MİGEM’den gelen heyetin, ‘havalandırmanın uygun olmadığı, gaz kontrol sondajlarının yapılmadığı ve diğer eksikliklerin tamamlanmaması’ gerekçesiyle geçen yıl 25 Temmuz’da kapattığı maden, 5 Eylül’de gelen ikinci heyet tarafından eksikliklerin giderildiği gerekçesiyle yeniden işletmeye açılmıştır. Aradan geçen 45 günde hiçbir şeyin değişmediği, sondajlı çalışma yapılmadığı ortadadır. İşverenler de aynı şekilde sorumludur.”

Ermenek’teki kömür ocağında mahsur kalan oğlu Tezcan Gökçe için, “Oğlum yüzme de bilmezdi, suyun içinde ne yaptı” diyerek kazanın simgesi haline gelen Ayşe nine, “Oğlum nereye gitti suyun içinde, bulamadım” cümlesiyle çaresizliğini ortaya koyuyor.

İki asli kusurlu maden sahibi ve devlet...

FACİANIN bilirkişi raporunda, Ermenek Cenne Linyit Kömür İşletmeleri Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Özbey, Has Şekerler Madencilik Şirketinin sahibi Saffet Uyar ile Maden İşleri Genel Müdürlüğü (MİGEM) denetmenler nezdinde “asli kusurlu” görüldü.

Sondaj makinesi yoktu...

Eski imalat haritalarını firmanın arşivinde muhafaza etmeyen, yeni anlaşmayı Has Şekerler Madencilik ile yaparken eski haritaları vermeyen Ermenek Cenne Linyit Kömür İşletmeleri Yönetim Kurulu Başkanı ve Mesul Müdürü Abdullah Özbey, yasal olarak sondaj makinesi satın alması veya kiralaması gerektiği halde yapmadığı, ruhsat sahibi firma olarak arşivinden kaybolmuş olsa bile MİGEM’den eski haritaları isteyip ilgili şirkete teslim etmediği için “asli kusurlu” sayıldı. Has Şekerler Madencilik şirketinin sahibi Saffet Uyar da kontrol sondaj makinesi bulundurmadığı için “asli kusurlu” görüldü. MİGEM’in kusur durumu ise şöyle açıklandı, “Kapatılan madenin 05.09.2014’te yeniden açılmasına izin veren MİGEM heyetinin, ‘eksiklikler giderildi’ diyerek olumlu 21.08.2014’te raporu verdikleri için denetmenlerin nezdinde MİGEM asli kusurlu görüldü.”