Rusya'dan kritik ziyaret

Libya'da sıcak gelişmeler yaşanıyor. Libya ordusu Hafter milislerine darbe üstüne darbe vuruyor. Libya ile ilgili olarak yarın Rus heyeti Türkiye'ye geliyor. Dışişleri Bakanlığı'ndan ziyarete ilişkin yapılan açıklamada "Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Putin’in yaptıkları görüşmede kararlaştırıldığı üzere, Rusya Federasyonu Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Savunma Bakanı Sergey Şoygu ile Rus askeri ve güvenlik makamlarından oluşan bir heyet 14 Haziran 2020 tarihinde Türkiye'yi ziyaret edecek." denildi.

Öte yandan CNN Türk Diplomasi Muhabiri Sena Alkan da ziyarete ilişkin önemli bilgileri canlı yayında paylaştı. Alkan şunları dile getirdi:"Bugün de savuma, dışişleri ve istihbarattan teknik heyetlerin bugün görüştüğünü söyleyebiliriz. Bugün teknik görüşmeler, yarınsa daha kritik bir görüşme Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu ve Milli Savunma Bakanı Akar mevkidaşlarıyla görüşecek. Ankara'nın Libya'ya ilişkin tutumunu Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın yaptığı açıklamalarla netleştirmişti. Ne demişti Kalın? "Libya'da çözüm askeri değil siyasi olmalı. Hafter ve onu bir araya getiren ittifak sistemi Libya'nın barışına hizmet etmiyor" ifadelerini kullanmıştı. Kritik görüşme öncesi Ankara bir kez daha Libya'ya ilişkin tutumunu netleştirmiş oldu. Yarın itibariyle yapılacak görüşmelerde Libya'daki durum ve ateşkes masaya yatırılacak."

Prof. Dr. Mesut Hakkı Caşın, kritik ziyarete ilişkin CNN Türk'te yaptığı değerlendirmede yarınki zirvede bir sürpriz beklediğini söyledi. Caşın'ın değerlendirmeleri şöyle:

"Türkiye ile Rusya Libya'da bir ortak çözüm modeli oluşturabilir. Ve bu model nasıl konuşulacak yarın ismi konacak. Arap Baharı çıktığında 2011'de Türkiye'nin Rusya'nın pozisyonu neydi? Rusya Libya'ya müdahaleye karşıydı, Türkiye de karşıydı. Peki bu müdaheleyi NATO kararına rağmen yapan kimdi? Sarkozy hükümetiydi. Bu karar olgunlaştırılmadan müdahale etti. Ve gelinen noktada NATO kuvvet kullanmıştı ancak asker kullanmamıştı. Kaddafi hayatını kaybetmişti. Gelinen noktada Libya iç savaşa sürüklendi. Libya halkı fakirleşti, terör ilerledi. Türkiye'nin devreye girmesi 14 Nisan'da Hafter kuvvetlerini geriletti ve denklem değişti. Burada bir gelişmenin olduğunu sayın Cumhurbaşkanı ifade etmişti. Sayın Lavrov ile sayın Çavuşoğlu müzakerelerde bulunmuşlar, her iki taraf da siyasi çözümün iyi olacağını söylemişlerdi.

Cumhurbaşkanı Sözcümüzün Libya'da siyasi çözüme vurgu yapması ve Hafter ittifakına destek veren Fransa başta olmak üzere, Suudi Arabistan, Mısır ve BAE ittifakının doğru olmadığını mesaj olarak iletti. Cumhurbaşkanı şunu söyledi, 'Hedef Sirte' dedi. Ve buradaki büyük öneme sahip olan enerji kaynakları Rusya'yı rahatsız etmektedir ama Rusya'nın Kahire zirvesinde olması bizi üzmüştür dedi. Öte taraftan "orada askerim yok diyorlar ama 19 uçak var" Bu uçaklar Türk Hava Kuvvetleri'ni de rahatsız etti. Ve 'ben sayın Putin ile konuşacağım' dedi. Ve benim gördüğüm, iki karizmatik liderin bu problemi çözmek için kararlılığı önemli. İki, Türkiye'de burada Rusya ile bu işi götürmesi Fransa'yı da rahatsız ediyor. Ben yarın bir sürpriz bekliyorum. Libya'daki çözümde damgayı sayın Erdoğan ve sayın Putin'in vuracağını düşünüyorum."