CHP o formülü bulmalı

Haberin Devamı

Soğuk Savaş’ın tüm şiddetiyle sürdüğü, ABD ile Sovyetler Birliği arasındaki “dehşet dengesi” nin nefesleri kestiği günlerden bir gün... Bir Amerikalı, Rus arkadaşını ziyaret için Moskova’ya gitmiş. Rus, ülkesinin gururu Moskova metrosunu anlata anlata bitiremiyormuş. Sadece sanat eserleriyle dolu saray gibi istasyonlarını değil, ne kadar dakik olduğunu da... Sıra bu gösteriye geldiğinde iki arkadaş Kızıl Meydan’da bir metro istasyonuna inmişler.

Beş dakika geçmiş, tren yok... On dakika geçmiş tren yok... On beş dakika geçmiş yine tren yok. Amerikalı dayanamamış, alaycı bir ifadeyle Rus arkadaşını bozmuş.

“Hani sizin metro bu kadar dakikti, n’oldu?”

Rus kızarmış, bozarmış, bakışlarını bir süre metro tünelinin karanlık boşluğuna odakladıktan sonra, aniden Amerikalı’ya dönmüş.

“Siz de de zencilere kötü davranıyorlar ama!”

Seçimlerden çok önce başlayan ve bu fıkraya taş çıkartacak bir yaklaşımın, 29 Mart’tan sonra da devam ettiğini görüyoruz. Yedi yıldır, AKP’ye laf söylemeyen, söyletmeyen kimi kalem erbabı, CHP’ye veryansın ediyor.

AKP yanlış işler mi yapmış? Arkadaşların cevabı hazır:

“CHP 30’larda kalmış!”

AKP yönetiminde ekonomi kötüye mi gitmiş?

Cevap:

“CHP ulusalcı.”

Benzer soruları ve benzer cevapları bu sütuna sığdırmak olanaksız. Ama zihniyet bu. Sanırsınız ki, CHP’nin güçlü olmasını istedikleri için böyle konuşuyorlar. Ne gezer. CHP’nin de AKP gibi olmasını istedikleri ama CHP’nin direnişiyle karşılaştıkları için her lafı dönüp dolaşıp CHP’ye getiriyorlar. AKP’nin hiç suçu yok.

Seçimlerden sonra bir soru moda oldu. Aslında cevabını çok iyi bildikleri bir soru. Ama cinlik bu ya, soracacaklar:

“CHP Güneydoğu’da neden yok?”

“Kürtçülük yapmadığı için yok, dincilik yapmadığı için yok kardeşim, var mı bir diyeceğin?!” diye yüksek sesle kimse cevap veremediği için de, hâlâ hince cevap bekliyorlar.

Bir soru daha:

“CHP’nin oylarını iki puan artırması, kıyı belediyelerini kazanması başarı mı?”

“Evet başarı kardeşim! Bırak başka nedenleri, sadece yıllardır süren medya saldırılarına rağmen, medyanın iktidara değil muhalefete muhalefet yapmasına rağmen kazanıldığı için başarı!” diye yüksek sesle kimse cevap veremediği için, hâlâ sinsice cevap bekliyorlar.

Gelelim CHP tarafına... CHP’nin hiç mi suçu yok? Var. Hem de çok... Saymakla bitmez. Ama sayacağız. Sayacağız; çünkü 29 Mart seçimleri, CHP’ye tarihsel bir fırsat ve insan gibi yaşamayı hak eden kitleleler adına tarihsel bir görev vermiştir. Etnik milliyetçilik yapmadan Kürt kökenli yurttaşları, dincilik yapmadan dindar yurttaşları kazanmanın formülünü bulmak zorundadır CHP. Muhtaç olduğu enerji tarihinde ve ilkelerinde mevcuttur.

CHP’yi yazmaya devam edeceğiz.

*****

Kucakta seçmen taşımak

İletişim çağında da bazı eski yöntemlerin hâlâ geçerli olduğunu gördük bu seçimlerde. Televizyon, radyo, internet, cep telefonu, teknolojinin son iletişim ürünleri, bu seçimlerde de alabildiğine kullanıldı.

Ama hiçbiri, “dededen kalma” yöntemlerin etkisini yakalayamıyor. Çünkü o yöntemlerin sıcaklığı, yakınlığı hiçbir zaman azalmıyor.

Uzun süre sonra ilk kez CHP’liler de hatırladılar bu yöntemleri. Bazı yerlerde yaşlı ve engelli seçmenleri özel araçlarla sandıklara taşıdılar. Özel araç yoksa... Kucaklarında taşıdılar... O sandıklarda seçim sonuçları ne oldu bilmiyorum ama, herkese o sıcaklığı ilettiklerine kuşku yok.

DİĞER YENİ YAZILAR