Gazete Vatan Logo

Ahmet Özal sert çıktı!

'Peki o uzman çavuş 9 ay önce zehirleri tek tek nasıl saydı?'

Ahmet Özal sert çıktı!

Adli Tıp Kurumu, Özal’ın naaşı üzerinde yapılan incelemeyi tamamladı ve 380 sayfalık raporunu savcılığa yolladı. Savcılığın raporu inceleyip bugün açıklama yapması bekleniyor. Raporda Özal’ın vücudunda 2 farklı zehire rastlandığı belirtildi.

Fakat kurum, Özal’ın zehirlenerek ölüp ölmediğini net olarak tespit edemedi. Özal’ın büyük oğlu Ahmet Özal, bu sonuca sert tepki verdi: “Zirve davasının gizli tanığı feth-i kabirden önce bu zehirleri biliyordu. Yine bir şeyleri örtüyorlar...”
Ahmet Özal sert çıktı
Adli Tıp Kurumu, 1993 yılında 65 yaşında hayatını kaybeden 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın kesin raporunu tamamladı. İncelemede Özal’ın vücudunda “kadmiyum ve DDT” adlı toksik maddeler bulunduğu, TUBİTAK ve Atom Enerjisi Kurumu’nun da bu maddeleri teyit ettiği belirtildi. Ancak Özal’ın ölümünün bu maddelerden dolayı meydana gelip gelmediğine ilişkin ortak ve kesin bir kanaate varılmadığı açıklandı.

Devlet kendini koruyor
Ahmet Özal sert çıktı
Rapora merhum cumhurbaşkanının büyük oğlu Ahmet Özal’dan çok sert bir tepki geldi. Kuzey Irak’ta bulunan Ahmet Özal, Adli Tıp Kurumu’nun kesin raporuyla ilgili şunları söyledi: “Bu raporla ilgili devletin kendini koruma reflekslerinin çalışma ihtimali yüksektir. Bu konuda da baskılar olduğu yönünde duyumlar kulağıma geldi. Cumhurbaşkanı’nı koruyamayan bir Türkiye Cumhuriyeti devleti konusunda insanların baskıları olduğunu duydum. Bu normaldir. Fakat 1963’te Kennedy vurulduğu zaman ABD böyle bir çelişki yaşamadı, 30 yıl sonra da CIA’nın ortak olduğu ortaya çıktı. Bu raporun artık hiç önemi kalmadı. Nasıl çıkarsa çıksın.”

‘Bir sürü şüpheli ölüm’
Ahmet Özal sert çıktı
“1988’deki babamın suikastıyla ilgili tek yargılanan insan Kartal Demirağ’dır. Bunu soruşturan Ankara Siyasi Şube Müdürü Yahya Küçük 39 yaşında evinde kalp krizi geçirip öldü. Bu adam Kartal Demirağ’ın memleketinde kaymakamlık yapmış ve ayrıca Muharrem Aksoy suikastını da soruşturan isimdir. Yine bu suikastı araştıran savcılardan Kemal Ayhan’ın yerine atanan Tevfik Hancılar kalp krizinden öldü. Kemal Ayhan da eşi ve çocuklarının tatilde öldüğü bir gün 1995’in 26 Haziranında evinde kalp krizinde ölüyor. Aynı gün otopsi yapılmadan Nusret Demiral’ın talimatıyla gömüyorlar Ayhan’ı. Babama asteğmen doktor Köşk’ün kapısında steyşın vagon arabaya bindirilirken ancak müdahale ediyor ve o doktor da daha sonra hayatını kaybediyor. Şimdi Ergenekon, Balyoz, Ayışığı var.. Sanıyor musunuz ki bu derin yapılanmanın üzerindeki boyayı bile çizmedi. 75 yaşındaki üç beş generali hapse atarak bu iş çözülmez.
Ahmet Özal sert çıktı
‘Gizli tanık biliyor’

“Adli Tıp Adalet Bakanlığı’na bağlı son derece güvenilir kurumdur. O kurumdan şüphem yok, ama daha sonra değerlendirmeyi yapan 1. İhtisas Komisyonu’ndan şüphem vardır. Bunun değerlendirme ve yorumlarını yapacak sadece 1. ihtisas komisyonu olmaması lazım. Yurt dışında eksperler var, Türkiye’de hocalar, profesörler var. O komisyona baskı yapıldığını düşünüyorum. Burada dört zehirden bahsediliyor, ama ne ilgiçtir ki 9 ay önce eski bir uzman çavuş olan İlker Çınar’ın Malatya’daki Zirve Yayınevi Katliamı davasında babamın zehirlendiği o dört zehrin ismini veriyor. Feth-i kabir yapılmadan önce bu zehirler çıkacak diye söyledi o uzman çavuş. Siyah kuvvetler-beyaz kuvvetler diye adlandırılan Hurşit Tolon Paşanın başında olduğu bir grup bunlar, Hablemitoğlu’na kadar nasıl insanların öldürüldüğünü ifadelerinde yer alıyor. Hatta şunu söylüyor uzman çavuş, ‘Polonyum 240 demedim, 241 dedim’ diyor. Bu kadar da net konuşuyor. Bu ifadeler savcıda var. Daha babamın mezarı açılmadan söylemiş. Peki ne yapmış bunun üzerine savcılık? Hiçbir şey!”

Zirve’nin gizli tanığı eski misyoner

Malatya’daki Zirve Katliamı davasının Gizli tanığı İlker Çınar, Turgut Özal’ın mezarı açılmadan 9 ay önce 5 Şubat 2012 günü savcılığa verdiği ifadede “Özal TUSHAD’ın Beyaz kuvvetleri tarafından Polonyum 210 ve Amerikyum 241 isimli radyoaktif maddelerle zehirlendi” demişti. Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen, arasından emekli Orgeneral Hurşit Tolon’un da bulunduğu Zirve Yayınevi Katliamı iddianamesinde 42 yaşındaki İlker Çınar da yer alıyor. Gizli tanık ve sanık olarak 5 Şubat 2012’de ifade veren İlker Çınar 1993 yılında jandarmadan disiplinsizlik nedeniyle atılan uzman çavuş, ardından Hıristiyan olarak misyonerlik faaliyetlerinde bulunan, 2005 yılında Müslüman olarak misyonerlere karşı çalışma yapan ve bu süreçte jandarmaya haber elemanı olarak bilgi veren bir isim.

Raporu sızdıranlara soruşturma

Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’nın, Özal’ın ölümüyle ilgili yapılan incelemelere dair bilgileri basına sızdırdıkları gerekçesiyle üç uzman hakkında disiplin soruşturması başlatıldığı öğrenildi. Soruşturmada Trafik İhtisas Dairesi’nde uzman sıfatıyla çalışan Jeofizik Mühendisi Murat Mert, Kimya İhtisas Dairesi’nde toksikolog uzman sıfatıyla çalışan Yeter Erol ile Kimya İhtisas Dairesi’nden adı öğrenilemeyen bir görevlinin Turgut Özal’ın ölümüyle ilgili raporu basına sızdırdıkları ileri sürüldü. Jeofizik Mühendisi Murat Mert’in kurumda toprak incelemesiyle ilgili uzman olmaması nedeniyle Özal’ın naaşının Topkapı’daki Anıt Mezar’dan çıkarılması sırasında “Toprak incelemesi” için görevlendirildiği öğrenildi.

Haberin Devamı