Gazete Vatan Logo
Futbol Spor basını El Clasico'yu yorumladı!

Spor basını El Clasico'yu yorumladı!

Türk spor basınının önemli isimleri, La Liga'da bugün oynanacak Real Madrid-Barcelona maçını değerlendirdi...

Spor basını El Clasico'yu yorumladı!

La Liga'nın 26. haftasında Real Madrid'le Barcelona, bugün Santiago Barnebeu'da karşı karşıya geliyor... Spor basınının önemli isimleri de bu dev maçı Gazetevatan.com Spor Servisi'nden Aycan Çeki'ye değerlendirdi.

GÜNTEKİN ONAY / VATAN
Real Madrid'in kazandığı son EL Clasico'nun ardından Barcelona'da bazı şeyler soruglanmaya başlandı. Şampiyonlar Ligi'ndeki Milan yenilgisi, üstüne de Real Madrid Madrid karşısında sergilenen olumsuz futbol takımda büyük bir düşüşün başlayıp başlamadığına ilişkin soru işaretlerini beraberinde getirdi. Guardiola'dan sonra görev gelen Vilanova, talihsiz hastalığının pençesinde tedavi görürken sanıyorum ki takım biraz sahipsiz kaldı. Koskoca Barcelona, yardımcı antrenörün asistanının eline kaldı. Bu da takımı olumsuz etkiledi. Barcelona'daki son durum bu...

Ayrıca takımın kaptanı ve özellikle Guaridola döneminde forma şannsı bulamayan Puyol da bu otorite boşluğundan yararlanıp tekrar forma giymeye başladı. Puyol, normal bir futbol takımı için (Buna Real Madrid, M.United ve B.Münih de dahil) harika bir stoper. Fakat Barcelona'nın oynadığı ütopik futbol için hiç uygun değil. Özellikle açık alanda yakalandığı zaman büyük zaafiyet gösteriyor deneyimli oyuncu.

Barcelona, puan olarak önemiz bu maçı daha fazla ciddiye alan taraf olacaktır... Yıkılmadığını ve asıl güçlü olanın kendileri olduğunu göstermek için sahaya çıkacaklardır. Bernabeu'da Real Madrid'i parçalayıp bütün dünyaya gövde gösterisi yapmak isteyeceklerdir.

Futbolda ve tüm sporlarda rövanş duygusu vardır. Rövanş duygusu, çok güçlü bir motivasyon kaynağıdır. Bakalım Katalanlar'ın cephesinden bu sahaya nasıl yansıyacak.

Real Madrid için ise durum farklı... Salı günü Manchester deplasmanında çok kritik bir tur maçına çıkacaklar. Kral Kupası'nda hem de Camp Nou'da Barcelona'yı 3 golle geçip bir misyonu tamamladılar. Bugünkü maç Real Madrid açısından adı dışında son derece değersiz görünüyor. Bakalım Mourinho, maçı daha da değersiz kılmak için yedekleri mi oynatacak, yoksa prestij uğruna asları mı sahaya sürecek.

Mourinho gibi bir kurnazın bu maçı itibarsızlaştırmaya çalıştıracağını düşünüyorum.

ERSİN DÜZEN / VATAN
Hafta içindeki El Clasico ile bugünkü arasında stratejiler açısından büyük fark var. O maçta hedef finaldi, bugün ise sadece istatistikleri değiştirebilecek bir prestij mücadelesi söz konusu. Ligde, en son 5 yıl önceki El Clasico'nun gazı bu kadar kaçmıştı. O zaman R.Madrid arayı açmış, Barcelona'nın iddiası kalmamıştı. Şimdi aynı durum R.Madrid için geçerli. Mourinho ve futbolcularının kafasında gelecek haftaki M.United rövanşı dışında başka bir şey yok. Bu yüzden Ronaldo dahil Mesut, Khedira ve Xabi Alonso'yu ilk onbirde oynatmayı düşünmüyor. Di Maria da cezalı.

Barça'nın motivasyonu ise daha üst seviyede. Sakat Xavi dışında eksik yok. Lig şampiyonlukları garanti gibi. Hedef öncelikle kupanın rövanşını almak ve tabi ki R.Madrid'i deplasmanda yenmiş bir şampiyon olarak anılmak. Eğer Pepe, Alves, Marcelo, Pedro gibi oyuncular tansiyonu yükseltmezse, son maçlardaki gibi fazla gerginlik olacağını düşünmüyorum. Kupa maçında, futbol kalitesi beklenenin altındaydı. Umarım bugün daha keyifli bir maç izleriz.

