Haberin Devamı
Aslında bu komşuda depreme yol açan skandalın hep bir taraflarında oldum ben...
Bazen Papandreu’yla konuşurken...
Bazen ilk romantik akşam yemeyi yedikleri Mitos’ta dalgalara iki metre uzaklıktaki masada otururken...
Bazen tatil için gittikleri Adriyatik üzerindeki Korfu Adası’nın tenha bir tavernasında...
Bir seferinde “dua etmek ve dilek tutmak için gittikleri Tinos Adası’nın” kiliseye çıkan yokuşunun ortasında...
Bir seferinde Mimi’nin milletvekili olan kuzeni Yorgo Lianis’le bürosunda uzun uzun sohbet ederken...
Papandreu’nun eski gelini Eva’yla konuşurken...
Karısı Margaret’in konuştuklarını dinlerken, Papandreu’yu Mimi’yle ateşli gecelerin sonunda, Özal’larla konuşurken hep skandalın yakınlarında bir yerdeydim ben...
1986 yılının Ağustos ayında Meksika’ya gidiyordu...
Yanında eşi Margaret de vardı...
Yunanistan’da başbakan özel uçak yerine Olympic Hava Yolları’nın kendisine tahsis ettiği bir uçakla yapardı gezilerini...
Sarışın, iri göğüsleri, Akdenizlilere has seksapel vücut ölçüleriyle inanılmaz derecede cezbediciydi Mimi...
Olympic Hava Yolları’nda hostesti ve Papandreu’nun karizmasına, gücüne tapıyordu...
Yunanistan’ın ilk sosyalist Başbakanı olan Papandreu’nun çapkınlıklarını biliyordu...
Bazı milletvekilleri, kendi elleriyle bakan yaptığı Vaso, evli olan Mery Lou ve daha niceleri...
Ancak çevresinin Mimi adını taktığı Dimitra Liani 32 yaşlarında “şehvetli ve cezbedici bir ilaheydi...”
Evliydi...
Ağustos ayındaki Meksika ziyaretinde akşam verilen davette son derece şık ve seksi vücudunun tüm hatlarını ortaya çıkartan bir kıyafet giydi Mimi...
Papandreu Amerikalı karısı Margaret’in yanında gözlerini genç kadından ayıramıyordu...
67 yaşındaydı o sırada Yunan Başbakanı...
Havada aşk da değil, şehvet kokusu vardı...
O gece davetten sonra orada ateşli bir gece yaşadıklarını söyledi tanıklar...
Oysa Liani döndükten sonra Papandreu’nun kendisini Başbakanlığa çağırdığını ve orada başladığını söyleyecekti...
Atina’nın 50-60 kilometre uzaklarında, Kavuri diye sayfiye semti vardır...
Ege’nin dalgaları hışır hışır sahile vurur...
Mitos isimli taverna o sene açılmıştı, kumsalın üzerindeki taşlıkta...
Lacivert Ege, batmakta olan güneşin kızıllığı, dalgaların kıyıya vuran hışırtısı ve havadaki sersem edici huzur...
Denizin iki metre yanındaki lüks masalarda uzo ve şarap içilir, mezeler yenirdi...
O tavernayı kapatıp, gözlerden uzakta ilk yemeklerini yediler Papandreu’yla Mimi...
Seksin cazibesi aşkı çağırmıştı...
Mimi’nin Papandreu’ya olan hayranlığı, sevginin temelini atmıştı...
67 yaşındaki çapkınlığıyla ünlü Yunan Başbakanı, âşık olmuştu...
“Hayatımı 10 yıl uzatarak bana yepyeni bir 10 yıl hediye etti Mimi” diyecekti ölürken
hastanede...
Yunan medyası ve halkı Papandreu’nun çapkınlıklarına alışıktı...
Seksi hostes de bunlardan biri olmalıydı...
Önceleri çok ciddiye alınmadı...
Oysa dikkatli gözler farkındaydı ki, bu seferki aşk gerçekten bacayı sarmıştı...
Kalamata’da deprem oldu ve 22 Yunan vatandaşı hayatını kaybetti...
Herkes Papandreu’nun oraya gitmesini beklerken o ilk gün gitmedi...
Bir süre sonra “Ege’de bir arkadaşının teknesinde Yeni Rakı ve mezelerle dolu sofrada Mimi’yle tatil yaptığı” ortaya çıktı...
Resim gözümün önünde şu anda, 67 yaşında, kendisinden 35 yaş küçük bir kadınla yeniden aşkı yaşayan bir adamın resmi vardı o masanın kenarına oturmuş görüntüsünde...
Yunanistan birbirine girmişti...
Margaret Amerikalı’ydı, feminist kadın derneklerinin başkanıydı ve kocasından ayrılmayacağını açıklayıverdi...
