Okuyucum Hande Başar, "İnsanlığın başlangıcının Hz. Âdem ve Hz. Havva'dan olduğunu biliyoruz. Ancak çocuklarının kardeş olması sebebiyle insanlığın üremesi ve artması nasıl olmuştur?" diye soruyor. Vaktiyle bu anlamdaki bir soruyu şöyle yanıtlamıştım: İnsanların sadece Adem'den gelmiş olması Kur'ân'ın ifadesi değildir. Kur'ân'ın ifadesinden Adem'in, hilafet makamına ulaşmış, sorumluluk kazanan ilk insan olduğu anlaşılır. Bakara 30. ayette, "Allah'ın Âdem'i yaratacağı" değil, "Allah'ın Âdem'i halife yapacağı" belirtiliyor. Âdem, sorumluluk makamına yükseltilip ilk halife yapılan insandır. Ondan çok önce, insanlığın yaratılış şartları oluşunca dünyanın birçok yerinde insanlar yaratılmış olabilir.
Fakat ne zaman ki insan olgunlaşıp çevresini yönetecek akıl düzeyine gelmiş, o zaman Allah'ın yer yüzünde halifesi olmuştur. İşte ilk halifelik makamına yükselen insan, Hz. Âdem'dir. Bu bakımdan o, sorumluluk kazanan insanlığın atasıdır. Gerçeği Allah bilir. Aksi takdirde gemilerin bulunmadığı ve okyanuslarla ayrılmış kıtalararası ulaşımın mümkün olmadığı dönemlerde Avustralya'da, Amerika'da, Japonya'da insanların var olması izah edilemez.
Yapılan yorumlar değil de Kur'ân'ın yalın söylemleri üzerinde dikkatle düşünülürse, Kur'ân'la bilimin hiç çatışmadığı görülür. Elbette öyledir. Çünkü Kur'ân, insan sözü değil, meleğin vahyidir. Yücelerden gelmiştir.
Gerçeklere uygun değil
Âdem'in çocuklarının birbirleriyle evlenip insanlığın ürediği düşüncesi, Kur'ân'ın ifadesi değildir. Bu düşüncenin, İbrani geleneğinden Araplara geçmiş olduğunu sanıyorum. Ama klasik kitaplarda bu düşünce kabul görmüş ve bir inanç haline getirilmiştir. Tabii Âdem eğer ilk insan kabul edilirse, onun neslinin devamı için bacı-kardeşin birbiriyle evlenmesi kaçınılmaz olur. Çünkü başka seçenek yoktur. O zaman henüz insan toplulukları oluşmadığı için dinin şeriat kısmı da yoktu. Bacı-kardeş evlenmelerinin yasaklanmasının, insan topluluklarının oluşmasından ve bu zorunluluğun ortadan kalkmasından sonra olduğu belirtilir.
Biraz önce ifade ettiğim gibi bu izah, doyurucu olmadığı gibi yaratılış gerçeklerine de uygun değildir. Eğer insanlar aynı anne ve babadan türemiş olsaydı, bu kadar ırk farklılıklarının, siyah, beyaz, esmer, sarı, kırmızı derili, kan grupları farklı insanların olmaması gerekirdi. İnsanlar gerek tek ana babadan, gerekse çeşitli ana babalardan türemiş olsun, yaratan Allah olduktan sonra ne fark eder ki? Bu konuda ayrıntı için Reşid Rıza'nın Tefsîru'l-Menâr'ına ayrıca "Kur'ân Ansiklopedisi" adlı eserimizin "İnsan" maddesine bakınız. Bu arada gönderdiği faksla bize manevi destek veren okuyucum H. Aktar'a teşekkür ederim.
Âdem, ilk halife yapılan insandır
Okuyucum Hande Başar, "İnsanlığın başlangıcının Hz. Âdem ve Hz. Havva'dan olduğunu biliyoruz. Ancak çocuklarının kardeş olması sebebiyle insanlığın üremesi ve artması nasıl olmuştur?" diye soruyor
Haberin Devamı