Küçük Gelin Akil İnsanlar raporuyla doğdu
.

Acun Ilıcalı’nın sunduğu Yetenek Sizsiniz’i zirveden indiren Küçük Gelin’in setine dizi doktoru Oya Doğan girdi ve dizinin başarısının izini sürdü.

Uluslararası Stratejik Araştırmalar Kurumu (USAK) tarafından hazırlanan rapora göre, Avrupa ülkeleri arasında Türkiye yüzde 14 oranıyla erken yaşta evlilikte ikinci sırada yer alıyor. Bugün Türkiye’de resmi rakamlara göre 200 bin, gayri resmi verileri göre 400 bin çocuk gelin bulunuyor. Raporda, Türkiye’de her üç kadından birinin çocuk yaşta evlendiği açıklanıyor. Akil insanlar raporuna göre ise Doğu’da terörden sonra en büyük sorun küçük gelinler. Peki, bu kadar bilgiyi neden açıklıyoruz?

Dünyada Amerika’dan sonra en çok televizyon izleyen ikinci ülke Türkiye. Günde yaklaşık 5.5 saatimizi ekran karşısında geçiriyoruz. Televizyon ekranlarıysa dizilere teslim. Dönem dizilerinden, aşk çıkmazlarına, zengin fakir çatışmalarından sosyal sorunlara kadar her konu ekranda arz-ı endam ediyor. Ama bir dizi var ki, değindiği küçük gelinler sorunuyla Muhteşem Yüzyıl, Karadayı ve Yetenek Sizsiniz gibi yapımlardan çok daha fazla reyting alıyor. VATAN, Samanyolu TV’de ekrana gelen ve yüksek bütçeli yapımları yerinden eden Küçük Gelin dizisinin setine girdi ve bu başarının izini sürdü.

Hint dizisi esin verdi
Küçük Gelin, Şanlıurfa’da ağabeyinin canını kurtarmak için berdel yapılan 13 yaşındaki Zehra’nın dramını konu ediniyor. Dizi, İstanbul Sancaktepe’de 2 bin metrekarelik bir alana kurulan Kirman Konağı, Kapalıçarşı ve Melek öğretmen ev platosunda çekiliyor. Tüm mimarisi Güneydoğu’daki konaklar baz alınarak yapılan platoya 2 milyon lira harcanmış. Dizinin proje tasarımı Samanyolu Televizyonu proje koordinatörü Murat Kesgin’e ait. Yurt dışında izlediği Hint dizisi Balika Vadhu’dan etkilenmiş ve senarist Erkan Çıplak’a “Küçük gelin hikâyesi yapalım” demiş.

Kültürel kodlarını Türkiye’ye nasıl uyarlayalım diye düşünürken Akil İnsanlar raporu gelmiş. Çıplak, “Rapora göre terörden sonra en büyük sorun çocuk gelinlerdi. Doğru bir konuya parmak basıyoruz diye düşündük. Gaziantep, Elazığ, Diyarbakır, Mardin, Siirt ve Karadeniz’e gidip küçük gelinlerle konuştuk. Küçük gelin geleneğini araştırdığımızda karşımıza din buna ruhsat veriyor yanlışlığı çıktı. Öncelikle töreye din kılıfı uydurma yanlışını düzeltmek istedik. O nedenle küçük gelin ve berdel hikâyesini birleştirerek yasalardaki boşlukları da gösterdik. Açıkçası küçük gelin hikâyesi bir senaristin eline düştüğü zaman ticarete dönüştürebilirdi ama kanalında bir misyonu var” diyor. Proje tasarımını üstelenen Murat Kesgin, reytingden ziyade fayda boyunu baz aldıklarını ifade ediyor ve “Biz Küçük Gelin’e hem dizi hem de sosyal sorumluluk projesi olarak bakıyoruz” diyor.

‘Kıskananlar var’
Sancaktepe’deki sette herkes ses tonundan hareketlerine kadarçok dikkat ediyor. Çünkü dizinin başrolünde 11 yaşındaki Çağla Şimşek var. Sette bir çocuk olduğu için de her şey onun mutluluğu için koordine ediliyor. Çağla Şimşek, büyümüş de küçülmüş gibi. Elveda Derken’le başladığı oyunculyuk hayatına yedi senedir ara vermeden devam ediyor. Şu anda ilköğretim 6’ıcı sınıf öğrencisi. Ona sorsanız set onun oyun alanı ve oynamaktan çok mutlu. Küçük gelin olma serüvenini de heyecanla anlatıyor: “Dizi Malatya’da çekilecekti. Ama benim okulum olduğu için İstanbul’da çekiliyor. Bu hikâyede yer almayı çok istedim. Çünkü hem oyunculuk yapmayı çok seviyorum hem de küçük gelinlerin sayısının azalmasını istiyorum. Belki bu diziyle bunun ne kadar yanlış olduğunu gösterebiliriz” diyor

Şimşek, haftaiçi okula gittiği için cumartesi ve pazar günleri çalışıyor. Bir oyuncu koçuyla çalışmayan Şimşek, “Çok dramatik bir hikâyemiz var ama ben hiç etkilenmiyorum. Sahneye yönetmenimizle çalışıyoruz. O an Zehra olsam nasıl olurdum diye düşünüyorum. Psikolojik destek de almıyorum. Çok ağlıyorum ama Zehra’nın bir rol olduğunu biliyorum. Set bitince normal hayatıma dönüyorum. Setim yoğun olduğu için arkadaşlarımla görüşemiyorum” diyor. En büyük hayalinin ileride iyi bir oyuncu olmak olduğunu söylüyor Şimşek. Arkadaşlarıyla arasının nasıl olduğunu sorduğumdaysa, “Herkesle iyi anlaşıyorum. Ama beni kıskananlar da var. Onlar kötü bakışları ve laf sokmalarıyla bunu belli ediyorlar. Benim kimseyle derdim olmaz. Okuluma gider, sonra işime bakarım” diye cevap veriyor. Bir de her cümlesine rica ederek başlıyor, sonunu da yapımcısına, izleyiciye, annesine ve set arkadaşlarına teşekkür ederek tamamlıyor.

