Gazete Vatan Logo

Nükleer bomba nedir? Nükleer bombanın etkisi nedir? Nükleer bombalar ilk ne zaman kullanıldı?

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin emir erdi. Putin’in Rus ordusunun nükleer caydırıcı güçlerini özel savaş görevi durumuna geçirmesi emri vermesi, gözleri Rusya’nın nükleer silahları ve hipersonik füzelerine çevirdi. Pek çok kişi nükleer bombanın etkilerini ve olası sonuçlarını araştırıyor. Peki, Nükleer bomba nedir? Nükleer bombanın etkisi nedir? Nükleer bombalar ilk ne zaman kullanıldı? Nükleer bombanın etki çapı ne? Nükleer silah etkisi ne? Nükleer bombalar kullanılırsa ne olur? İşte nükleer bombanın etkilerini ve olası sonuçları…

Nükleer bomba nedir? Nükleer bombanın etkisi nedir? Nükleer bombalar ilk ne zaman kullanıldı?

Rusya'nın, Ukrayna savaşı nedeniyle Başkan Putin'in özel savaş durumuna geçirilmesi emrini verdiği nükleer silahlar dünyanın gündeminde. Putin, Savunma Bakanı Sergey Şoygu ve Genelkurmay Başkanı Valeriy Gerasimov ile yaptığı toplantıda, Rus ordusunun nükleer silahlar ve hipersonik füzeleri kapsayan caydırıcı güçlerinin özel savaş durumuna geçirilmesi emrini verdi. Peki, Nükleer bomba nedir? Nükleer bombanın etkisi nedir? Nükleer bombalar ilk ne zaman kullanıldı?  Nükleer bombanın etki çapı ne? Nükleer silah etkisi ne? Nükleer bombalar kullanılırsa ne olur? İşte nükleer bombanın etkilerini ve olası sonuçları…

NÜKLEER BOMBA NEDİR?

AFAD’da yer alan bilgilere göre, nükleer silah deyimi bize atom çekirdeğini hatırlatıyor. Çünkü bir atomun parçalanması ya da iki atomun birleşmesi halinde açığa çıkan enerjiden istifade edilerek nükleer silahlar yapılmış ve geliştirilmiştir. Atom silahları (Nükleer silahlar), fisyon olayından istifade edilerek yapılmıştır. Bu olay, bazı ağır metal (uranyum, plütonyum gibi) atomların nötron bombardımanı sayesinde eşit olmayan iki parçaya ayrılmasıdır. Bu esasa göre yapılan silahlar için enerji birimi kiloton (KT), 1.000 ton T.N.T (Dinamit) nin yıkma gücüne eşit bir basıncın ifadesidir.

Haberin Devamı

Hidrojen silahları (Termonükleer silahlar), füzyon olayından faydalanılarak yapılmıştır. Bu olay bazı ağır hidrojen (döteryum, trityum gibi) atomlarının çok şiddetli ısı karşısında birleşmeleridir. (Bu ısıyı ancak bir atom infilakı verebilmektedir). Bu esasa göre yapılan silahlar için kudret birimi megaton (MT) dur. Megaton 1.000.000 ton T.N.T.nin yıkma gücüne denk bir basınçtır.

 Gerek atom, gerekse hidrojen silahları infilak ettirildikten sonra yaptıkları etkinin özelliklerinden hiçbir fark göstermediklerinden hepsine birden NÜKLEER SİLAH deyimini kullanılıyor.

NÜKLEER SAVAŞ NEDİR? NÜKLEER BOMBALAR İLK NE ZAMAN KULLANILDI?

Nükleer savaş, düşmana zarar vermek amacıyla nükleer silahların kullanıldığı bir savaş çeşididir. Konvansiyonel savaştan farklı olarak nükleer savaş, kısa zaman içinde çok daha geniş bir alana çok daha fazla zararın verildiği bir savaş türüdür. Nükleer savaşın fiziksel etkileri, konvansiyonel savaşın etkilerinden farklı olarak on yıllar ya da yüz yıllar boyunca sürecektir. Tarih boyunca nükleer silahların savaş alanında kullanılması sadece iki defa gerçekleşmiştir.

Haberin Devamı

HİROŞİMA NÜKLEER SALDIRISI NE ZAMAN OLDU?

