Terleyenlere çare: MAXIM

Yaz geldi, yazarınız "terlemeyle mücadele birimlerini" yine devreye soktu. Daha evvel de yazmıştım. Felaket terlerim! El, ayak, ayak bileği, koltuk altı, diz ve uyluk arkası, dudak üstü, kaş.. Ve sayamadığım bir sürü bölge daha..

Haberin Devamı

Yaz geldi, yazarınız "terlemeyle mücadele birimlerini" yine devreye soktu.

Daha evvel de yazmıştım. Felaket terlerim! El, ayak, ayak bileği, koltuk altı, diz ve uyluk arkası, dudak üstü, kaş.. Ve sayamadığım bir sürü bölge daha..

Sözünü ettiğim terleme öyle hafif bir "nemlenme değil. Ciddi bir şey. Hafif heyecanlı bir sözlü sırasında, ellerimden damlayan ter damlacıklarıyla ayaklarımın dibinde minik bir "gölcük" oluşturabildiğimi biliyorum. (Hiç unutmam, lise 2, birinci dönem, Almanca sözlüsü!)

Tıpta buna hiperhidrosis deniyor. Ben "termostat bozukluğu" diyorum. Bir başka sağlık nedenine bağlı olmaksızın şakur şukur terleme yani. Yaz, kış, soğuk, sıcak, giyinik, çıplak, hangi durumda olursa olsun terliyor bu hiperhidrosis kurbanları..

Yıllarca tıp camiası bu duruma "iyidir., iyidir. Terlemek sağlıklıdır" diyerek baktı ve hiç ilgilenmedi. (Bu arada "terlemek zayıflatır" palavrasına da inanmayın. Yok öyle bir şey! Doğru olsaydı benim 32 kilo falan olmam gerekirdi..)

Çok terlemek iyi falan bir şey değil. Sağlıklı hele hiç değil. Bunu iddia edenleri ıslak bir tişörtle Akıntı Burnunda rüzgara karşı dolaşmayı öneriyorum. Yaz ortasında üşümek neymiş görsünler..

Ayrietten bir sürü sosyal dandiklik (el sıkışma zorluğu, insanların bitmek bilmeyen "ama neden?" sorusu vs.) söz konusu, şimdi onlara hiç girmemeyim, terleyenler bilir.

Demek istediğim şudur: İnsan bir süre sonra (mesela 30 yıl kadar sonra!) ter ile yaşamaya alışıyor belkii ama yine de can sıkıcı bir mevzu.

Son yıllarda çeşitli yöntemler geliştirildi. Terleyen bölgelere "Botoks" uygulamak bunlardan biri. Kimileri memnun kalıyor ama ben iki yaz boyunca yüzüme yaptırdım, verdiğim paraya ve çektiğim ıstıraba değecek bir çözüm bulamadım.

Bir başka yöntem de "iyontoforez". Her gün el ve ayaklan içine biraz elektrik verilen su dolu leğenlere sokup 15 dakika bekletiyorsunuz.. Fazla bir acısı yok ama ben bu yöntemden de sonuç almadım. Gezentiler için kullanışlı değil.

Ameliyatlar da var, ki düşünmüyor değilim bazen ama konu çok detaylı, girmeyelim.

Şimdi müjdemi vereyim:
İki seneden beri bir ilaç kullanmaktayım. "MAKİM" isimli bir anti-perspirant. Bu bir deodorant değil. Kokusu yok. Reçetesiz satılıyor. Geceleri yatmadan önce koltuk altı ve kasıklara (veya benim gibi yüze) sürülüyor. Etkisi hemen ertesi gün başlıyor. Terlemeyi neredeyse sıfıra indiriyor diyebilirim, ilk günlerde iğne batması gibi bir etkisi oluyor, sonra o da geçiyor, ilk zamanlar her gün sürülüyor, sonra haftada bire kadar düşebiliyor.

Bu ilacı ben iki yıldır internet üzerinden Amerika'dan getirtiyordum. Bir hafta önce öğrendim ki şimdi Türkiye'de eczanelerde satılıyormuş!

Fıyatı 50 YTL Pahalı gibi gelebilir ama BÎR: Bir kutusu bir yıl gidiyor İKİ: Her kuruşuna değer!

Bende el ve ayaklarda işe yaramadı ama koltuk altlan ve yüzde, YÜZDE YÜZ etkili oldu diyebilirim. Ki bazılarında el ve ayaklarda da yarıyormuş. (Benimkilerin hızına hiçbir şey yetişemiyor)

Bazı beceriksiz komplo teorisyenlerinin sanacağı gibi bu bir reklam yazısı DEĞİL, ithalatçısı bu yazıyı yazacağımı bile bilmiyor. Zaten yeterince stokum var, onlardan ilaç falan gelmesini de istemiyorum.

Bu yazı YEMİN EDERİM tamamen bir toplum hizmetidir. Çünkü.. Çeken bilir ve bir çeken olarak çekenleri bu bilgiden mahrum bırakmak bir insanlık ayıbıdır, utancıdır, rezilliği ve bencilliğidir.. (Abarttım mı? Peki)

Özetle: "MAXIM" memlekete gelmiştir, aşırı terleyenlere hayırlı uğurlu olsun. Eczacınıza muhakkak sorun.

El ve ayak için çözüm bulanlar da bu arada bana yazsın.. (tugce.baranotti@gmail.com)

DİĞER YENİ YAZILAR