'Kurabiye ve börekte şeker, un kullanmam'
Pınar Sabancı kurduğu Misa Mutfak’ta insanların daha sağlıklı beslenmesine yardımcı oluyor. Evlere beş öğün sağlıklı yemek veya detosk içecek servisi yapıyorlar. Sabancı şöyle diyor, “Yemeklerimiz en hijyenik ve kaliteli ortamda hazırlanıyor. Yemeyeceğim hiçbir yiyeceği müşterime yedirmek istemem.”
Misa Mutfak açılımına bayıldım. Biraz bahseder misin?
Biz, beş öğün evlere sağlıklı yemek veya detoks içecek servisi yapıyoruz. Diyetisyenimiz kişilerin ölçülerine uygun paketleri belirliyor. Bu sayede istedikleri kilolara ulaşmaları hedefleniyor. Yemeklerimiz en hijyenik ortamda, en kaliteli ürünlerle, gıda mühendisimiz denetiminde, deneyimli ustalarımız ile hazırlanıyor. Açıkçası kendimiz de evde Misa’nın mutfağından çıkan yemeklerle besleniyoruz. Kendim yemeyeceğim hiçbir yiyeceği müşterilerime yedirmek istemem. Web sitemiz 1 Nisan itibariyle açılıyor. Şimdilik nisan ayına kadar kotamız doldu, telefon üzerinden sipariş alıyoruz.
Bana göre Instagram’ı en güzel kullanan kişilerden birisin. Uzun süredir takipteyim ve o kadar uzun uzun tatlı tatlı anlatıyorsun ki en ufak yemeğe bile hayran kalıyorum. Bir kitap planlıyor musun?
Şimdilik böyle bir şey planlamıyorum. Ama bu hafta blogum açıldı. Vakit buldukça pinarsabanciblog.com’dan yazılarımı paylaşacağım.
Nereden doğdu bu karar ve de tam zamanlı bir işe dönüştü?
10 sene kadar önce New York’ta yaşadığım dönem, okula giderken yemek yapamadığım için böyle bir sağlıklı yemek programına yazılmıştım. O zamanlardan aklımda Türkiye’de böyle bir iş kurma fikri vardı. Evlenme koşuşturmasında çalışmayı bıraktıktan sonra, bir iki sene kendime zaman ayırdım. Bol bol at bindim, yarışlara katıldım. Kitap okudum, hareketli sporlar yaptım. Kısaca hep isteyip vakit bulamadığım herşeyi bu zaman diliminde gerçekleştirdim. Uzun bir tatil yaptıktan sonra, bu sektörde bir eksiklik görüp, iş hayatına bu şekilde geri dönmeye karar verdim.
SAĞLIKLI BESLENMEK SADECE HAŞLANMIŞ SEBZE DEĞİLDİR
Sağlıklı seçimlerin eğlencesi yok mudur? Bu inanışın aksini bize ikna et...
Biz Misa olarak bunun tam tersini savunuyoruz. Öğünlerimizde makarna, börek, tatlı, tuzlu kurabiye, muffin, hepsini veriyoruz. Ama bunlar şeker, beyaz un kullanılmadan, sağlıklı ürünlerle yapılıyor. Hepsi de çok lezzetli. İnsanlara sağlıklı beslenmenin yalnızca haşlanmış sebze olmadığını göstermeye çalışıyoruz.
Hayvanseverliğin de çok konuşuluyor ve tam bir örneksin bu hassas konuda...
Ben çocukluğumdan beri inanılmaz bir hayvan sevgisiyle büyüdüm. Hayatım boyunca evimizde köpeklerimiz oldu. Bir çocuk için en iyi arkadaşın evcil hayvan olduğunu düşünüyorum. Doktorumuz da çocukların hayvanlarla büyümesinin sosyal gelişimlerine çok faydalı olduğunu söyledi.
PINAR SABANCI’DAN LEZİZ BİR TARİF
Malzemeler:
- 4 orta boy muz
-Yarım su bardağı balkabağı püresi
-2 yemek kaşığı pekmez
- Yarım çay kaşığı tarçın
-Yarım çay kaşığı doğal vanilya
-Yarım çay kaşığı muskat
-Yarım çay bardağı ceviz...
Yapılışı: Balkabağını suda pişirip, püre haline getirin. Pekmez ekleyip karıştırın. Buzlukta beklettiğiniz muzları dondurmamsı bir kıvama gelene kadar blenderdan geçirin. İçine tarçın, vanilya ve muskatı ekleyin. Balkabağı ve muz pürelerini, iki kupa kat kat paylaştırıp, üstlerine ceviz ekleyin.
TATLANDIRMAK İÇİN PEKMEZ VEYA BAL TERCİH EDERİM
Buzdolabında az kalan ürünlerle harika şeyler hazırlıyorsun. Senin mutfağının temelinde neler var?
Mutfakta genelde tatlı, tuzlu atıştırmalıklar yapmayı seviyorum. Tatlandırmak için muz, pekmez, bal, agave şurubu gibi malzemeler kullanıyorum.
Son dönemde bol bol kinoalı, chia tohumlu yemekler hazırlıyorum. Çiğ fındık, fıstık ve kuru meyveler de bu tariflerde vazgeçilmezlerim arasında.
Tuzlu atıştırmalıklar için de bol bol dereotu, çörekotu, susam, lor peyniri kullanırım.
Organik tarım hakkında ne düşünüyorsun?
Maalesef şu an organik tarıma çok güvenemiyorum. Türkiye’de tam anlamıyla organik tarım olduğunu düşünmüyorum.
Ama belli başlı doğal olduğuna güvendiğim organik markalar var.
OĞLUMLA BİRLİKTE KALİTELİ ZAMAN GEÇİRİYORUM
Hep böyle çalışkan mıydın?
Aslında çocuk doğurup, kendi işimi kurunca herşeye yetişebilmek için çalışkan olmak durumunda kaldım. Ortaokul, liseyi Robert Kolej’de okudum. Herkes o kadar çalışkandı ki... Ben okulun tembelleri arasındaydım diyebilirim. Sosyal hayatım ve spor tarzı aktiviteler benim için her zaman daha önemliydi.
Oğlunla neler yaparsın? Ona yediremediğin bir şey var mı; sevmediği bir sebzeyi nasıl pişirince yiyor?
Oğlumla geçirdiğim zamanın uzunluğundan çok kalitesinin önemine inanıyorum. Bol bol oyun oynarız, resimli kitaplarını okuruz, bahçede gezeriz... Şimdilik yediremediğim birşey yok, iştahı yerinde. Ama bazen yemeğin sonuna doğru inatçılık yaptığı oluyor. O zaman önüne sevdiği bir oyuncak koyuyoruz, ben danslar edip şarkı bile söylüyorum. Benim tecrübeme göre yemek yediği vakti eğlenceli hale getirince bir sorun olmuyor.