Şartlar, kadrolar bir yana bugünkü El Clasico'yu benim için farklı hale getirecek tek konu, iki takımın yıllardır alışık olduğumuz gece maçlarının aksine bu kez öğleden sonra Santiago Bernabeu'nun çimlerine çıkacak olmaları. Onları belki de, gündüz gözüyle bir daha izleme şansına sahip olmayacağız.

RÜŞTÜ REÇBER / VATAN
Öncelikle şunu söylemeliyim ki Katalan halkı için bu maçın anlamı çok başkadır... Aynı şekilde Barcelona takımı için de. Oyuncular çok farklı bir motivasyon içinde olurlar maç öncesinde ve ne olursa olsun kazanmak için oynarlar El Clasico öncesinde. Maça geçecek olursak... Her ne kadar şampiyonluk yolunda çok büyük bir farkla önde olsalar da Barcelona'nın bu maçı kazanmak için bir adım daha önde olduğunu düşünüyorum.

UĞUR VARDAN / RADİKAL
Bence bu kez bizi 'kâğıt üzerinde' en işlevsiz 'El Clasico' bekliyor. Malum La Liga'da şampiyon, 'Şampi...' manşetlerinin atılmasına bile fırsat vermeden belli oldu. Asıl mücadele önümüzdeki sezon 'Şampiyonlar Ligi'ne Barcelona'nın ardından doğrudan katılacak ikinci takımı belirleme aşamasında önem kazanıyor. Bu sorunun cevabını da muhtemelen Vicente Calderon'da oynanacak Atletico-Real derbisi belirleyecek.

Bugünkü 'El Clasico'da ise akıllar, klişe deyimiyle sahadan çok iki takımın da 'Devler Ligi'nde oynayacağı rövanş maçlarında olacak. Evet, Barça'nın 2-0 mağlup olduğu Milan mücadelesinin rövanşına biraz daha var ama Real Madrid 5 Mart Salı günü Old Trafford'da Manchester karşısında 1-1'in rövanşına çıkacak. Ligi kaybeden Mourinho için asıl sınav Kral Kupası'nı da kazanmak değildi elbet. Portekizlinin takımdaki geleceğine, muhtemelen Şampiyonlar Ligi şampiyonluğu yön verecek. Malum böylesi bir başarı hem Real için muhteşem bir sonuç olacak, hem de Mourinho Porto ve İnter'den sonra üçüncü kez başka bir takımla, yani Eflatun-Beyazlılarla ipi gögüsleyerek tarihin gelmiş geçmiş en büyük başarısına imza atmış olacak. Üstelik Manchester engeli geçilirse, Barça'nın Milan'a takılması durumunda Real için şampiyonluk yolu belki de sonuna kadar aralacak (Münih'in zorlu bir rakip olduğu evet doğru ama yine de Real için ciddi bir tehdit olmayacağını düşünüyorum).

Ezcümle bugünkü maç bir tür 'Oynasak da gitsek' tadında olacak gibi. Ama yine klişelere dayanarak söylersek, bu iki takımın karşı karşıya geldiği her maç zevkli ve çekişmeli olmaya adaydır. Belki Barça, hazır ev sahibinin aklı Manchester maçındayken salı gecesi Kral Kupası rövanşında aldıkları 3-1'lik mağlubiyetin acısını unutturmak isteyebilir ve bu yönde, sıradışı bir gayrete soyunabilir. Ben 1-1 ya da 2-2 türünden bir beraberlik bekliyorum. Tabii Real'in kaybı Atletico'nun da kazancı olacaktır, burası da ayrı bir dikkat noktası... İyi oynayan kazansın ama mümkünse Barça daha iyi oynasın!...

BÜLENT TİMURLENK / SABAH
4 gün önceki Kral Kupası maçında Barcelona'yı 3-1'lik skorla deviren Real Madrid için kağıt üzerinde bu maç tam bir angarya... Manchester United rövanşı öncesinde Cristiano Ronaldo, Sergio Ramos ve Mesut gibi kilit isimlerin dinlendirilebileceği haberleri var. Bu, Madrid gazetelerinin bir spekülasyonu da olabilir. Ben şahsen Mourinho'nun El Clasico gibi tarihi değeri olan bir maça rotasyon yapıp çıkacağına inanmıyorum.

Barcelona uzun zaman sonra hızlı ve dikine oynayan bir takım tarafından cezalandırıldı. Yaş itibariyle Puyol'un eski diriliğinde olmaması ve kulübün transferde savunmaya katkı yapmamış olması sonucu doğurdu diyebiliriz.

