Aşkımız menemenle başladı

Sevgililer gününde neler yapacaksınız?

Asena Tuğal: Şahin ayarlar herhalde bir şeyler. Bunları hep erkekten bekliyorum. Ataerkil düzenin bir faydasını da görelim. Muhtemelen yemeğe çıkarız.

Şahin Irmak: Kafamda bir şeyler var. Olanları Asena’yla değerlendireceğiz.

Asena: Özel günler konusunda birtakım dayatmalar var: Yemeğe çık, hediye al gibi. Özel günlerde aramızda bir heyecan olsun diye bir şeyler yapıyorum. Ama bir yanım “Ne gerek var?” diyor. Anneler babalar günü için de aynısı geçerli. Ama işime de geliyor, hediyeler, yemekler...

Bu sizin kaçıncı sevgililer gününüz ?

Şahin: Dört olacak...

İlk sevgililer gününde ne yapmıştınız? Bu seferki hediyeniz ne?

Asena: İlk Sevgililer Günü‘ne Paris’e gitmiştik. Son iki yıldır 14 Şubat için sadece birbirimize sembolik ama kalıcı şeyler alıyoruz. Mesela Şahin’in bana en özel hediyesi Tesla’dır. Onu beraber evlat edindik. Zaten ben aldığı bir hediyeyi beğenmediysem söylerim. Bir kere seçmek için çok uğraşmış bana bir kolye almıştı. Beğenmedim gidip değiştirdik.

Şahin: İlkinde önce Barselona sonra Paris’e gitmiştik. Epey uzun bir tatildi, çok coşkuluydu. Bundan sonrası için her Sevgililer Günü‘nde bir başka şehri görürüz. Beraber sırt çantamızı alıp dünyayı gezmek istiyorum. Asena da bunu çok istiyor. Hayallerimizden biri.

Başka ortak hayalleriniz neler?

Asena: En çok istediğim şey İstanbul dışında Barselona ya da Amsterdam’da ikinci bir evimizin olması... Vaktimiz oldukça Avrupa’ya gidip gelmek beni çok yükselten bir şey.

Aşkınız nasıl başladı?

Asena: Bir menemenle başladı. Menemeni çok severim. Bir sabah Şahin bana mesaj attı “Sabah beraber menemen yiyelim mi?” diye. Ben de kabul ettim.

Şahin: Bitmeyen bir kahvaltıyla başladı. Buluştuk ve 12 saat boyunca beraberdik. Asena’yı zaten uzaktan tanıyordum ve hoşlanıyordum. Ortak arkadaşlarıma hep söylüyordum. Sonra bir cesaret numarasını aldım ve mesaj attım. Aslında doğum günümden cesaret alarak mesaj attım. “Bugün benim doğum günüm. Yarın senle menemen yiyelim mi?” dedim. Sonuçta “Ne kaybederim altı tarafı bir hayır cevabı alırım” dedim. Şimdi dördüncü yılımızdayız...

Düğünü yurt dışında yapmayı planlıyoruz

Sevginizi sürekli dile getirir misiniz?

Şahin: Birbirini çok seven bir çiftiz. Bunu biliyor ve söylüyoruz ama samimiyetsiz hale getirmiyoruz.

Kıskançlık var mı?

Asena: Bu yüzden kavga ettiğimizi hatırlamıyorum bile. Çünkü kıskanılacak bir şey de yapmıyoruz. Her an beraberiz.

Zaten son bir yıldır iyice evcimen olduk.

Artık evlilik ne zaman?

Şahin: Her belirlediğimiz tarihte bir şey çıktı. Düğünü yurt dışında yapmayı planlıyoruz.

Yakın arkadaşlarımız doğum yapınca onlar biz bebekleri bırakıp gelemeyiz bekleyin dediler bir onları bekledik. Araya işler girdi onları bekledik. Ama iki aya kadar tam tarihimiz netleştir. Artık bu yaza niyetimiz var.

Evlilik sözleşmesi için ne diyorsunuz?

Şahin: Bunun bahsi bile geçmedi aramızda. Yapanlara saygı duyuyorum ama bizde öyle bir şey olmaz. İlişkiyi samimiyetsizleştirir.

Asena: Bu herkesin kendi kararı ama bana çok saçma geliyor.

Şahin bana böyle bir şey derse çok gülerim.

"İlk Sevgililer Günü’nde Paris’e gittik. Bundan sonraki her 14 Şubat’ta başka bir şehiri görmeye gideceğiz..."

Sürpriz yapmak için özel günleri beklemem

lişkinizde normal dönemlerdeki romantizm ne durumda?

Asena: Dönemsel. Moduna göre nasıl kıyafetini giyiyorsan, ilişkin de öyle oluyor. İnişli çıkışlı meslekler yapıyoruz, her gün muhteşem bir gün geçirip de sevgilimle iyi bir yemek yiyeyim şeklinde bitmiyor. Bazen sıkıntılı günler oluyor. Önemli olan zor durumlarda destek olacağın, başını omzuna dayayacağın bir sevgilin olması. Kadınım ve romantizmi seviyorum o ayrı. Eğer mutsuzsam romantik bir yemekte üç saat vakit geçireceğime anlatma gereği hissediyorum. “Yemek için teşekkür ederim ama günüm böyle geçti vs” diye. Sevgi, içindeki duyguyu dışarıya rahatça verebilmek. Bu paylaşımları rahatça yapabileceğin kişi senin sevgilin oluyor. O yüzden daha doğal ve içimden geldiği gibi davranıyorum. Bence Şahin de öyle.

Şahin: O matematikçi olduğu için hep mantıkla bakar. Bir de hep çok hareketlidir. Artık onun hızına yetişemiyorum. Ama her şeyi özel günde yaşamaya bırakmıyoruz. Eğer günüm güzel geçmişse o gün hazırlamak isterim sürprizlerimi. Romantik değilim ama sayılırım da.

Asena: Bir gece setten eve, çok üşüyerek geldim. Telefonda konuştuk ve Şahin’e “Perişandım, yemek de yemedim” dedim. O saatte bana köfteli patatesli yemek hazırlamış. İşte bu romantizm... İlla mumlar, şekilli kalpler değil olay. Doğru zamanda doğru hamle daha romantik oluyor.

Çift olarak tek bir kaba girmemeli. Dört dörtlük uyumlu bir durumda sen, artık sen olmuyorsun.

Şahin’le beraber hayatıma şiir girdi

Birbirinizi nasıl besliyorsunuz?

Şahin: Ben ona göre daha duygusalım. İnişler çıkışlar yaşayabiliyorum. Asena o dönemlerde hep yanımda oldu. Beraber olduğun insanın tavsiyeleri, yanında olduğunu hissetmen başka bir duruma getiriyor insanı. Asena’nın yardımıyla kendimi toparladığım çok oldu.

Asena: Çift olarak tek bir kaba girmemek gerekiyor. Dört dörtlük uyumlu bir durumda sen, artık sen olmuyorsun. Mesela ben Şahin’den sonra müzik dinlemeye başladım. Müziği arka fonda, bir yerden başka bir yere giderken dinlerdim. Şahin ise hazırlanır, oturarak dolu dolu dinler. Ben de hiç yoktu o, müzik arkada çalan bir şeydi. Şiir mesela asla yoktu hayatımda. Onun çok kitabı olduğu için bakıyorum. Sevdiğin insanın farkındalığı olunca siz de ilgileniyorsunuz. Umarım ben de ona aşırı sportif olmayı öğretirim.