Bir başka İsa hikâyesi

Batı dünyası Hazreti İsa'yı tartışmaktan bıkmıyor. Daha önce Bulgakov, Kazancakis, Passolini, Scorsese falan derken şimdi de Dan Brown'ın kitabı ve Mel Gibson'ın filmi

Haberin Devamı

Batı dünyası Hazreti İsa'yı tartışmaktan bıkmıyor. Daha önce Bulgakov, Kazancakis, Passolini, Scorsese falan derken şimdi de Dan Brown'ın kitabı ve Mel Gibson'ın filmi.

"İsa'nın Çilesi" filmi daha gelmeden, rüzgârı Türkiye'yi sallamaya başladı. Bu konuda en az yirmi köşe yazısı okudum. Bugün ben de size bir İsa hikâyesi anlatacağım ama benimki biraz değişik; belki tarihi bir hikâye bile değil; güncel, hem de fena halde güncel.

İsa'nın çarmıha gerildiği dönemdeki adetlere göre, halkın bir suçlunun canını bağışlama hakkı vardı. Halk bu hakkını Barabbas adlı bir mahkûm için kullandı. İsa çarmıha gerildi ve Barabbas kurtuldu. Hikâyemiz çarmıha gerilme işleminden iki gün sonra başlıyor.

İsa dünyaya geri geliyor ve çölde ağlayan bir köylüye görünüyor; "Ne oldu evladım?" diye soruyor. "Aman" diyor köylü, "Biz ettik sen etme efendimiz. Senin kıymetini bilemedik, haydut Barabbas'ı affettik. O da hepimize kök söktürüyor. Zorbalığından, baskısından kurtuluş yok."

"Peki" diyor İsa "yeni bir seçim yapılsa..."

Köylü sevinç içinde İsa'nın ellerine sarılıyor. "Keşke" diyor.

Bunun üzerine "Düş peşime!" diyor İsa. Çölde birlikte yürüyorlar. Derken yolları bir köye düşüyor. Bakıyorlar ki kuyu başına toplanmış köylüler feryat figan ağlamakta.

"Ne oldu? Derdiniz nedir?" diye soruyor İsa.

"Efendimiz" diyorlar "Göklerin melekutu sizinle olsun. Bu Barabbas yüzünden canımızdan bezdik. Hepimizi haraca bağladı. Açız, yoksuluz. Kendi elimizle bir zorbanın canını bağışladık."

İsa onlara da yeni bir seçim isteyip istemediklerini soruyor. "Aman!" diyorlar "Keşke!"

Onlar da İsa'nın peşine düşüyor. Daha sonra İsa'nın uğradığı her yerde Barabbas'tan şikâyetler göğe yükseliyor ve giderek büyüyen kalabalık Pontus Pilatus'un sarayına kadar dayanıyor.

İsa, Roma Valisi'ne diyor ki; "Ey Pontus Pilatus, halk yaptığı seçimden pişman olmuş. Yeni bir seçim istiyor."

Pilatus "Olur ey Nasıralı" diyor "Benim zaten sana bir düşmanlığım yoktu."

Vali, kalabalık ve İsa hep birlikte Golgotha'ya çıkıyorlar. Çarmıhların dibine geliyorlar. Barabbas da bir köşeden çıkıp geliyor ve ortalığı kötü kötü süzmeye başlıyor.

Vali diyor ki "Ey ahali, yeni bir seçim istediğinizi duydum. Bu yüzden tekrar soruyorum. Şimdi bir kişinin canını bağışlayacağız. İsa'yı mı affediyorsunuz, yoksa Barabbas'ı mı?"

Halk kendi arasında homurdanmaya, mırıldanmaya başlıyor; "İsa" diye fısıldaşıyorlar ve sonunda gök gürültüsü gibi bir sesle hep birlikte "Barabbas!" diye bağırıyorlar.

İsa'nın yüzüne büyük bir hayal kırıklığı yerleşirken, Barabbas'ın kahkahası duyuluyor ortalıkta. Halka güvenen peygamber yeniden çarmıha çivileniyor.

Hikâyeye inanmadınız mı?

İnanın, inanın!

Benim bildiğim dünya, yıllardan beri hep böyle dönüyor. Halklar Barabbas'ları yirmi yıl, otuz yıl başının üstünde taşıyor. Bazı kişileri de peygamber yapıyor ama ancak çarmıha gerdikten sonra.

DİĞER YENİ YAZILAR