1. Dünya Savaşı’nın son zamanlarında Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) Japonya’nın Hiroşima ve Nagazaki şehirlerinde kullandığı nükleer silahlar, nükleer silahların savaş alanında kullanıldığı tek örneklerdir. II. Dünya Savaşı’nın sona ermesinin ardından Sovyetler Birliği, Birleşik Krallık, Fransa ve Çin Halk Cumhuriyeti’nin de nükleer silahlar geliştirmesi ile nükleer silahlanma yayılmış ve nükleer savaş olasılığı artmıştır. Özellikle ABD ve Sovyetler Birliği’nin silahlanma yarışına girdiği Soğuk Savaş döneminde büyük bir nükleer savaşın gerçekleşme ihtimali doruk noktasına ulaşmıştır. 1991 yılında Sovyetler Birliği’nin dağılması ile Soğuk Savaş dönemi sona ermiş, iki nükleer süper güç arasındaki nükleer savaş ihtimali çok azalmıştır. Bu dönemden sonra nükleer savaş tehlikesi yerini nükleer silahların yayılması tehlikesine ve nükleer terörizme bırakmıştır.

Haberin Devamı

NÜKLEER BOMBALARIN ETKİSİ NEDİR?

Bir nükleer silahın fiziksel etkileri, birden fazla parametreye göre değişir. Bu parametreler bombanın cinsi, gücü, patladığı yükseklik, hava koşulları ve hedefin cinsi olarak sıralanabilir. Bu sebeple nükleer bir silahın etkileri sadece sadeceleştirilmiş bir şekilde anlatılabilir. Nükleer silahın fiziksel etkileri, morötesi ışık patlaması, elektromanyetik atma, sıcaklık, basınç ve iyonlaştırıcı radyasyon olarak sıralanabilir. Bombanın atıldığı merkez noktasına yakın bir yerde dışarıda olan insanların ilk fark edecekleri etki bir ışık patlamasıdır. Yoğun morötesi radyasyondan oluşan bu ışık patlaması, patlamanın gücüne bağlı olmakla birlikte doğrudan bakan insanları geçici olarak kör edebilir. Bombanın elektromanyetik atma etkisi, radyo ve televizyon sinyallerine benzer ancak gücü çok çok fazladır. Atmanın gücü, şebeke hatları, antenler, uzun kablolar ve diğer kollektörler tarafından sönümlenir. Bu sebeple elektromanyetik atma güç ve iletişim sistemlerine büyük zarar verir. Elektromanyetik atmanın insanlara doğrudan etkisi ihmal edilebilir düzeydedir. Bunun sebebi, insanların ölümcül bir şok yaratılmasına sebep olacak bir kollektör tutması ihtimalinin düşük olmasıdır.

Haberin Devamı

Nükleer silahın enerjisinin 5’i ısı olarak yayımlanır. Oluşan ateş topunun etkileri, bombanın gücüne ve hava koşullarına bağlıdır. Ateş topunun içindeki ve yakınındaki herşey buharlaşır ya da erir. Ateş topunun yakınında bulunan insanlarda ciddi yanıklar oluşur. Patlama ile oluşan ısı dalgası, geniş bir alanda yangınların oluşmasına sebep olur. Nükleer patlamanın enerjisinin P’si bir basınç dalgası olarak yayılır. Basınç dalgası termal ve iyonlaştırıcı radyasyondan daha yavaş yayılır bu sebeple bombanın çevresindeki insanların hissedecekleri son etki basınç dalgasıdır. Basınç dalgası, bombanın şiddetine bağlı olarak patlamanın merkez üssüne yakın çevredeki herşeyi yok eder. Oluşan basınç sebebiyle insanların kulakları, akciğerleri zarar görür. Basınç dalgası sebebiyle savrulan insanlar, katı cisimlere çarparak zarar görür. Yıkılan binaların ve diğer cisimlerin uçuşması ile şarapnel etkisi göstererek bombanın merkez üssüne uzaktaki insanların da zarar görmesine sebep olur. Nükleer patlamanın enerjisinin ’i, iyonlaştırıcı radyasyon olarak çevreye yayılır. Patlamadan çevreye yayımlanan radyasyon ikiye ayrılır. İlk grup, nükleer silahın patlaması ile anında çevreye yayımlanan radyasyondur. Bu radyasyon grubu bombanın merkez üssüne yakın insanların yüksek radyasyon dozu almalarına sebep olur. İkinci grup, nükleer patlama sonucu oluşan radyoaktif çekirdeklerin bozunması sonucu oluşan radyasyondur. Bu radyasyon grubu hava koşullarına bağlı olarak çevreye yayılır ve radyoaktif kirlenmeye sebep olur. Radyonüklidlerin değişik yarı ömürlere sahip olması sebebiyle radyoaktif kirlenme uzun yıllar devam edebilir.

