Gazete Vatan Logo

Keşke Hiç Büyümeseydik dizisinin oyuncuları! İşte ilk fragman

Keşke Hiç Büyümeseydik çok yakında başlıyor. SHOW TV ekranlarında yayınlanacak olan dizi oyuncu kadrosu ve hikayesiyle dikkatleri üzerine çekti. İşte Keşke Hiç Büyümeseydik dizisinden ilk fragman

Keşke Hiç Büyümeseydik dizisinin oyuncuları! İşte ilk fragman

Duygusal hikayesi, usta oyuncu kadrosuyla 30 yıllık bir zaman diliminin ekrana geleceği Keşke Hiç Büyümeseydik’in ilk tanıtımı yayınlandı. “Bizim ev, çok büyük, çok kalabalık, çok gürültülü ve çok eğlenceliydi!” sözleriyle başlayan, geçmişte yaşanan mutlu günlerin ekrana geldiği tanıtımda kardeşler çocukluklarını, gençliklerini, ilk aşklarını, kavgalarını yaşadıkları yere sorunlarıyla birlikte geri dönüyor. Yalnız kalan Hulusi’nin (Ege Aydan) gözyaşları içinde eşi Mukaddes’in (Açelya Akkoyun) fotoğrafına baktığı anlar duygusal dakikalara sahne olurken, evlerine geri dönen kardeşlerin boşa harcadıkları zamana hayıflanıp, “Bazen yaptıklarımıza, bazen de yapmadıklarımıza pişman olduk. Zamanı geri alabilseydik, keşke hiç büyümeseydik!” sözleri dikkat çekiyor. Geçmişleriyle yüzleşen kardeşler Serpil (Burcu Kara), Sadık (Murat Kılıç) ve Ufuk’un (Deniz Celiloğlu) tekrar aile olmanın farkına varıp, varamayacağı ise merakla bekleniyor.

İnsan sevdiklerini kaybedince ertelediği zamanlar değerli olur. Ama şimdi çok geçtir. Küçükken birbirlerini nedensiz seven kardeşler, büyüdükçe küçük nedenlerle birbirlerine nasıl düşerler? Hulusi (Ege Aydan) hayatının son günlerini kendi evinde yalnız ve tek başına geçirmiştir. Hulusi yaşarken yapamadığını öldükten sonra başarabilecek midir? Miras olarak bıraktığı bu eski ev bir mülk gibi paylaşılacak mı yoksa bu aileyi tekrar bir arada mı tutacaktır Keşke Hiç Büyümesekdik yakında Show TV'de başlıyor!

Haberin Devamı

KEŞKE HİÇ BÜYÜMESEYDİK FRAGMANI

KEŞKE HİÇ BÜYÜMESEYDİK OYUNCULARI

HULUSİ HANDIRI (EGE AYDAN)

Evin babasıdır. Yetmişli yaşlarındayken vefat etmiş ölümü ile birlikte çocuklarını bir araya toplayabilmiştir. Hayatını çocuklarına adayan Hulusi, devlet demir yollarında işçi olarak çalışmış çocuklarına iyi bir gelecek hazırlamak hayatı boyunca tek derdi olmuştur. Bütün kaygısı ya onları iyi bir okulda okutmak ya da sağlam bir işe yerleştirmek olmuştur. Bunun için elinden geleni yapmıştır. Fakat hayatı hiç de planladığı gibi gitmemiştir. Mahallede herkesin sevdiği saygı duyduğu ama çocuklarının bir köşede unuttuğu bir adam haline gelmiştir. Ona sorsan çocukları sürekli arar, ziyaret eder. Ama gerçekte son günlerini tek başına yaşamış ve yalnız bir şekilde de vefat etmiştir. Gençliğinde yakışıklı, şakacı çocukları ile ilgilenen bir babayken yaşlandıkça saçları kırlaşmış, beli bükülmüş eski neşesinden eser kalmamıştır. Kimseye borçlu olmadan yaşamış, alacaklı olarak bu dünyadan ayrılmıştır. Babadan kalma konaktan başka pek bir malı mülkü de kalmamıştır. Yaşarken kimsenin kıymetini bilmediği bu konak ölümü ile birlikte kıymete binmiştir.

Haberin Devamı

MUKADDES HANDIRI (AÇELYA AKKOYUN)

Evin fedakar annesidir. Hulusi’ye ve çocuklarına büyük bir aşkla bağlıdır. Tipik bir Türk annesidir. Hazır kullanmaya karşı, elbisesini kendi diken, reçelini kendi yapan, evi çekip çeviren aile reisi Hulusi olsa da; bütün aileyi bir arada tutan Mukaddes’tir. Seksenli yıllarda 40 yaşlarında göreceğimiz Mukaddes; yıllar boyunca çocukları ile kocası arasında bir köprü olmuş, kendi derdini hep saklayıp içine atmış kimse ile paylaşmamıştır. Evladının vefatından sonra ise çok dayanamamış yakalandığı hastalık onu günden güne eritmiştir. Hulusi onu kaybettikten sonra hayata küsmüş çocukları ile iletişimini adeta yitirmiştir. Mukaddes gençken güzel giyinen yüzü gülen bir kadınken, ömrünün son zamanlarında çileli bir hayat yaşamıştır.

