Üniversite çok mu pahalı YouTube’u deneyin

Haberin Devamı

Ekonomik kriz ve her gün artan işsizlik nedeniyle birçok kişi her alanda alternatifler arıyor ve yaratıyor. Krizle birlikte öyle değişiklikler olacak ki YÖK gibi idari makamlar bile bunları şaşkınlıkla izleyip, yaptırımcı, kontrol edici ortamları ve koşulları teker teker gözden geçirmek zorunda kalacak.

Belki Avril Lavigne müzik videosu ile yüksek öğrenimi şimdilik yan yana aynı sitede paylaşmak ve görmek henüz sezgilerin uzağında, ancak video paylaşım siteleri üniversite muhtevası için ana hazne durumuna geldi bile.

Google’ın sahip olduğu YouTube son bir kaç yıldır ısrarla üniversitelerle ortaklık oluşturuyor. Bu site birkaç hafta önce eğitimdeki video kanal sitelerini YouTube EDU başlığı altında birleştirdi.

Çok kısa sürede ilki University of California, Berkeley olmak üzere, Stanford, MIT, Harvard, Yale gibi 100 üniversite ortaklık kurarak resmi kanal oluşturdu.

Sitede yerleşkeleri gösteren reklam amaçlı sanal görsel turlar var. Ama asıl önemlisi, bu meşhur üniversitelerin dersliklerinden dersleri direkt olarak izlemeniz de mümkün. Birçok üniversite ziyaretçi hocaların konferanslarını, temel dersleri ve bazı derslerde ise tam bir dönemlik ders anlatımlarını YouTube’daki sitesine indirmiş durumda.

Günümüzde kabul edilip okumak hayal gibi gelen çok pahalı bu üniversitelerden YouTube aracılığıyla yararlanmak çok iyi bir fikir olabilir. Kimi konuları ve dersleri çalışamamış veya eğitimden bir süredir uzak kalmış olanlar için de çok iyi bir fırsat.

***


Son 5 yıldır üniversiteler gözle görülür bir artışla kapılarını “dijital” dünya aracılığıyla her topluma açıyor. 2002’de dünyaca meşhur Massachusetts Institute of Technology (MIT) MIT OpenCourseWare’ı lanse ederek tüm derslerini ücretsiz olarak sanal ortama yani internete taşıdı.

Düşünün, bir dakika içinde Nihat Berker’i (MIT öğretim üyesi) atom fiziği hakkında ders anlatırken seyredebilirsiniz.

MIT’nin OpenCourseWare adında başlattığı ücretsiz dersleri 2002’den bu yana dünyada 50 milyon kişi izlemiş.

Bu arada herkesin aklına düşen soruyu cevaplayayım: Yıllık ücreti 42 bin dolar olan MIT ve benzeri üniversiteler ana ürününü niye ücretsiz sunuyor?

İşin özü üniversitelerin özündeki topluma hizmet öyküsünde yatıyor. 1800’lü yıllardan beri üniversitelerin misyonu değişmedi: Eğitim, araştırma ve toplum hizmeti. O dönemde büyük ihtimalle bu misyonun uluslararası bir çapı olması düşünülmüyordu ancak teknolojide gelişme coğrafi sınırları ve engelleri bir anlamda işlevsiz kıldı. Aslında bu gelişme bir yanıyla da pazarlama enstrümanı, alın size biraz da Stanford tadı gibisinden.

***


Üniversite eğitimi alanı tek düze değil, derslerin ötesinde, çok boyutlu ve kazandırdığı deneyimlerden yıllarca yararlanılan bir ortam. Bugün eğitim artık hayatımızın belirli dönemlerinde özgü değil; tam tersine artık “hayat boyu eğitim” felsefesi geçerli.

Son teknolojik gelişmelerden yararlanan dünyadaki en iyi üniversitelerin bu uygulaması başta Türkiye’deki üniversitelere örnek olmalıdır. Dersleri ücretsiz olarak internetten indirme olanağı toplumun yararına ve bilgi, bilinç düzeyini artırmak için de çok iyi bir fırsat.

- YÖK’e: Kısıtlamalarla ve yaptırımlarla maalesef toplumlar artık bir yere varamıyor. YÖK’ün asıl görevi toplumun eğitim düzeyini artırmak ve sistemi denetlemektir. Birey devletten eğitimine ilişkin bir tespit istiyorsa (diploma, sertifika vs.) bunun yolu, istenen konudaki bir yeterlilik sınavı olabilir.

- Devlet büyüklerimize: YouTube’u yasaklamak da bir çözüm değil, gençler zaten www.ktunnel.com’dan istediği yere ulaşabiliyor.

Dünya ve toplum çok hızlı değişiyor, kurumlar buna ne kadar hazır?

DİĞER YENİ YAZILAR