Barcelona 12 maçtır kalesinde gol görüyor... Bugüne kadar hep daha fazlasını attıkları için bu çok da fazla önemsenmemişti. Ama kabul edelim ki bu türden bir uyarıyı, dersi en son almak istedikleri kulüp Real Madrid. Ve bunun en son olmasını istedikleri stat Camp Nou idi.

Katalan ekibi son dönemde yaşanan bu sıkıntılara rağmen, rakibine oranla büyük bir rahatlık içinde lig yarışında. Katalan ekibi, şampiyonluk yarışında hiç bir zaman bu kadar büyük bir puan farkıyla Bernabeu'ya gelmemişti.

Bu El Clasico'yu ilginç kılan diğer bir nokta ise, maçın İspanya saatiyle 16:00'da oynanacak olması. Bu durumun da maçın havasını ne kadar etkileyeceğini göreceğiz.

BENER ONAR / A HABER
Küçükken Barcelona'yı tutardım. Romario'nun 93-94 sezonundaki 5-0'lık maçta topu sağ içiyle çekip sağ dışıyla attığı golü hiç unutmam. Daha sonraları Dutruel, Hesp, Reiziger, Bogarde ve nice tırt adamların zamanında bile Barça'nın kazanmasını istedim. Sonra o Messi denilen çocuk geldi ve işin tadı kaçtı! Xavİniesta'yla birlikte muazzam bir ekip oldular. Biraz da Barcelona hayranlarının küstah ve abartı tavırlarından dolayı El Clasico'da Real Madrid'i tutuyorum artık. Şu noktaya değimem lazım, ülkemizde El Clasico'ya çok komik bir bakış açısı var. Bize ait olmayan bir rekabetin ışığında 'Kralcı' ya da 'Katalan' olabiliyorsunuz. Bu saçmalığa son vermek lazım.

Cumartesi günü 17:00'deki maça gelince; Real Madrid'in Manchester United'la oynayacağı maça biraz daha dinlenerek çıkması alınan bu saat hoşuma gitmedi. Cuma gecesi 23:00'te oynansa daha iyi olurdu. Barcelona, Real Madrid'e kıyak yapmak istemedi anlaşılan. (İlginç bir not İngilizler maçı izleyemeyecek çünkü o sırada Premier League var)

Cephe cephe ilerleyelim. Ev sahibinin aklı kesinlikle İngiltere'de olacak. "Şampiyonluk mucize biz diğer kulvarlara bakalım" açıklamasını yapan -klasik taktik değil!- Mourinho sürpriz bir kadro yapabilir. O son galibiyet muazzam bir karakter kazandıkları ortada ve Barça'yı bir kez daha yenmek istemelerinden daha doğal birşey yok. Konsantre olduklarında Barça'yı nasıl çözeceklerini ve şok ataklarda rakibin hücumcu defansı çökertebileceklerini iyi biliyorlar.

Konuk ekibe bakarsak; bir meslektaşım Türkiye'nin iki önemli teknik adamıyla konuşmuş ve Barcelona'nın fazla yüklenmeden kendisini üç-dört maç daha toparlayamacağını tahmin ettiklerini söylemiş. Katalan medyasının rövanş arzusu ve bu arzusunu manşetlerine taşıması Barcelona'yı hırslandıracaktır. Makine işlemiyor gibi şu an ama işlediğinde can aldığını biliyoruz. Di Maria'nın saygısız çalımını yiyen kaptan Puyol'un onurunu da kurtarmaları gerekiyor. Biraz da bahis hissiyatıyla Barcelona kazanacak diye düşünüyorum ama cumartesi günü İspanya'nın bölünmez bütünlüğü için Real Madrid'i tutacağım! (şaka!)

GALİP ÖZTÜRK / SABAH
Boşverin El Clasico'yu
Herkes bu maçın Uzakdoğu pazarı için erkene çekildiğini düşünse de, asıl neden Real Madrid'in maçı mümkün olduğunca erken oynamak istemesi. Manchester United maçı nedeniyle Mourinho maçı Cuma bile oynamak istedi. Ancak sonuçta taraflar gündüz 17:00'de anlaştı. Rotasyonda dinlendirilecek Ronaldo'nun olmadığı ve Salı günkü kupa kapışmasının hemen ertesinde bu maç bana bizim mahalle maçlarından çok daha zevksiz geçecek gibi geliyor. Karanlık çökmeden oynanacak bir El Clasico, Cumartesi okula gitmeye benziyor. 14 yıllık meslek hayatımda hiçbir El Clasico'yu kaçırmayan ben bu karşılaşmayı seyretmeyeceğim. Aynı saatte başlayacak Swansea-Newcastle United maçının bile bu mücadeleden keyifli olacağına inanıyorum.