“Bir çapkınlık olarak kalsa kimse bir şey demeyecekti” diye başladı konuşmaya, “Oysa ben evli erkek konformizmini reddediyorum... Dimitra Liani’yle evlenerek ona soyadımı vermek istiyorum...” dedi...
18 Haziran 1989 günü seçimler vardı Yunanistan’da...
Papandreu 70 yaşına giriyordu...
Ona muhalif gazetelerde aniden Mimi’nin çıplak pozları, erkeklerle beraber görüntüleri yayınlanmaya başlandı...
Genç kadın bir fotoğrafında üzerinde sadece külot olan bir erkekle çok yakın görünüyor, diğerlerinde tamamen çıplak güneşlenirken vamp görüntüleri basına veriliyordu...
Daha beteri muhalif gazeteler Mimi’ye atfen telefon konuşmalarını yayınlıyorlardı...
Mimi telefon konuşmalarında güya “pis bir kuş” gibi ifadeler kullanıyor, bundan “Papandreu’ya alay dolu hicivler” üretiliyordu...
Beraber olduğu kadının, çırılçıplak, sereserpe fotoğrafları, çıplak bir erkeğin yanındaki pozları, “pis bir kuş” dediği telefon konuşmaları her şey berbat ötesiydi...
O günlerde söyledi şu sözü:
“Sizlerden daha az namertlik bekliyorum...”
Ya da “Sizin biraz daha mert olmanızı bekliyorum...”
Seçimlere bu şekilde gitti, 18 Haziran 1989’da büyük bir oy kaybına uğrayarak iktidarı kaybetti...
Oysa Syntagma Meydanı’nda, karısından boşanarak, kendi deyimiyle evli erkek konformizmini terk ederek, beyazlar giydirdiği Mimi’yle evli olarak çıkmıştı yüz binlerin önüne...
Hayır, Yunan halkı ilk seçimlerde affetmedi Papandreu’yu...
Londra’da kalp ameliyatı geçirmişti ve damarları açtırılmıştı...
Bu süre zarfında artık hep Liani vardı yanında...
32 yıllık sekreteri şöyle diyordu:
“Artık onu göremiyorum... Görmek istediğimde bana onu göstermediler... Söylediler mi onu bile bilmiyorum... Artık randevularını kimin ayarladığını bilmiyorum... Bu konuda konuşmak istemiyorum...”
Bir gün Tinos Adası’na götürdü onu Liani...
Dilek tutacaklardı, adanın tutulan dilekleri gerçekleştirici bir kilisesi olduğu Yunanistan’da bilinirdi...
Dua ettiler, dilek tuttular...
Ağır seçim yenilgisine rağmen yılmadı ve siyasi hayatında yeniden mücadeleye başladı...
4 sene sonraki seçimlerde yeniden başbakandı...
Ancak artık sağlığı gittikçe bozuluyordu...
96 yılında hastaneye yatırdılar onu...
Başında “Bana hayatımdan yeni bir 10 yıl hediye etti” dediği Dimitra’sı vardı...
Artık çalışamaz haldeydi...
Atina’da Şimdi Tayyip Erdoğan’ın buluştuğu oğlu Yorgo kardeşiyle hastaneye gidip, başbakanlığı bırakmasını istediler ondan...
Israr etmedi, bıraktı...
Uğruna seçim kaybettiği, bütün Yunanistan ve dünyada alay konusu olduğu, ancak yılmayıp yeniden seçim kazandığı ve Başbakan olduğu bir günde genç eşinin kollarında 26 Haziran 1996’da hayata veda etti...
Mimi, Papandreu’yla olmaya başladığı sırada “Ben artık kadın olarak kapandım...” demişti...
Papandreu’nun ölümünden sonra uzun süre, Ekali’deki villada yalnız yaşadı...
Sonra Costas Spiropoulos isimli bir tiyatro oyuncusuyla beraber oldu...
Bir süre sonra ondan da ayrıldı...
Papandreu’nun eşiyken partinin işlerine karışmıştı...
Öldüğü gün, parti Dimitra Liani’yle bütün ilişkisi kesti...
Liani hiçbir zaman Pasok’un içinde itibar görmedi...
Hâlâ onların o ilk aşk yemeklerini yedikleri Mitos’a giderim...
Denizin kenarında, güneşin kızıllığını, Ege’nin lacivertini ve dalgaların hışırtısını dinlerken, sanki onların silüetlerini görürüm...
70 yaşında bir Başbakan ve kendisinden 35 yaş küçük hostes sevgilisi...
Bir kadeh şarap içerken mutlaka aklıma düşerler...
Papandreu’yla hostes sevgilisi ve son eşi Mimi...