Nükleer savaşlar gibi karışık olayların sonuçlarını tahmin etmek zordur. Güncel bilimsel araştırmalar, nükleer savaş sonrası dünyanın sadece büyük oranda belirsiz bir resmini ortaya çıkarabilir. Bu kararsızlık tarihsel kayıtlarda da görülebilir. 20. yüzyılda bilim insanları, iyonlaştırıcı radyasyonun sağlık etkilerini sürekli hafife almışlardır. 1960 lı yıllarda nükleer silahların elektromanyetik atma özelliklerinin ciddiyeti anlaşılmış, 1970’li yıllarda da nükleer silahların ozon tabakasına olan etkileri tartışılmıştır. 1980’li yıllara gelindiğinde ise olası bir nükleer savaş sonrası oluşabilecek atmosferde toz birikiminin ciddiyeti anlaşılmıştır.

İki ya da daha fazla nükleer devletin yapacağı savaşın tasviri iki parçaya bölünebilir. İlk olarak, bir nükleer silahın yaptığı etkiler bilinir ise bir savaşta kullanılacak nükleer silah sayısı ve onların güçleri hakkında tahminler yapılabilir. Örnek olarak, ortalama güce sahip bir nükleer patlama bir şehirde 100,000 kişinin ölümüne yol açıp 100 kilometre kare alanın kirlenmesine sebep oluyor ise 100 nükleer patlamanın 100 şehirde on milyon insanın ölümüne sebep olup 10,000 kilometre kare alanın da kirlenmesine sebep olacağı varsayılır. İkinci tasvir daha varsayımsaldır. Bu tasvir, bir nükleer savaşın ekonomik, çevresel ve bağımlı sonuçları ile ilgilidir.

NÜKLEER SAVAŞIN SONUÇLARI NE OLUR?

Sadece iki ileri derecede silahlanmış devletler (Soğuk Savaş dönemi ABD ve Sovyetler Birliği) bile ölümcül bir karşılaşmaya girse ve sahip oldukları nükleer gücü rakiplerinin büyük şehirlerinde kullansalar, sonuç olarak 35 milyon ölüm, 10 milyon ciddi şekilde yaralanma ve her iki tarafın da endüstriyel kapasitelerinin yarısının kaybı olarak tahmin edilebilir. Savaşın sona ermesinden 40 yıl sonra bile, meydana gelen kirlenme tahmini bir milyon tiroit kanserine, 300,000 diğer kanser çeşitlerine, 1,5 milyon tiroit anormalliklerine ve 300,000 genetik bozukluklara yol açacaktır.

Her iki devletten de 100 milyon ölüm, iki tarafın da sanayi ve askeri kapasiyelerinin kaybı, 100,000 kilometre kare alanın radyoaktif olarak kirlenmesi tahmin edilmektedir. İlk 40 yıl içinde 5 milyon tiroit kanseri, 13 milyon diğer kanser çeşitleri, 7 milyon tiroit anormallikleri ve milyonlarca genetik bozukluklar tahmin edilmektedir. Bu öngörü, 1980’lerde sahip olunan tüm nükleer silahların yarısının dünyanın çeşitli bölgelerinde kullanılmasını kapsıyor.

Özetle nükleer bir savaşın sonucunda kuzey yarım küre yıllarca radyoaktif olarak kirlenmiş olarak kalacaktır. Küresel kirlenme, daha uzun süreler göz önüne alındığında büyük bir risk teşkil etmektedir. Ayrıca nükleer bir savaş söz konusu olduğunda, sahip olunan nükleer santral ve nükleer tesisler de ulusal güvenlik için tehlikeyi artırmaktadır.