ALİ MURAT HAMARAT / EUROSPORT TÜRKİYE
Kral Kupası’nda adeta bir unvan maçına çıktı Real Madrid. Önceki ay oynanan ilk ayakta sürklase olan Mourinho ve öğrencileri, onları yok sayanlara bir futbol resitali verdi. Finale yükselen Beyaz Şimşekler için lig Ronaldo’nun da dediği gibi bir önem taşımıyor.

Manchester United ile salı akşamki devler arenası randevusu yüzünden Bernabeu’nun çimlerine ev sahibinin biraz daha temkinli çıkacağını düşünüyorum. Barcelona da kırılan onuruyla kaybetmemeye çalışacaktır. Son yılların en rölantide geçen El Clasico’sunu görürsek şaşırmayalım; beraberlik iki takıma da yarıyor!

FATİH DEMİRELİ / SPOX
Barcelona – Real maçı oynanırken, Twitter’da "iyi ki Bayern, Guardiola’ya erkenden imza attırmış" demiştim. Bu yazdığımın altında şu mesaj yatıyordu: "Barcelona’yı bana verin, ben de başarılı olurum" mantalitesi çürüdü.

Mutlaka Barcelona bu kadro gücüyle, bu ahenk ile çoğu maçta kazanır ve maçların favorisi olur, ancak kilit maçlarda kenarda birinci adamın olmaması, ince detayların önemli olduğu bir seviyede bu detayları yeterince sağlayacak bir ismin olmaması sahaya yansıyor. Barcelona’nın önce Milan’a, daha sonra Real’e karşı ciddi yenilgiler almasının altında Tito Vilanova’nın olmaması yatıyor kanaatimce.

Yardımcısı Jordi Roura mutlaka tecrübeli bir isim, Barcelona kimliğini ve felsefesini bilen bir isim ama yönettiği ekip de Avrupa’nın en iyi takımı. Buna rağlmen her fırsatta direktif isteyen bir yapı. Barcelona’nın canını acıtan ekipler de Barcelona kalitesine yakın, Real’e bakarsak hatta eşit. Saha içindeki unsurların dışında piskolojik bir etkenin olduğunu düşünüyorum Teknik Direktörün olmamasında. Çalışkan bir çocuğun evde anne ve babasının olmadığı zaman yaşadığı rahatlığı yaşıyor bilinçaltında bazı oyuncular, bu da gayet doğal.
Barcelona’nın en önemli avantajı hem Milan’a hem de Real’e en kısa sürede cevap verme şansının olması... Ben açıkçası Barça’nın ligdeki maçta bu kadar çaresiz olacağını tahmin etmiyorum. Cumartesi olası bir mağlubiyet Barcelona’yı şampiyonluktan etmez ama piskolojik olarak zarar verebilir. En azından bunu önlemek için sahada savaşan bir takım olacaktır.

AYCAN ÇEKİ
2012'nin Nisan'ında Camp Nou'da oynanan ve Real Madrid'in 2-1'lik üstünlüğüyle sona eren El Clasico'yu canlı gözlerle izleyip 'uğursuzlukta' tavan yapmış biri olarak demiştim ki "Barcelona'yı bir daha bu kadar kötü görmeyiz". Hafta arasındaki Kral Kupası mücadelesini izleyince de net biçimde yanıldığımı anladım. Bugünkü maç öncesinde ise durum ve beklentiler farklı...

Real, ligdeki 16 puanlık farkın, kalite olarak gerçeği yansıtmadığını mı göstermek isteyecek bir kez daha? Yoksa Mourinho "Bana ne ulan La Liga'dan. Ben farklı takımlarla 4. kez Şampiyonlar Ligi şampiyonu olmaya bakarım" mı diyecek?

Ben açıkçası Barcelona'nın bu maçta hafta içindeki 'sıkıntılı' mağlubiyetin acısını çıkarmaya yönelik bir oyun tarzıyla mücadele edeceğini ve seyir zevkinin yine de beklenenin aksine yüksek olabileceği bir maç hayal ediyorum. Önümde çayım, yanımda kurabiyelerimle ben saat 17:00'den itibaren yine 'kibir'in mağlup olup 'bizim çocuk'ların kazanmasını bekliyor olacağım. Sizi bilemem!

Haberin Devamı