“Sosyal çocuk” yetiştirmenin sırları

Doğumla birlikte başlayan sosyalleşme, yaşam boyu devam eden bir süreç. Çocuğun sosyalleşme sürecinde ilk önemli etkileri ailesi bırakır. Elbette arkadaşları, okulu ve kitle iletişim araçları da çocuğun sosyalleşmesinde önemli bir yere sahip.

Haberin Devamı

Aslında, sosyalleşme bir "öğrenme süreci". Çünkü çocuk sosyalleşirken yeni davranışlar ve tutumlar geliştirir. Ailenin çocukla geçirdiği vaktin niteliğine göre şekil alan sosyalleşme, eğer çocuk bir okul öncesi eğitim kurumuna gidiyorsa hızla ilerlemeye devam eden bir süreç haline gelir. Çünkü akran etkileşimi çocuğun sosyalleşmesine de yön verir.

Okul Arkadaşlığı...
Çocuk okulda arkadaş edindikçe yavaş yavaş toplumsal yaşamın nasıl sürdüğünü de anlamaya başlar. Uyumlu ilişki kurmayı ve gerektiği durumlarda işbirliği yapmayı öğrenir. Yine arkadaşlık ilişkileri ile paylaşma, sorumluluk alma, lider olma ya da lideri takip etme, takım çalışmalarında rol alma gibi tutum ve davranışlar geliştirir. Arkadaş edinmeyi öğrenmesi ile birlikte bu arkadaşlığı devam ettirmeyi de öğrenmesi gerekecektir ki bu durum aslında belli bir olgunluk ister. İşte sosyal gelişimi desteklemek açısından zengin altyapıya sahip okul öncesi eğitim kurumları çocuğa bu olgunluğu zamanında kazandıracaktır. Çünkü gelişimi her alanda desteklenen bir çocuk yaşıtları içinde kendini de yeterli ve değerli görecek, onlarla iletişim kurması kolaylaşacaktır. Çocuğun kendini yeterli görmesi önemlidir, çünkü diğerlerini gözlemleyerek kendisini değerlendirir. Kendisi ile ilgili tutumlar geliştirirken arkadaşlarıyla ortak ve farklı yönlerini de belirler. Gelişimin bu noktası ise oldukça hassastır, çünkü çocuk artık "hoşgörü" duygusunu kazanmaya hazır hale gelmiş demektir.

Çocuğun sosyal açıdan sağlıklı bir şekilde gelişebilmesi aynı zamanda onun edinmesi gereken bazı sosyal becerileri de beraberinde getirir. Bu sosyal beceriler içinde hoşgörü duygusunu da beraberinde getiren empati becerisi ilk sıralarda yer alır. Empati ile birlikte çocuk başkalarının haklarına saygı duymayı öğreneceği gibi, başkalarına yardım etmekten de memnuniyet duymaya başlar. Tabii kendisini doğru ve yerinde ifadelerle sözel olarak ifade etmesi de oldukça önemlidir. Bu becerileri kazanan çocuklar bir yandan işbirliği bilinci geliştirirken bir yanda da sağlıklı rekabet duygusu geliştirirler.

Özetle çocuğun sosyal gelişim sürecinde sağlıklı bir şekilde rol alabilmesi için ona bu tür becerileri geliştirirken profesyonelce rehberlik edecek öğretmenlerin ve anaokullarının önemi büyüktür.

Ailelerde çocuğa bu süreçte sağlayacağı yaşantılarla (çocuğun yaşıtları ile birlikte vakit geçireceği ortamlar yaratmak, ona doğru model olmak vb.) onun gelişimine destek olabilir. Çocuğun devam ettiği okul öncesi eğitim kurumunun rehberlik birimi ile de bu yaşantıları paylaşarak, çocuğuna sunacağı fırsatları zenginleştirebilir.

DİĞER YENİ YAZILAR