‘Ağlarken gülüyorum’
Beş kişilik bir senaryo ekibiyle çalışan senarist Erkan Çıplak, “Böyle bir iş yaptığım için vicdanım çok rahat. Çünkü bir yandan sosyal bir sorunu anlatırken, diğer taraftan çözüm sunuyoruz” diyor. “Küçük Gelin’in Acun Ilıcalı’yı zirveden indirmesini bekliyor muydunuz?” sorusuna ise “Bir senarist hedef kitlem kim diye hesap eder. Ekran başındaki üç kadından biri çocuk gelin olduğu için onların izleyeceğini umuyordum. Ama bu kadarı bereket oldu, galiba bu çocuk gelinlerin feryadı. Benim annem de küçük gelin. O nedenle bu senaryoyu ağlayarak yazıyorum. Reytingler arttıkça ticari bir senaryo derdine de düşüyoruz. Kendimi bir yandan ağlarken, diğer taraftan bunu izletiriz diye sinsice gülerken yakalıyorum.”

UZMAN GÖZÜYLE
‘Bir yaraya parmak bastı’
Bahçeşehir Üniversitesi Sosyoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Nilüfer Narlı, “Küçük Gelin dizisinin izlenmesinin nedeni Türkiye’nin kanayan yarasına parmak basması. Küçük gelin olayı aslında bir pedofili. Türkiye’de çocuk gelinler para karşılığı satılıyor. Bazı aileler kızlarını insan olarak değil para kazanacakları bir obje olarak görüyor” diyor.

‘İzlenmesi anormal değil’
Sakarya Üniversitesi Sosyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Sami Şener, toplumumuzun karakteri nedeniyle Küçük Gelin’in izlendiğini söylüyor: “Toplum vicdanı haksızlıklara prim vermiyor ve o nedenle bu dizi izleniyor. Çünkü dizide küçük bir kız çocuğu geleneklere kurban ediliyor. O nedenle bu kadar çok izlenmesi anormal değil.”

Neden 2 tokmak?
Kirman Konağı’nın kapısında iki tokmak var. Sağ tarafı kadınlar çalıyor ve daha tiz bir ses çıkıyor. Böylece misafirin kadın olduğu anlaşılıyor. Sol taraftakinden çıkan tok sesle kapıyı bir erkek açıyor.

Pedofiliyi ima etmiyoruz
Serdar Turgut’un “Çocuk gelin dizisi bazı kafaların kız çocuğu fantezilerini görme arzusuyla seyrediliyor” eleştirisine senarist Erkan Çıplak, “Fantezileri süsleme malum diziden sonra başladı. (Hayat Devam Diyor’u kastediyor) Kırmızı çizgimiz pedofiliyi ima etmemek” diyor.

İkinci küçük gelin hikâyesi
Dizide yeni bir küçük gelin hikâyesi anlatılacak. Zehra’nın zorla evlendirildiği eşi Ali’nin âşık olduğu 15 yaşındaki küçük gelin Suna’ya Pınar Kaya hayat veriyor. Kaya, 21 yaşında.

Basit bir hikâyeyi samimi anlatıyoruz
Törenin yaşandığı Kirman konağında Azad karakterine hayat veren Orhan Şimşek, dizinin fast-food gibi tüketildiğini ama Küçük Gelin’in başka bir derdi olduğunu söylüyor: “Ben proje seçerken role, karaktere ve beni bir yere taşıyıp taşımayacağına bakarım. Ama bu dizinin senaryosunu okuduğumda bir derdi var ve biz bunu anlatabiliriz diye düşündüm. Derdimiz reytingleri tavana uçurmak değil, basit bir hikâyeyi samimi bir şekilde anlatmak. Dizideki Azad ise bu hikâyenin yol göstereni.”

“Dizide ağlayarak oynuyorum”
Dizide Melek öğretmene hayat veren Gözde Mukavelat, sosyal mesajlar içeren dizilerde yer almayı sevdiğini söylüyor ve Küçük Gelin’in başarısının sırrının samimiyet olduğuna inanıyor: “Dizimizde doğallık ve samimiyet var. Ayrıca seyirciler diğer dizilerde hep aynı isimleri izlemekten sıkılmış olabilirler. Yeni yüzlerle de tanışmak istiyorlar. Hikâyemiz çok kaliteli ve oyuncu seçiminin çok doğru olduğunu düşünüyorum. Ben dizide sahnelerimi çekerken ağlayarak oynuyorum.”

“Küçük kıza yüreği yananlar bizi izler”
Dizinin yönetmen koltuğunda Ozan Uzunoğlu oturuyor. Kendisine kazık atan bir yönetmen olduğunu söyleyen Uzunoğlu, “Teknik olarak iddialı bir yönetmen değilim. Çok güzel planlar yapalım demek yerine oyuncuyla duygu çalışıyorum. Amacım senaryonun duygusunu 7’den 70’e herkese hissettirmek. Bu işte o duygu geçmezse isterseniz dünyanın en estetik işini yapın, en pahalı mekânları kullanın hiçbir anlamı yok. Ben de duyguyu sağmaya odaklanıyorum. Bizi küçük bir kız çocuğuna yüreği yanan herkes izler.”

Dizide 13 yaşındaki Zehra’ya hayat veren Çağla Şimşek, 11 yaşında ve bu dizide çocuk gelin sayısını azaltmak için
oynadığını söylüyor.

























































































