Bilvanis Çiftliği’ni üzerime yıktılar!

Balyoz sanığı emekli Orgeneral Bilgin Balanlı’dan gerekçeli karara itiraz geldi: “Bilvanis Çiftliği’ni 2007 yılından sonra irticai faaliyetler gösterildiği gerekçesiyle takip ettirdiğim öne sürüldü. Oysa bu iddiaya dayanak olan dijital belgenin sahte olduğu Türk Hava Kuvvetleri tarafından bildirilmişti.”

İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından yayınlanan 367 sanığın yargılandığı Balyoz davasının gerekçeli kararına, sanık avukatlarından sonra bir itiraz da emekli orgeneral Bilgin Balanlı’dan geldi. Balanlı, özellikle kendisinin ceza almasına neden olan olaylar arasında gösterilen Bilvanis Çiftliği olayıyla ilgili mahkemenin yanlış karar aldığını iddia etti.

MİT 3 yıl çiftliği izledi

Bilvanis Çiftliği, tarikat merkezi olduğu ve irticai faaliyetler gösterdiği iddiasıyla 2003-2006 yılları arasında MGK kararıyla jandarma, MİT ve Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından izlenmiş, Hava Kuvetleri’ne de havadan takip görevi verilmişti. Ancak iddialara göre izleme faaliyetleri 2006’da bitirilmişti. Oysa Balyoz davasının gerekçeli kararında, 2007 yılından sonra da Bilvanis Çiftliği’nin Balanlı’nın talimatıyla takip edildiği öne sürüldü, buna delil olarak da Eskişehir’de ele geçirilen flash disk’teki belgeler gösterildi.

‘Gerektiğinde taarruz’

İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından yazılan gerekçeli kararda Bilvanis Çiftliği ile ilgili şu ifadeler kullanıldı: “Eskişehir’de Sanık Hakan Büyük’te Ele Geçen Flash Bellekteki Bilvanis Çiftliği’ne ilişkin bilgiler: Sanık adına imzaya açılmış Nisan 2007 tarihli bir belgede, çiftliğin mevcut detaylı hava fotoğraflarının incelenmesi ve emir verildiğinde havadan yere taarruzlar icra etmek üzere ayrıntılı hedef analiz çalışması yapılacağına dair bilgi verildiği, bu çalışmaların sanık tarafından da doğrulandığı, flash bellekte bu doğrulanan bilgilerin de olmasının dijital belgelerin doğru olduğunu göstermektedir.” Ancak Balanlı, flash disk’ten çıkan belgeninin Türk Hava Kuvvetleri tarafından incelendiğini ve mahkemeye ‘sahte’ olduğuna dair belge gönderildiğini iddia etti.

TSK ‘Belge sahte’ dedi

Cezaevinde bulunan Balanlı, yaptığı yazılı açıklamada kendisini şöyle savundu: “Bilvanis Çiftliği, 2003-2006 yılları arasında MGK’da gündeme gelmesini takiben Hava Kuvvetleri Komutanlığı’nın emri ile devletin diğer istihbarat kurumları olan Milli İstihbarat Teşkilatı, Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı’nın istekleri ve bilgileri kapsamında onlara yardımcı olmak maksadıyla yürütülen tamamen yasal bir faaliyetti. 2006 yılından sonra ise çiftlik için takip yapılmadı. Benimle ilgili yapılan suçlanma ise 2007’den itibaren başladı. Hakan Küçük’ten elde edilen flash diskte yeralan ve benim adıma düzenlenmiş ancak imzam olmayan dijital belge delil olarak gösterildi. Genelkurmay Başkanlığı, 18 Mayıs 2012 tarihli belgede, söz konusu dijital belgenin tamamen sahte olduğunu açıkladı. Bu sahteliğin ispat edilmesine rağmen mahkeme bu sahte belgeyle hakkında karar verdi.”

Çiftliği, tarikat şeyhinin oğlu kurdu

Bilvanis Çiftliği, Menzil Şeyhi Raşit Erol’un oğlu Fevzeddin Erol, tarafından 30 Aralık 2002 tarihinde Eskişehirli işadamı Cahit Kural’dan satın alındı. Harabe halindeki çiftliği, tarikatının ziyaretgâh dergahı haline dönüştürdü. Bilvanis Çiftliği’nde yaşayanların sayısı 150’yi geçince köy statüsünü kazanarak, Buhara Köyü adını aldı. Çiftlik Sivrihisar’ın 30 kilometre güneyinde ve Antalya, İzmir, Bursa, Ankara’ya giden yolların kavşak noktasında bulunuyor. Fevzeddin Erol’un ikamet ettiği ev ise taş yapı bir villa görünümünde. Ziyaretçiler için her gün 3 öğün yemek çıkartılan çiftliği Murat Karayalçın ve merhum Muhsin Yazıcıoğlu’nun ziyaret ettiği biliniyor. Çiftliğin irticai faaliyetlerin merkezi olduğu iddia edilmişti.

BALANLI’NIN AVUKATI

‘Savunmasına itibar etmedik’ diye yazdılar!’

Bilgin Balanlı’nın avukatı İbrahim Şahinkaya, Balanlı’nın hüküm almasına neden olan suçlamaların temelinde “Oraj” eylem planı olduğunu, Oraj eylem planının temelinde ise Bilvanis Çiftliği’ne yapılacak harekat, cüppeli ve sarıklı kişilerin hava müzesini basması ve böylece karmaşa yaratılmasıyla Ege’de Yunan hava sahasında bir Türk jetinin düşürülerek Yunanistan’la ilişkilere darbe vurulmasının planlandığı gibi iddiaların yeraldığını söyledi: “Oraj eylem planının dayanaklarından biri Bilvanis. Bu belgelerin sahte olduğu Genelkurmay tarafından açıklanmasına rağmen müvekkilim suçlu bulundu. Gerekçeli kararda bu sahte belgelere itibar edilerek müvekkilimin ifadesi için ‘Mevcut yukarıdaki belgeler karşısında savunmasına itibar edilmemiştir’ ifadesi kullanıldı.”