Solcular sağcı! Sağcılar solcu!

Haberin Devamı

Harikadır benim memleketim. Bir tanedir bu dünya yüzünde ve hatta İslam âlemi içinde...
Gün gelir.
Solcular sağcı olur.
Gün gelir.
Sağcılar solcu sayılır.
Bu ender durum!
Bir tek ülkemde görülür.
Adına “düzenin yabancılaşması” denir. Erkeklerinin gömleği boyundan düğmeli, kadınlarının başı türbanlı, üyelerinin çoğu; “muhafazakâr -değişime karşı-gelişmeye kapalı-mütedeyyin, egemenliğin halka değil Hakk’a ait olduğunu söyleyegelmiş” kişilerden oluşan sağcı partiler solcu sayılır.
Sola inanmış.
Solcu olmuş.
Erkekleri bıyıksız, kadınlarının saçı boyalı ve açık, üyelerinin çoğunluğu; “önemli olan dünyayı yalnızca yorumlamak değil dünyayı değiştirmektir, sömüren sınıflar ve ezilen sınıflar vardır. Sömürü, eşitsizlik, emperyalizm bireyin gelişmesinin ve üretim güçlerinin mükemmele ulaşmasının önünü tıkayan köhne duvarlardır, duvarlar yıkılmalıdır” diyen solcu partiye gönül vermişler de sağcı sayılır.
40 yıllık Kâni!
Olur mu Yani!
Benim ülkemde olur.
Seçim ortamına girilince 40 yıldır “değişimci-düzene tepkili-kesintisiz solcu” olanlar “muhafazakâr-değişime karşı-düzene ve küresele vidalanmış” sağcı partiye giriverirler.
Vitrin olurlar.
Merhum İdris Hoca anılır.
Yücel Yaman, benim tamı tamına 35 yıllık çok yakın arkadaşımdır. Üniversiteden, Türkiye İşçi Partisi’nden (TİP) gelen sarsılmaz dostluğumuz var. Dönmedi. Kesintisiz İdris Küçükömer Hocacı olarak kaldı. İdris Hoca’nın yazdığı tek kitap olan “Düzenin Yabancılaşması”nı cebinden masraflara girerek yeniden yayınladığı gibi ANT, YÖN, YENİ GÜNDEM dergilerindeki bütün yazılarını ve hiçbir yerde yayınlanmamış “sivil toplum hakkındaki” notlarını da bir araya getirip 6 kitap halinde bastırdı. Bütün Türkiye’nin önde gelenlerine; “İdris Hoca’yı anlasınlar ve kim sağcı, kim solcu, yerli yerine oturtsunlar” diye bedava yolladı. Prof. İdris Küçükömer’in 35 yıl önce dile getirdiği; “Türkiye’de sol sağdır, sağ ise soldur...” iddiasının sosyal, ekonomik ve kültürel gerekçeleri bu 6 kitapta yazılıdır.
İdris Hoca’ya göre:
Düzene yabancılaşan solcudur.
Düzenle vidalanan ise sağcı.
Merhum Bülent Ecevit önce sağcıydı, ne zaman ki “CHP’ye karşı çıktı, onun mirasını reddetti,” Bülent Ecevit solcu oldu.
Ecevit, İdrisçi oldu.
Erbakan, köhne sağcıydı.
Odalar Birliği Genel Sekreteri iken düzene vidalanmıştı, ne zaman ki düzene tepki olarak Milli Nizam Partisi’ni kurup “Kemalizm mirasını reddettiğini açıkça ilan etti,” solcu oldu.
Erbakan da İdrisçiliği seçti.
Dolayısıyla onun öğrencisi AKP’nin kurucusu Tayyip Erdoğan da başlangıçta İdrisçi bir solcuydu. Fakat “Erbakan’ı düzen iktidar yapmıyor” diye görüp, oportünizme teslim olup düzene vidalanacak şekilde yeni partisi AKP’yi kurunca Tayyip Erdoğan tekrar sağcı oldu. CHP’nin eski genel sekreteri Ertuğrul Günay ve diğer solcular Erdal Kalkan, Haluk Özdalga, başlangıçta İdrisçi solcu, sonra Friedman’cı küresel sağcı olan Tayyip Erdoğan’ın partisine “Vitrinlik aday” olarak kabul ediliyorlar. Ve merhum İdris Hoca’nın görüşlerini atlama sopası gibi kullanıp, ne hikmetse tam seçim zamanı soldan sağa sıçrıyorlar.
Solcular sağcı oluyor!
Sağcılar solcu sayılıyor!
Bu ince karışım sadece benim memleketimde oluyor. Memleketim seçime gidiyor. Harikadır benim memleketim!

DİĞER YENİ YAZILAR