Gazete Vatan Logo

Alışverişte önce keyif sonra suçluluk hissediyorsanız destek alın! Bastırdığınız duygular olabilir

İhtiyaç için ya da kendini iyi hissetmek için fark etmiyor; alışveriş yapmak mutluluk hormonu serotonini arttırıyor. Bu his ise kişiyi giderek alışveriş bağımlısı bir haline getirebiliyor, mutlu olmak ve stres atmakla başlayan süreç ne yazık ki kimileri için hastalıklı bir ilişkiye dönüşebiliyor. Alışveriş bağımlılığı veya diğer adıyla onyomani, ciddiye alınması gereken psikolojik bir hastalık. Uzman Psikolojik Danışman Mehmet Akif Aydın hangi durumların alışveriş hastalığı olduğuna açıklık getirirken, Klinik Psikolog Kübra Aytekin alışveriş yaşının düştüğüne, Klinik Psikolog Taylan Baran Reçber ise alışveriş bağımlılığının internetin yaygınlaşmasıyla birlikte arttığına dikkat çekti.

Alışverişte önce keyif sonra suçluluk hissediyorsanız destek alın! Bastırdığınız duygular olabilir

Duygu Yeşilgöz / gazetevatan.com

Pandemi ile gelen uzun kapanma dönemi birçoğumuzu internetten alışveriş yapmak zorunda bıraktı ve pandemi bittikten sonra da mağaza ve market alışverişleri yerini çevrimiçi alışverişlere bıraktı. İnternetin sunduğu fiyat karşılaştırma imkanı, ürün uygun fiyatlı ürüne ulaşma kolaylığı, ürün çeşitliliği, zaman tasarrufu gibi pek çok etken internet alışverişini cazip kıldı.

Uzmanlar alışveriş bağımlılığını; duygu düzenleme becerilerinde yetersizlik, sorunlar karşısında kolay kırılma ve olumsuz duyguları bertaraf etme çabası olarak tanımlarken alışveriş yapmamın stresle baş edebilmek için bir yöntem olarak lanse edildiğine dikkat çekip, engellenemeyen, kontrol edilemeyen, giderek artan, kişide gerginlik ve huzursuzluğa neden olan, iş ve aile yaşamını olumsuz etkileyen kişiyi zora sokan bir durumla karşılaşıldığında uzman desteğine başvurulmasını tavsiye etti.

"Her alışveriş bağımlılık olmayabilir"

İnsanlar kendini iyi hissetmek için yaptıkları alışverişle ile bağımlılık derecesinde yapılan alışverişin farklı olduğunu dile getiren Uzman Psikolojik Danışman Mehmet Akif Aydın, kişinin herhangi bir şeyi aldıktan sonra keyif ve rahatlama hissi yaşayıp, bir süre sonra pişmanlık ve suçluluk duygusunu yaşamasını alışveriş bağımlılığı olarak tanımladı.

Haberin Devamı

Alışveriş bağımlığının teknoloji ve ekran bağımlılığıyla doğru orantıda olduğuna da dikkat çeken Aydın,  We Are Social ve Hootsuite ortaklığında yayınlanan yeni Dijital 2022 Küresel Genel Bakış Raporuna atıfta bulunarak “dünyada günlük internet kullanım ortalamasının 7 saate çıktığını Türkiye’deki internet kullanıcılarının internette günlük olarak harcadığı ortalamanın ise 8 saat olduğunu söyledi “Hiç şüphesiz bu süre televizyon izleme, belgesel video veya film izleme, ders yapma, online ders alma, işini internetten yapma, sosyal medya kullanma, oyun, şans ve bahis oyunları ve online alışverişleri de kapsıyor” ifadelerini kullandı ve önerilerde bulundu.

"Gerçekten ihtiyaç mı düşünün"

“Öncelikle satın almak istediğimiz şeyin gerçekten bir ihtiyaç olup olmadığını sorgulayın” diyen Aydın, psikolojide yer alan “acıdan kaç hazza ulaş” dürtüsüyle yani kötü duyguyla yüzleşmeden sırf onu bastırmak için gereksiz alışveriş yapıldığının altını çizdi ve hiçbir şey yapılmadan hissedilen duyguyla yüzleşilmesini tavsiye etti ve ekledi:

Haberin Devamı

“Daha iyi görünmek için çokça kıyafet almak, insanların beğeni ve kabullerini çok yüceltmek, daha konforlu bir yaşam temin etmek adına her tür alet ve makine almak güven ve sevgi eksikliği ile büyüdüğümüzü gösteriyor olabilir. Koşullu sevgilere maruz kalmışsak belli koşulları sağladığımızda sevilebileceğimizi ve değer göreceğimizi düşünmeye başlarız. Oysa gerçekler öyle değildir. Sevgi eksikliklerimizi gidermek adına nitelikli bir psikolojik destek almak; kendimizi tanımak, kendimize değer vermeyi öğrenmek, hem kendi ihtiyacını hem yakınlarının, hem dünyadaki diğer insanların ihtiyaçlarını görebilmek yetisini kazanmak bize kalan hayatımızda daha ruhsal tatminlik sağlayacaktır.”

Haberin Devamı

Alışveriş bağımlılığı yaşı düştü

Klinik Psikolog Kübra Aytekin Al ise alışveriş bağımlılığını olumsuz bir takım sonuçlarına rağmen aşırı ve kontrol edilemeyen satın alma davranışı ve alışveriş yapma yönündeki dürtü şeklinde tanımlayarak alışveriş bağımlılığının depresyon ve anksiyete ile olan ilişkine göndermek yaptı ve alışveriş bağımlığını yaşının düştüğünü ve 18-30 yaş aralığındaki kadınlarda daha fazla olduğunu vurguladı.

Klinik Psikolog Taylan Baran Reçber de alışveriş bağımlılığının internetin yaygınlaşmasıyla birlikte arttığına vurgu yaparak, “Yattığımız yerden bir tıkla istediğimiz ürünleri satın alabiliyoruz. Online alışveriş de tıpkı sigara içmek ya da abur cubur tüketmek gibi kolay haz kaynağı” dedi. Kontrolsüz ve aşırı online alışverişe yönelten temel etmenin de bu hazza düşkünlük olduğunu ifade eden Rençber, bu tutumu hastalık olarak ele almanın her zaman doğru olmayacağını söyledi ve şu açıklamayı yaptı:

“Online alışveriş bağımlılığının bazen de çeşitli kişilik patolojilerinin dışavurumu olarak göze çarpabiliyor. Kişilik bozukluğuna sahip bireyler dürtülerini denetlemekte güçlük çekerler. O sebeple sık sık denetimsiz, hesapsız kitapsız, ödemeyecekleri miktarlarda alışverişler yaparlar ve bu durum onları uzun vadede güç bir duruma düşürür. Online alışveriş bağımlılığını da genel olarak dürtü denetleme güçlüğünün bir neticesi diyebiliriz.

Haberin Devamı