CARLOS Arroyo... Türkiye Basketbol Ligi’nde ‘O’nu izlemek için maça gidilir’ denecek birkaç oyuncudan biri, hatta ilkiydi bana göre. Deron Williams’ın ardından dahil olduğu o zamanki Beşiktaş Cola Turka takımıyla başlayan Türkiye macerasında temenni edilen son bu değildi. Geldiği zamanı hatırlıyorum da, Deron sonrası pek de heyacanlandırmamıştı taraftarı. Sonrasından habersiz bir önyargıyla baktı herkes ama kısa sürede boşuna Carlos olmadığını kanıtladı. FORMA giydiği 2 takımda yaptıkları ‘Her eve lazım’lıktı. Bu sezon itibarıyla bildiğimiz Carlos, sakatlıklar, dibe vurmuş yönetim anlayışının yarattığı ekonomik sorunlar derken yaprakları dökülmeye başlayan sarı-kırmızılıların el üstünde tuttuğu yegane parçasıydı. Ödeme yapılacaksa önce O’na yapmaya, kapris yapıyorsa alttan almaya çalışıyorlardı bildiğimiz üzere. Bir bakıma haklılardı da.SON duyumlar; finansal sorunları çözemeyecek yönetimin, oyunculara 2 ay geriden ödeme yapmak üzere anlaşma teklif ettiğiydi. Tam da bu noktadan sonra şaşırtıcı hale geldi bu ayrılık. Carlos dahil tüm takımın kabul ettiğini öğrendiğim bu teklif, yıldız oyuncunun ABD seyahati dönüşü karar değiştirmesiyle beni olduğu kadar yönetimi de şaşırtmış olacak ki bir hayli kızdılar.HERKES GİBİ BENİ DE ÜZDÜOYUNCUNUN haklılığı göz ardı edilemez ama ABD öncesi-sonrası diye farklılık gösteren kararların yarattığı hayâl kırıklığına, yıpranmış olan sinirler dayanamadı tabii. ‘İstiyorsa gitsin’ kararı verilen ligimizin eşsiz oyuncusunun vedası, benzer sıkıntıları yaşayan takım arkadaşları, antrenörü, takımdan umudunu kesmemeye gayret eden taraftarları, lige ayrı renk kattığını düşünen basketbolseverleri olduğu kadar beni de üzdü.İNSAN ister istemez aklına getiriyor; ‘Geriden ödemeyi kabul ettiyse menajeri girmiştir aklına’ diye. İsterseniz bu da Carlos’a kızmaya bahane tabii. Ama kendisi kadar mağdur olan takımı, hocası, O’ndan beklentisi olan herkes bir yana; profesyonel yaşamın gerçekleri, gereklilikleri de bir yana.MAĞDURU çok bir sezon geçiren sarı-kırmızılıların döktüğü son yaprak bana göre ligin değerini bile etkileyebilecek kıymette. Şimdi ben dahil tüm gözler şu ana kadar ‘Yönetemedikleriyle eleştirilenlerin, yeni ayrılıklara gebe olan bundan sonraki süreci yönetip yönetemeyeceğinde!