Haberin Devamı

SERPİL ULUKIŞ (BURCU KARA)
Serpil çocukluğunu çok başarılı bir öğrenci olarak geçirmiş, hep takdirname alan sınıf birincisi olan zeki bir kızdır. Babasının en sevdiği ve üzerine titrediği çocuğudur ve ailenin tek kızıdır. 16 yaşında bir kızı vardır.
Babası onun ileride bir eczacı olmasını istemiş; ama Serpil, sonunda çok pişman olacağı bir evliliği seçmiştir.. Anne ve babası her ne kadar bu evliliği üniversite sonrasına kaydırmak istese de Serpil ısrarcıdır... Hulusi kızının geleceği için her ne kadar bu evliliğe rıza göstermese de, Serpil’in mutluluğu için onay verir.
Babasının öldüğü gün Serpil için de büyük değişim başlayacaktır. Serpil'in önünde artık iki seçenek vardır. Kocasından boşanıp ayrı bir hayat kurmak ya da aşkına ve evliliğine sahip çıkmak. Serpil baba evine döndüğünde canlanan anıları sayesinde ikinci yolu seçer. Babasının vefatından sonra Serpil ailede tüm aksayan ilişkileri, erkek kardeşleri ve yengeler arasındaki kavgaları, kızını ve kocasını bir maestro gibi yönlendirmeye başlar. Babasının hayalini kurduğu o büyük aileyi serpil tekrar bir araya getirecektir.

Haberin Devamı

SADIK HANDIRI (MURAT KILIÇ)

Hulusi’nin ortanca oğludur… Abinin baskısı, küçük kardeşin şımarıklığı, kız kardeşinin baba tarafından kollanması yüzünden, Sadık ailenin hep geri planda bıraktığı çocuktur. Küçük yaşta çalışmaya başlamış, hayata bütün kardeşlerinden önce atılmıştır. Üniversite kazanamadığı için babası tarafından memur olup hayatını kurtarması uygun görülmüştür. Sadık ailenin söz dinleyen, ailenin mutluluğu için kendini hep ikinci plana atan biridir. Hayatı boyunca kardeşlerinin aksine, babasının sözünden çıkmamıştır. Evliliği bile kendi seçimi değildir.

Şimdi bir devlet dairesinde şef pozisyonunda çalışan Sadık’ın 2 çocuğu vardır. Karısı babasının gurbetçi arkadaşlarından birinin kızıdır. Sadık çocukken kardeşleri tarafından ne kadar ezilmişse, evlendikten sonra bu baskı karısı tarafından sürdürülmüştür. Uyumlu çabuk sinirlenmeyen ama duygularını hep içinde saklayan ve olmadık yerde patlayan Sadık, her sabah tıraş olan, kravatını sadece yatarken çıkaran biridir. Evlenirken fikri sorulmamış, işe sokulurken fikri alınmamış, hatta bir fikri olduğu bile düşünülmemiş biridir.

Babasının ölümünden sonra kardeşleri ile bozulan ilişkileri düzeltmek için elinden geleni yapacak ama karısı tarafından yine pasif olmakla suçlanacaktır.

Babası yaşarken çocuklar içinde en fazla gelip giden babası ile ilgilenen Sadık’tır. Babasının ölümü onu bir anda ailenin en büyüğü pozisyonuna getirmiş, hazır olmadığı bir sorumluluk üzerine yüklenmiştir.

NECATİ HANDIRI (İRFAN KANGI)

Ailenin en büyük oğludur. Çocukken derslerde pek gözü olmayan ödevlerini Serpil’e yaptırıp, harçlığını Sadık’tan çıkaran bir abidir. Abidir ama hiçbir kardeşine abilik yapmamıştır. Parayı çok seven büyüdükçe parayla daha fazla oynayan biri haline dönüşmüştür. Doksanlı yıllarda bir çok insanın hayalini süsleyen köşeyi dönme hırsı Necati’de de nüksetmiştir. Sürekli yeni iş girişimlerinde bulunmuş ama ne yazık ki bir çoğu hüsranla sonuçlanmıştır. İlk evliliğinden 2 çocuğu olmuş ikinci evliliğinden doğan çocuğunu göremeden vefat etmiştir.

Necati’nin ölümü eski karısı ve oğlu tarafından şüpheli bulunsa da bunu ispatlayamamışlardır.